AZICIK İNSANLIĞINIZ OLSUN?

Maalesef nefret köreltiyor, insanlığı da, vicdani ve rahmani duyguları da yok ediyor!.. Baksanıza, Cumhurbaşkanı Erdoğan bir mahkumu affetti diye, kimler nasıl da kızıl kıyamet koparıyor!.. Öfke seli oluşturuluyor?!

***

Oysa ki, yasalarımız belli!.. Anayasa hükümleri de, kanun da!.. Cumhurbaşkanının Af yetkisi, belirli koşullar dahilinde, mümkün!.. Aksi takdirde ben affettim, mahkumu bırakın vaki olamaz, ne mümkündür!..

***

İlla ki, o kişi kocamış, bunamış veya ağır bir hastalığa yakalanmış olması gerekir!.. Açarsak, o kişi bir başkasının desteği olmadan yaşayamaz hale gelmişse!.. Akıl melaikeleri yerinde değilse, hastalığı da ölümcül noktaya gelmişse!..

***

Ve tüm bunlar, bilimsel ve akademik, adli tıp noktasında rapor edinilmiş!.. Kesin kanaat raporu hazırlanıp, sunulmuşsa!.. O zaman Cumhurbaşkanı o kişi, her kim olursa olsun, suçun nevisine bakılmaksızın, yetkisini kullanabilir!.. O kişiyi affedebilir!..

***

Ki yaşam hakkıyla alakalı, salt Türkiye’de değil!.. Dünyanın en gelişmiş toplumlarında bile bu hüküm ikmal edilmektedir.. Aksi durum, o insanı hapiste tutup, adil bir ceza olarak görmek doğru değil, ceza olmaktan daha çok işkence anlamına gelir!..

 ***

Netice itibariyle, Erdoğan bu yetkisini kullandı.. Ama gel gör ki, cezaevinde bulunan benzer mahkumlar vaki iken, onların dertlerine çare aramak yerine, Erdoğan nefreti üzerinden, af edilen kişiye karşı, bir linç kampanyası başlatılıyor..

***

Af edilenin hüküm giydiği suçlar, öylesine dehşetli bir şekilde kurgulanarak, manşetlere taşınıyor!.. İri puntolarla Erdoğan, katilleri, teröristleri daha ileriye giderek, tacizcileri serbest bırakıyor.. Algısal operasyon..

***

Suyu bulandırmak var ama, bunların ki vicdanları, akılları körelmişçesine suyu bulandırıyorlar.. Korku ve endişe odur ki, Terörsüz Türkiye seyrinde atılacak hukuki adımlara da aynı pozisyonu alarak, nefret söylemiyle suyu algısal olarak bulandırmaları!..

***

MAŞALLAH..

Be nezer diyelim!.. 1 Temmuz itibariyle, ülkenin nüfusu, 85 milyon 824 bin 854.. Erkek, kadın ayırımına bakarsak.. Erkek oranı yine yüksek.. Yüzde 51.01.. Nüfusa tekabülü, 42 milyon, 923 bin 584.. Kadın oranı, yüzde 49.99.. Nüfusa tekabülü de, 42 milyon, 901 bin 270.. Aradaki fark yüzde 01…Rakamları açıklayan TÜİK.. Güven noktasında inanalım mı?.. Sizi bilmem ama ben, ülkemin mevcut nüfusuna maşallahımı bırakırım..!

 ***

RÜŞVETİN DALGASI KAÇA ÇIKTI?..

İBB’de patlak veren yolsuzluk, usulsüzlük, rüşvet ve tabi ki suç örgütü oluşturan çete yapısıyla akan lağım, 90’ların İSKİ’sini solladı!.. Artık gün bu minvalde, dörtbir tarafı fecaat şekilde pisletmiş bir yapının, kanalı patlamasın!..  Artık sıradanlaştı, klasik mevzuya döndü!..

***

Şu ana kadar yürütülen operasyonların sayısı kaç bilemiyorum?.. Ama, iki elin parmak sayısını, katladı diyebilirim!.. Daha dün sabah bile polis değil jandarmanın soruşturması kapsamında 14 kişi yolsuzluk takibatından dolayı gözaltına alındı!.. Ki sayı giderek artacak..

***

Hal-i hazırda, 16’ya yakın, CHP’li Belediye başkanı tutuklu!.. Yönetim kadrosu, sayılar 200-300’ü sayamadığımız için, bulmuştur bu rakamı..Bu arada dün sabah salt İstanbul merkezli operasyon yapılmadı.. Bir de, Antalya vardı. Unuttuk.. Orada da, 17 şüpheli gözaltına alındı.

***

Alınanlar, Böçek’in adamları.. Mevzu 195 milyon liralık rüşvet zincirinin ortaya çıkarılması…Gözaltı dalgası, 4’üncü.. Sadece iki gün içerisinde, yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasından, toplam gözaltı, 30-35!.. İzmir ve Adana sessiz geçirdi 48 saati.. Galiba dalgalar sakinleşecek!..

***

Neyse!.. İller ayrı olsa da, belediyelerin statüleri farklı olsa da, gözaltı sayısı, kadın ve erkek sayısındaki değişkenlik!. Hepsi farklılık arz etse de özleri bir bütün!.. İrtikap, rüşvet, ihaleye fesat karıştırma, yolsuzluk ve tabi ki nitelikli dolandırıcılık!…

***

Mızrak çuvala sığmaz kabilinde İBB’deki patlak veren lağım, görüntüsüz geçmiyor.. Nitekim, İstanbul’un son dalgasında, örgüt üyeliği, ihaleye fesat karıştırma ve rüşvet suçlarından gözaltına alınan 14 İBB personelinin, haber bültenlerine düşen görüntüleri!.. Parayı alırken, verirken!..

***

Kameralara yansıyan kim?! İBB’nin Basın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanı Taner Çetin!.. İhalelerden dolayı kendisine teslim edilen, balya balya paraların görüntüleri.. Gariptir odaya bir kadın giriyor, bir erkek giriyor.. Neden değişmiyor; giren parayı bırakıp çıkıyor..

***

Sahi ya!.. Özellikle tutuklu başkan İmamoğlu kameralara yakalanmama adına, kapatma ve bant çekme noktasında, önlem alıyordu?.. Bunlar niye başkanlarının kamuflajından, akıl etmediler.. Gafletten mi kameralara yakalandılar?. Yoksa işin sirkülasyonunun çok oluşundan mı?.. Muhtemelen de öyledir..

***

GÜNÜN SÖZÜ..

Korkular, küçük sineğin gölgesini timsah yapar..