SALYA AKITICILARA TAKILMADAN YÜRÜYECEĞİZ!?…

Ağızlarından salya eksilmiyor.?! Fütursuzca, şuur alaborasıyla; Terörsüz Türkiye seyrine kendilerince kerametler üreterek, libas giydirenler, giderek azgınlaşıyorlar!.. Provokatif operasyonel senaryo ve ithamlarla, süreci akamete uğratma gayretiyle zehir akıtarak, ortamı boğmaya çalışıyorlar.. Ve bakıyorum ki ekseriyeti laiklik ve kemalizme sarılanlar.. Söylediklerine der demez e be yuh yani demek zorunda kalıyor insan!..

***

Mecliste tüm partilerin, onların arka bahçesi olan CHP’nin bile temsiliyet aldığı 51 kişilik komisyona hançer vurmaya çalışıyorlar.. Ona dair söylenip duruyorlar, yazan, çizen almış başını gidiyor.. Önelikle ben ismi üzerinde zihin eforu yapılması nedeniyle diyorum ki, “Onlar Barışın elçileri, komisyon da barışın komisyonu!..” İşte bu yapıya ve ortaya konulan siyasi iradeye öylesine saldırganlık içerisindeler ki; gaflet ve delaletin de ötesine geçtiler! 

***

CHP üzerinden bombalama yapıyorlar?!.. Neymiş!.. Kurulan komisyon belirsiz, soru işaretleriyle dolu bir komisyonmuş?!.. O komisyonda, onlara göre Türkiye’nin güvencesi, bana göre ülkenin ve toplumun satışını içeren, Lozan Anlaşmasını reddeden, yırtıp bir kenara atan atmak isteyenler varmış, nasıl olur onlarla oturulur!.. Nerdeyse, onlarla nasıl olur da aynı havayı solursunuz, diyecekler? O kadar azgınlar!..

***

Türkiye Cumhuriyeti için 100 yıllık bir yıkım sürecinde soykırım yaptı diyen terör örgütünün, Meclis’teki uzantıları o komisyonda var, nasıl olurlar?!. . Onlar kim; PKK’lı.. Genel kasıtla bahsettikleri kesim, DEM Parti temsilcileri!.. Yani meclisteki seçilmiş Milletvekilleriyle bir masada oturulmaz, konuşulmaz, aynı hava solunmaz diyorlar?!..  CHP’liler nasıl olur da bunlarla aynı komisyonda bulunur oturur!.. Onları nasıl dinler..

***

U DÖNÜŞÜNE GEÇTİLER?

Vay da vay, ne mahlukatlar var?.. Bunu diyenlere e bre gafiller denilmez mi?.. Daha bir kaç ay öncesine kadar sarmaş-dolaş sizler değil miydiniz?.. “Kent uzlaşı” modeliyle, aynı safta methiyeler dizen kimdi, bi aynaya baksanız!?. Sizler değil miydiniz? Aynı rotada koşanlar olarak! Tuncer Bakırhan’ı, Pervin Buldan’ı, Mithat Sancar’ı sürekli ekrana çıkaran kimdi?!.. Enva-i siyasi propagandaya çanak tutan sizler değil miydiniz?!..

***

Cezaevinde tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu’nun seçim masrafı noktasında, kapital destek akıttığı da yazılan, çizilen değil miydi?. Şu an halen cezaevinde bulunan Selahattin Demirtaş’a gülücük atan da.. Kandil’e selam verip, Cemil Bayık’ın açıklamalarını, çarşaf çarşaf yayınlayan da!!.. Yeşili seven, doğayı seven, sigara izmaritini bile yere atmaktan imtina edenler deyip, övgüler dizdiğiniz de PKK gerillaları değil miydi?!..

***

Ey zevatlar.. Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş ben İstanbul BB adayıyım dediğinde, etmediğiniz laf bırakanlar olarak başı çekmediniz mi? Şimdi, ne oldu da “u dönüşüyle çark yaptınız”! Bu kıvırma nedir?. Ha bire kıç atıyorsunuz.. Hepsini kendinize özgü, tu kaka etmeye başladınız? .. Kulvar mı değişti, güç kaybı da elden gidiyor?!

***

Barışa, sulha gidilen yolun kapısı aralanması sizi korkuttu değil mi?.. Artık ekmek kalmadı, ondan mı?.. Eee boşuna söylenmiş söz değil; “kep düştü kel göründü” misali gerçek su yüzüne çıktı..  Çünkü, şiddetten, kaostan, kan ve gözyaşından beslenen vampirler olduğunuz aşikarlaştı?!.. Biz biliyorduk, bilmeyenler uyandı?..

***

Ha bir de, DEM Partisine yönelik saldırıların yanısıra eklemeleriniz var!.. Gerçi isim vermiyorsunuz!. Çekinceniz mi yoksa başka bir şey mi?.. Neyse!.. Kast ettiğiniz HÜDA PAR..  “Ümmetçiler ve siyasal islamcılar” diyerek, komisyona, dikenli yol inşa ediyorsunuz!. Keramet üreterek işte böylesi bir yapıyla, Laik Cumhuriyeti savunanla(!), aynı masada nasıl oturacaklar, neyi konuşacaklar afrasında, tafrasında bulunuyorsunuz?!..

***

Bu soru ve sorgulamaları kusarlarken, komisyonun masasında nelerin konuşulacağına dair de keramet üretiliyor.. Ürkütücü şekilde,”Etnik ve mezhepsel kimliklere dayalı bir düzenin nasıl kurulacağı tartışılacak” kerameti üretiliyor… Komisyona katılma kararı alan  Özel’e satır arası laf sokmayı da ihmal etmeyen bu kerametsizler, sen misin üye verip komisyona, görüşmelere meşruiyet kazandıran hançerini indiriyorlar..

***

LAİKLİK VE KEMALİZM LİBASI

Velhasıl kelam!.. Bir asırdır laiklik ve kemalizm örtüsü altında enva-i ihanet hançerini, Cumhuriyete, bu ülkenin toprağına, milletine ve devlet-i aliyesine indiren, dış beslemelerin artığı olan bu zihniyet ve üretkenlerin, artık miadı bitmiştir!.. İstedikleri kadar zehir akıtsınlar, istedikleri kadar komplo teorileri üretsinler, yazıp, kurgulasınlar nafiledir, maya tutmazdır!.? Tarihin çöplüğünde, yok olmaya mahkumlar!..

***

Artık, gelişen, büyüyen, küreselleşen, dünya devletleri liginde üst sıralara tırmanan bir Türkiye var!.. Ve o Türkiye, tüm halklarıyla, etnik kimlik cenderesine girmeden Türkiyeli söylemini genişletip, olgunlaştırarak, kendini iri ve diri olarak görendir.. Bunu ikmale getirecek olan da, milli iradenin temsiliyet kazandığı Türkiye Büyük Millet Meclisidir!.. Bir zümrenin değil!…

***

Evet!.. Komisyonda, herkes özgürce, görüşünü de, fikrini de önerisini de sunacaktır.. Demokrasinin ruhu da bunu gerektiriyor.. Yıllardır söylenip durmuyor muyuz., “silahlar sussun, siyaset konuşsun?”.. İşte o evredeyiz.. Ve meclis de tarihi sorumluluğunu aldı..

***

Silahlar nasıl bırakılacak, cezaevindekilerin infaz durumları nasıl olacak, dağdakilerin sosyal yaşama adaptasyonu nasıl sağlanacak?. Tüm bu sorular sorulucak ve cevaplar gelecek önerilerin harmanında, nihayeti sağlanacaktır!.. Tarihi bir gün, tarihi bir süreç!.. Bu sürecin ikmali ve barışa olan tesisi sağlanırsa, bugüne değil yarınların dirliğini, birliğini ve bütünlüğünü güvence altına alacaktır.. Nesiller destanı ikmal ederken, şerle değil, hayırla yad edeceklerdir? 

***

 KOMİSYONUN TARİHİ MİSYONU!

***

Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, komisyonun sürece dair, rotasını çekerken; şeffaflık, açıklık ve çoğulculuk vurgusu, öne çıktı.… Kurtulmuş’tan aldığım notlardan özetler..

 

***

“-Milletlerin tarihinde öyle anlar vardır ki, yalnız o günü, o anı değil, milletlerin yarınlarını da şekillendirir. Bugün de öyle günlerden birindeyiz. “

***

“-Komisyonumuz on yıllardır milletimizin enerjisini tüketen ve kardeşi kardeşten uzaklaştırmaya çalışanların provoke ettiği bir meseleye yeni bir gözle bakma iradesinin de yansımasıdır.”

***

“-Türk Kürt kardeşliği coğrafyamızın asli kodudur. Kaderdaşlık yalnız savaş meydanlarında değil umutta da birlikte yürümektir. Meclis çözümün meşru adresidir.”

***

"Bu toplantı yalnızca komisyonumuzun çalışmalarının başlangıcı değil aynı zamanda aziz milletimizin geleceğe dair umutlarının yeşermesinin de başlangıcıdır..?”

***

 "Bugün FETÖ dahil darbe girişimlerini boşa çıkaran ve terör örgütünün etkisini kıran kararlı adımlarla birlikte yeni bir dönemin eşiğindeyiz…”

***

“Silah bırakma süreci bir pazarlığın sonucu asla değil, milletimizin huzura, birliğe dair kararlılığının sonucudur ve bunun yansımasıdır…”

***

“Yeni anayasa yazmıyoruz belki ama kardeşlik cümlelerini kuracağız. Meclisimiz bin yıllık kardeşliği hatırlatmakla kalmayacak siyasal düzlemde tarif edecek.?”

***

“Ele alacağımız konular bir siyasi partinin tekelindeki konular değildir. Süreç her kesimden yurttaşın ortak geleceğini ilgilendiren bir beka meselesidir.?”

***

“-Komisyon farklı fikir, beklenti ve kanaatlerin çatıştırılmadığı aksine birlikte yaşamak iradesinin inşa edildiği güçlü bir zemin olacaktır. “

“-Silahın tamamen bırakılmasıyla birlikte barışı kalıcılaştıracak yasal düzenlemelerin önerilmesi, hazırlanması da bu komisyonun sorumlulukları arasındadır.”

***

Ve komisyonun adı.. Kurtulmuş deklare etti.. Partiler de kabul gördü. İsim; “Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu.?”

***

Barışın ruhundaki sulhun selametinde, adalet var, eşitlik var, hak, hukuk, insan hakları dinlerin, dillerin, ırkların, birliği ve dirliği vardır!.. Tesisi ve ikmalinde, kaybeden yok, kazanan çok!.. Zaten toplumları üstün kılan da; barışa olan inancın, her ferdin iradesindeki egemenliktir?. İşte, ülke ve millet olarak böylesi bir egemenliğin payidarlığına soyunmuşuz?! Dileriz ve temennimiz de odur ki, süreç akamete” uğramadan barışın bayrağını dalgalandırırız!…

***

GÜNÜN SÖZÜ..

Devletleri payidar kılan ulusudur, o ulusun iradesi de yarınların tek mimarıdır!!!..