SİYONİSTLERE “DEFOL DİYEBİLMEK?..”
Gazetelerin, ajansların dış haberlerinde, tek sütuna yansıyan bir haber!.. İsrailliler kıyıya yanaştırılmadı.. İçerik şöyle.. Yunanistan’ın Sire.. Ki Siros denir.. Ada burası.. Önceki gün tatil yapan İsraillilerin içerisinde bulunduğu kruvaziyerin kıyıya yanaşıp içerisindekilerin karaya çıkmasına, izin vermemişler!.. Ada halkı, ayağa kalkmış, tepki göstermiş!..
***
Limanda toplanıp, ellerinde Filistin bayrakları, sloganlar atmışlar!.. Haykırmışlar, soykırımcı siyonistler, bu topraklardan defolup gidin.. Sizi buralarda istemiyoruz..! İlk etapta gemideki kimi siyonistler şarkılarla karşılık vermişler!.. Dost bir hava yaratma gayretiyle!.. Ama iş tahmin ettikleri gibi değil, ada halkı kararlı!..
***
Gemi bir süre açıkta beklemiş!.. Sonra, geldikleri gibi geri gitmişler!.. Sire halkı da, yer küresinde, insanlığa şöyle haykırmış oldu!.. En büyük katil ve cani, halklar değil, devletlerdir.. Siyonist İsrail’in Filistin halkına karşı işlediği suç; devlet terörüdür?.. Bugün bir çok dünya ülkesinde, benzer tepki söz konusudur!.. Ama devletler, iki yüzlü!..
***
Peki, siyonistlerin tahmin ettikleri ve beklenti içerisinde oldukları nedir?. Öyle ya, terör devletlerinin kendilerinde ikmal ettiği medeniyetle, yeryüzünün en şımarık, en dürzü mahlukatları oldukları için; biz ne yaparsak kimse bir şey diyemez!.. Tahmin ettikleri, kendilerine inşa ettikleri öz güven beklentisiyle, nasıl olsa diyerek!..
***
Biz Filistin’de, Gazze’de, çoluk, çadın, kadın demeden öldürsek bile!.. Soykırım yapsak da!. Okulları, hastaneleri, evleri, camileri, hatta kiliseleri bile bombalayıp, yerle bir etsek!.. Elimize bulaşan kanları lavaboya girer yıkar, çıkarız. Uçağa binip, dünya seyrü seferiyle, keyif çatar, tatil yaparız!..
***
Batı ne demiş, İslam dünyası nasıl haykırırmış!.. Yerel halk nasıl tepki verirmiş.. Protestolar.. Mitingler.. Kongreler.. Fiili bir durum hasıl değil, gezeriz, tozarız, tatilimizi yaparız, istediğimiz gibi de ırkçı sloganlarımızı atar, tehditler de savurabiliriz.. Biz, dokunulmazız!..
***
İsrail’in şu güruh anlayışı ve siyonizmini cesaretlendiren, onları üstünler sınıfına taşıyan etken nedir biliyormusunu?!.. İşte asıl arıza-i durum bu!.. İsrail uşağı olmuş, devletler!.. Siyonizme ve onun trilyon dolar sahibi olan holdinglerine kul-köle kesilmiş siyasal iktidarlar!.. Paranın biat edici, kapı-kulları!..
***
Avrupa’da gördük!.. Halklar sokakta, İsrail’i telin ediyor.. Ama Batı ülkelerinin uşak olmuş devlet yönetimleri!.. Hükümetler, askerler, polisler, hepsi İsrail’in hizmetkarı, emir eri gibi.. Kendi halklarına, milletine bile şiddetin en büyüğünü reva görerek, yapılan protestoları bastırıyor!..
***
Almanya’da yaşananlar bunun bariz örneği!.. İsrail’i protesto eden halk arasındaki, 60-70 yaşlarındaki insanlara bile, insanlık dışı muamelede bulunup, kelepçe takıldı.. Çocuklar cezaevlerine konuldu.. Göz yaşartıcı bombalar.. İnsanların üzerine çöreklenen, binen polislerin cüsseli halleri..
***
Vahşilik!.. Salt batı değil, ABD ve dünyanın bir çok ülkesi.. Ki. İslam ülkeleri diye ifade edilen ülkeler de düzine kadar.. Hepsi, İsrail’in esiri durumunda.. İşte bu esirlik, İsrail yönetimi kadar halkını da şımarık hale getiriyor.. Ellerindeki kanı suyla yıkadım mı, geçer zihnine sahipler..
***
Bu tek satırlık, küçük, sıradan görülen Siros adasındaki halkın ortaya koyduğu duruşa dair haber, aslında İsrail’e esir duruma düşen devletlerin, paraya köleliğini gösteriyor.. İlan ediyor.. Bakınız, 20 bin nüfuslu tek geçim kaynağı turizm olan, Siros adası sakinleri paraya değil, insanlığa odaklı tavır koymaları, ders-i ibrettir!..
***
Oysa ki onlar için turist bir veli nimettir.. Adadaki dükkanlar, lokantalar, kahvehaneler, eğlence mekanları hepsi, gemilerle gelen turistleri kazanç hanesinde bekleyendir!..Ama halk, halklara zulüm eden, soykırımda bulunan, terör estiren, kapital menfaat gözüyle değil, insanlık gözüyle bakarak, defolup gidin buradan diye haykırdı!..
***
Bu eylem ve söyleme, kim nasıl bir yorum getirir onu bağlar?.. Ama haykırılan; insanlık onuru ne parayla alınır, ne de parayla satılır.. Bir avuç insanın, yaptığı bu “insani çıkış” noktasında, der demez sorguluyor insan!.. Bizim, kıyılarımızda böylesi bir durum vaki olsa, ticaret erbabı, esnaf ve o adacıkların ahalisi, nasıl bir tutum alırdı?.. Merak ediyorum!..
***
Acı ama gerçek noktasında, hakikati söylemek gerekirse!.. Siros adasındaki gibi bir duruşun, tepkinin, olacağını düşünmediğim gibi beklemiyorum da!.. Niye derseniz!.. Çünkü ağızlarını açtıklarında, öldük, bittik, mahvolduk deyip, ülkedeki siyasi havaya zehir akıtıklarını geçmişdeki kimi hadiselerden biliyoruz..
***
Siros halkının ortaya koyduğu asil tavrın benzerini bir çok dünya ülkesinde bireysel olarak, görüyor, şahit oluyoruz!.. Cüzdanla değil, vicdanla insanlığı teraziye alan çok!… Demem o ki!.. Yer küresinde, halkların gücü, hükümetlerin vesayeti, sensörü, despotluğu ve totaliter anlayışın egemenliği altında olsa da, ortaya koyduğu ulvi değeri daha bir üstündür…
***
Sonuç itibariyle!.. Filistin halkı bir Arap, ya da Müslüman oldukları için değil, bir ırk sınıfıyla görülmemeli!.. Onları desteklemek, sahip çıkmak, aynı kimliğe mensup olmak gerektirmez.. Sahiplenmek insani, vicdani ve de rahmani duygunun, ödevidir!.. Bilmeliyiz ki, yer yüzünü yaşanır kılan, insani değerlerin bütünlüğüdür!.. İşte bu değer er ya da geç, mükafatını bulur, zulmün esaretini sonlandırır!…
***
BASIN BAYRAMI!..
Takvim yaprağına göre öyle!.. Peki ikmale gelen vaziyeti kamil kılıyor mu?!.. Maalesef.. Neyse, dert çok, sıkıntılar hırla.. Güne anlam kazandıracak bir söz var ise o da, hür, özgür ve bağımsız, eşit, adil bir zihnin egemenliğiyle, düşüncesinden, fikrinden, kaleminden dolayı, sosyal, ekonomik, kültürel kadar cezai baskılara maruz bırakılmayan, basın hürriyetiyle bayramımız, bayram olsun!..
***
GÜNÜN SÖZÜ..
Manevi iyilikler, büyük insanlık hikayesinin destanını ikmal eden gücün çimentosudur!