Suriye'den Gazze'ye bir yol gider mi?!
Geçtiğimiz hafta ve öncesinde Suriyenin Süveyda şehrinde Dürzilerin ayaklanmasını ve ardından çevredeki Arap aşiretlerinin duruma müdahale etmesiyle dürzilerin ve onları yönlendiren İsrailin geri adım attığını yazmıştık. Geri adım attılar ama ilk fırsatta dürzilere özerklik ve sonrasında o bölgenin İsraile bağlanması projesini dayatacakları da bir sır değildi. Amerikadan bir açıklama geldi birkaç gün önce; eğer Suriye devleti dikkat etmezse ve bazı şeyleri yapmazsa ortalık karışır diyerek aba altından sopa gösterdiler! Anlaşılan o ki, Suriye devletine önce %3'lük dürzilerin sonra da pydnin özerkliği meselesi dayatılmaya devam edilecek. Zayıf bir Suriye İsrail için olmazsa olmaz tek seçenek gibi görünüyor. İsrailin güçlü bir Suriye fikrinden uykuları kaçıyor! Komşuları olan Ürdün, Lübnan ve Mısır etkisizleştirildiği gibi Suriye de zayıf düşürülmeli ki İsrail güvende kalabilsin! Zayıf bir Suriye ısrarı o kadar güçlü ve açık ki, Türkiyeden de bu konuda açıklama gelmesi gecikmedi. Dış işleri bakanı Hakan Fidan, biz Suriye'de özerk bir bölgeye izin veremeyiz. 40 yıl daha zaman kaybedemeyiz ve her türlü senaryoya da hazırız diyerek adeta nerde inceyse ordan kopsun şeklinde bir kararlılık ortaya koydu. Pyd'yi de uyardı ve bir an önce silahları yönetime teslim edip sisteme entegre olun demeyi ihmal etmedi. Türkiye bu açıklamaları yaptı ama bir yandan da Amerikanın, dolayısıyla Trump'un bir ileri iki geri şeklindeki çelişkili tavırlarını ve açıklamalarını da izlemeye devam ediyor. Haklı olarak, Amerika ve Trump'un Suriye ve Filistindeki ikircikli duruşu acilen atılması gereken bazı adımlarda tereddüte sebep oluyor. ÖrneğinTrump, 3-4 hafta boyunca Filistinden güzel haberler alabiliriz diyordu ama -belli ki içerde uğradığı baskı ve şantajın etkisiyle- bugünlerde tam tersi yönde açıklamalar yapmaya başladı. Özellikle Epstein Dosyası bu şantajın en önemli kısmını oluşturuyor. Epstein dosyası sadece Amerikayı değil, çoğu Avrupa ülkesini sarsabilecek ciddi bel altı unsurlar içeriyor. Bu dosyaları elinde bulunduranlar Avrupa'nın bir çok devletini de parmağında oynatabiliyor. Dosyası olmayanı üst düzey görevlere getirmezler ve o dosyalar sayesinde ülkeleri istedikleri gibi yönetirler! İşte bu yüzden bir kaç hafta önce Filistinden güzel haberler alabiliriz diyen Trump, birkaç gün önce, Hamas çözüm istemiyor, onlara karşı gereken yapılacak (bundan daha fazla ne yapabilirlerse artık!) diyerek çelişkiye düşüyor, üzerindeki siyonist baskının üstünü örtmeye, elinin zayıfladığını gizlemeye çalışıyor. Trump'un ortadoğu sözcüsü Tom Barack önceki hafta, biz Suriyede özerk bir yapı istemiyoruz ve kimseye de bunun sözünü vermedik derken, Amerikanın bugün Suriye devletine üstü kapalı özerklik dayatmasını ve tehdit etmesini diğer bir örnek olarak gösterebiliriz. Gerçek şu ki, Trump Suriyedeki mevcut durumdan memnun değil fakat buna rağmen İsrailin savaşı çevreye yayma girişimlerine de şu an için pek müdahale edemiyor.
Öte yandan, küreselcilerin önemli merkezlerinden olan Fransa'da cumhurbaşkanı Macron, Eylül ayında bağımsız bir Filistin devleti fikrini ilan edeceğiz dedi ve haliyle bunun bazı olumlu ve olumsuz yansımaları oldu. 14 Avrupa ülkesi olumlu karşılık verirken, İsrail üstü kapalı(!) olarak Fransanın içini karıştırmakla tehdit etti. Trump, Macron iyi bir adam ama söylediklerinin hiçbir değeri yok demekle yetindi! Peki Fransa cumhurbaşkanı neden böyle bir açıklama yapmış olabilir? Gazzeyi neredeyse 2 yıldır içindekilerle beraber yok etmeye çalışan İsraile bunca zaman suskun kalıp şimdilerde 2 devletli bir çözüm ilan etmeye hazırlanmanın sebebi ne olabilir? Batının 20. Yüzyıl boyunca dünyaya sunduğu bütün değerlerin(!) Gazze'deki katliamlarla beraber bir bir çöktüğünü söylemeye gerek var mı bilmiyorum. Demokrasi, insan hakları, hukuk, yaşam hakkı, çocuk hakkı, gıdaya ve sağlığa ulaşım hakkı vs...geçen 2 yıl boyunca şimdiye kadar dünyaya pazarladıkları bütün helvadan putlarını bizzat Batı devletleri (halkları değil) afiyetle yediler değil mi?! Putlarını yiyip tüketmekle kalmadılar, aynı zamanda kendilerini de tükettiler; hem dünyanın diğer bütün vicdanlı insanları ve hem de kendi halkları nezdinde çöp oldular! Sebeplerden biri bu süreci tersine çevirmek. Başka ve daha önemlisi ise ta baştan beri Filistinde Mahmut Abbas liderliğinde bir bağımsız(!) devlet kurdurarak İsraili Hamas'tan kurtarmak ve kuracakları devleti kendi halkına karşı güçlendirerek zayıf bırakılmış Hamas mensuplarını Abbas eliyle ezip sindirmek! Hamasla giriştikleri savaşta 3-5 ay içinde netice alıp bu projeyi hayata geçireceklerdi ama Hamas'ın ve Gazzelilerin muazzam direnişi işleri buraya kadar getirip planları suya düşürdü. Bu saatten sonra Filistinde Haması ve arkasındaki Gazze halkını kimsenin sindirmeye ve yok etmeye gücünün yeteceğini zannetmiyorum. Macrona bu açıklamayı yaptıranların daha başka planları da var ama onlara ara ara değinmek üzere şimdilik noktayı koyalım.