Şaban YILMAZ/Filiz YAŞA/Remzi ETİĞ
DİYARBAKIR(SÖZ) - Turistlerin başlıca ziyaret yerlerinden biri olan On Gözlü Köprü civarındaki işletmelerde bir demlik çayın fiyatının "700" liraya kadar satılmasına tepkiler sürüyor. Coğrafi işaret aldıktan sonra tüketimi artan ciğer kebabının da fiyatındaki uçuk rakamlar için kenti ziyarete gelen turistlerden ve vatandaşlardan denetimlerin sıkılaştırılması talebi geldi.
FİYATLAR VATANDAŞI ÇARPIYOR
Turizmin bereketini yaşayan ancak sıcak havaların etkisiyle ziyaretçi sayısının azaldığı Diyarbakır'ın tarihi ilçe Sur ilçesindeki fiyat dalgalanması şoku vatandaşı çarpmaya yetiyor.
SÖZ HABER EKİBİ VATANDAŞA TALEBİNİ SORDU
Adeta turist tarifesi uygulayan kimi esnafın fahiş fiyat politikasının turizmi baltalamasından endişe edilmeye başlanırken, Söz Haber ekibi günlerdir sosyal medyada gündem olan "bir demlik çay 700 lira olur mu?" şeklindeki feryatlar sonrası turistlere, vatandaşlara ve esnaflara mikrofon uzattı.
Özellikle On Gözlü Köprü civarındaki çay bahçelerinin iyi denetlenmediğini ifade eden vatandaşlar, ciğer kebabı satan işletmeler arasındaki fiyat farklılığına dikkati çekti.
"LOKANTA VE RESTORANLARDA FİYAT LİSTESİNİN ASILI OLMASI GEREKİYOR"
Döner Ustası Saim Elatunbey, yiyecek satan işletmelerde fiyat listesinin olması gerektiğini belirterek, "Diyarbakır ciğeri meşhurdur. Herkes kendine bir fiyat belirlemiş. Kimi ciğerin porsiyonunu 250 liraya, kimi 300 lira, kimi 400 liraya veriyor. Bir standardın belirlenmesi gerekiyor. Ama döner gibi yemeklerin fiyatı bellidir. Süt danasından yapıldığı için 240 liraya veriyoruz. İnek eti kuzu etine göre daha ucuzdur. Ama ciğerin kilosu bellidir. Her tarafta aynı olması gerekiyor. Fiyatların denetlenmesi gerekiyor. Lokanta ve restoranlarda fiyat listesinin asılı olması gerekiyor. Biz kendi işletmemizde fiyat listesini asıyoruz. Vatandaş listeye bakıp yemeğini tüketiyor" dedi.
"MENÜ OLAYINI KALDIRDIKLARI İÇİN VATANDAŞ MAĞDUR OLUYOR"
Vatandaşlardan Mehmet Sedat Ağırmatlı da bazı işletmelerin masalarda menü ve fiyat bulundurmaları gerekirken bunun yerine karekod sistemini oturtmaya çalıştıklarını anlatarak, şöyle konuştu:
"Ülkemizde serbest piyasa olayı var. Almanya'da bile Süte en son 2018 yılında zam yapılmış. Ne yazık ki bizim ülkemizde fiyatlar denetlenmiyor. Serbest piyasa var diye herkes kendi kafasına göre fiyat uyguluyor. Üç harfli marketlerin fiyatlarına kimse dur demiyor. Bunu durduracak tek güç hükümetin kendisidir. Hükümetin bu konuda bir eylem planı hazırlaması ve açıklaması lazım. Bazı lokanta ve restoranların sahiplerinin kurnaz olduğunu düşünüyorum. Masalarda karekod sistemi oluşturmuşlar menüyü görüyorsunuz ama fiyatlar yazmıyor. Siz sipariş veriyorsunuz Çay fiyatı 15 lirayken kasada 30 lira ödüyorsunuz. Menü olayını kaldırdıkları için vatandaş böyle mağdur oluyor. Karakod yerine menünün masalarda fiyatlarıyla birlikte yazılması gerekiyor. Özellikle Sur ilçesi turistik bölge olduğu için turistlerden bu konuda şikayetler geliyor. Turist pahalılık yüzünden gelmemeye başladı."
"FİYATLAR YÜKSEK OLSA TURİST GELMEZ"
Antalya'dan Diyarbakır'a gelen Bilal Yalçın ise, "Buraya gezmek için Antalya'dan geldik. Diyarbakır'daki fiyatlar Bodrum ve Marmaris'teki işlemelere göre daha ucuz fakat burada da fiyatların denetlenmesi gerekiyor. Diyarbakır yöresinin mutfağı çok doğal ve lezzetli. Burada turizmin gelişmesi için fiyat politikasının çok iyi belirlenmesi gerekiyor. Fiyatlar yüksek olsa turist gelmez" şeklinde konuştu.
"200 LİRAYA VEREN DE VAR 700 LİRAYA VEREN DE VAR"
Yeme içme sektöründeki fiyat aralığındaki fark nedeniyle artık turistlerden de şikayetler geldiğini anlatan Esnaf Ömer Yazıcı da şunları kaydetti:
"Diyarbakır'ın bazı turistik yerlerinde çayın demliği 200 liraya verende var 700 liraya verende var. Özellikle on gözlü köprü civarındaki yerlerde bir demlik çaydan 700 lira para alınıyor. Çünkü buralar Ticaret Bakanlığı ve belediyelerce ne yazık ki denetlenmiyor. Oralara giden turistler fiyat pahalılığından çok şikâyet ediyorlar. Ancak Sur ilçesinde cadde sütündeki yerler sürekli denetleniyor. Ben burada hediyelik eşya satıyorum ve burası ticaret bakanlığından gelen personeller tarafından sürekli denetleniyor. Eğer ürünlerde fiyat etiketi yoksa hemen ceza yazıyorlar. Bunun gibi fahiş fiyata bir demlik çay satanlar da denetlenmelidir."
"YETKİLİLER KILINI KIPIRDATMIYOR"
Denetimlerin arttırılması gerektiği dile getiren Barış Yazıcı ise, yetkililerin görevlerini tam anlamıyla yerine getirmediğinden dert yanarak, "Sistem esnafı zorluyor esnafta hıncını devletten çıkaramadığı için haklatan çıkarıyor. Kiralar yüksek, hammaddeye gelen zamlar nedeniyle esnaf bunu vatandaşa yansıtıyor. Kesinlikle bu durum doğru değil. Fiyat denetimlerinin yapılması gerekiyor. Cezaların caydırıcı olmalıdır. Cezalar caydırıcı olsa kimse bu yola tevessül etmez. Batı illerinden Diyarbakır'ı gezmeye gelenler fiyatlardan fazla şikâyet etmese de bizim insanımız bu fiyatlardan çok şikayet ediyor. Ama bu konuda bir icraat yok. Yetkililer kılını kıpırdatmıyor. Neden bir demlik çay veya kahve 500-700 lira? Çayın maliyeti ne kadar ki?" diye konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz