KİRLİ İŞLERİ, KİM YAPAR?..
İsrail.. Aynen de öyle!.. Ortadoğu’nun virane hal-i durumunun tek müsebbibi?.. O da, İsraildir.. Hamisi, kollayanı da ABD’dir… 80 yıllık zaman diliminde yaşanan ve yaşatılanlar, bunun tescili!.. Ki ne diyor, Almanya Başbakanı Merz.. “Bizim yapamadığımız kirli işleri, hepimiz adına İsrail yapıyor!. Eksik bıraktığını ise, ABD tamamlıyor…” Tarihi bir itiraf bu!..
***
İşte son vakıa, İsrail’in İran’a yönelik giriştiği saldırı!. Gerekçe neydi; nükleer silah, kendisine tehdit! Tabi bahane bu!.. Peki var mı; nükleer silah ya da üretilen atom bombası!. Olsaydı, İran, generalleri, bilim adamları, istihbarat başkanları yatak odalarında öldürüldü. Şehirler vuruldu.. Yeraltı, yer üstü kaynakları kullanılmaz hale geldi!..
***
İran da karşılık vermedi değil!.. İsrail’i çıkılan kirli organizasyonda sıkıştırdı.. Demir kubbesini kevgire dönüştürdü.. Dokunulmaz denilen, İsrail’in ruhuna, bedenine, zihnine dokundu!.. Ama gel gör ki, hamisi gördü ki iş, kötüye gidiyor müdahil oldu.. Eksiği kendisi giderdi.. Uçaklarıyla, nükleer tesisleri vurdu.. İran, karşılığını Katar’daki ABD üslerini vurmakla yetindi..
***
Sonuç!.. 12. günde, savaş bitti mi, ateşkes sağlandı mı?.. Ateşkesi duyuran kirliliği tamamlayan ABD.. Trump duyurdu; taraflar ateşkeste anlaştı diye!.. Peki, vaziyetin ikmali, ateşkesle her şey bitti mi olacak?! Zor!.? Lakin ateşkes yok.. Çünkü iki taraf da, karşılıklı saldırılarını sürdürüyor..
***
Trump’tan yükselen ateşkesin ruhundaki kirlilik, İran’ın içini siyasi yönde, kışkırtma, gerilim yaratma, rejimi alt etme senaryosuyla, ikmal edecek!.. Hep öyle olmadı mı?!.. Sürekli oyalama taktiğiyle; planların hayata geçirilmesi?!
***
ABD.. Ve tabi ki, AB.. Nitekim, BM.. Aynı zamanda, NATO da.. Tepe akıl, kendi çıkarlarını”her şeyin önünde ve üstünde tutarlar.. Egemenliğini kutsayan, onları korumak için güçlenen, hiçbir ülkeyi, devleti ve milleti, İsrail’in nam-ı hesabına kabul etmezler!.. İzin vermeme adına, enva-i kirli planları boca ederler!.. Kışkırt, sokağı ger, halkı isyana çağır, sonra vur, parçala ve tabi ki yönet!..
***
Irak’ın yaşadıkları!.. Saddam.. İsrail ve ABD için bir dönemin prensiydi.. Ne zaman ki, egemenliğine odaklandı, kellesi vacip desteğiyle, saldırıya girişildi.. Kendi halkına karşı, despotlaştırıldı, Halepçe’ye kimyasal silah attı.. Onbinlerce, çoluk, çocuk, kadın yaşlı, Kürt halkı, katledildi.. Peki, kimyasalı ona veren, kimdi?! Kuveyt’i işgal et diyen kim?!. Sonra, istenilmez adam, ilan edildi!..
***
Demokrasi.. İnsan hakları.. Hukuk, Adalet.. Özgürlük.. Eşitlik.. Gibi yaldızlı kavramları himaye ettiği kalemlerin sayesinde, Saddam diktatör ilan edildi!?. Ve, onu devirdiler.. Hem de kanlı bir şekilde!.. Milyonlarca insan öldürüldü.. Yerinden yurdundan, olanlar yine milyonlarca insan.. Ülke paramparça.. Açıkça ABD ülkeyi işgal etti.. Yeraltı ve yerüstü zenginliklerini hortumladı..
***
Irak, İsrail’i ve tabi ki kendilerinin Ortadoğu’daki planları noktasında tehdit olmaktan çıkarılınca, çekiliyoruz denildi!.. Çekildiler mi yok?. Üsler kurdular.. Görünmez oldular.. Ama varlar.. Peki ya, Kaddafi.. Ya Mursi.. Pakistan’ın, Afganistan’ın!.. Son halka, Suriye olmadı mı?! Tüm bunların ana akımında kan akıtıcı vampir kimdi; İsrail..
***
ABD’nin ve AB’nin maşalığında, İsrail pozisyon aldı!.. İlk diş gösteren, saldıran, kan döken o!.. Yetersiz kalınca da, Suriye’de olduğu gibi, Mısır’da, Afganistan’da, ABD ve AB devreye girerek, müdahale etti.. Eksikleri tamamladı.. İran’a yönelik organizasyonda da plan aynen, bildik!.. Zaman farklı olsa da, sahnelenen oyun değişmiyor!..
***
Merz’in dediği gibi; “kirli işleri İsrail bizim nam-ı hesabımıza yapar..!” Lakin hedefe konulan ülke ve liderlerine yönelik, kirli tezgahın ana akımında, devşirilmiş, aklını da, kalemini de kapitale köle etmiş, kimi sözde gazeteci, yazar ve yorumcular, algı üretici pozisyonla, saldırır!.. En klasik, bildik söylem ise, diktatör yakıştırmasında bulunmak!!!..
***
Gazetelerinin, dergilerinin, ekranlarının kapağına, resimlerini taşırlar!.. En başta rol üstlenen de, İngiliz Time dergisi.. Hatırlarsak, Saddam'ı da, Kaddafi'yi de, Mursi’yi de de, kapağa almıştı.. Diktatör diye!.. 90’larda, Merhum Özal’ı bile, kapağa almıştı.. Önceki hafta, Hamaney kapaktaydı.. Başlık, değişmiyor.. “O BİR DİKTATÖR..”
***
İran’ın yönetimsel süreci önümüzdeki zaman dilimi içerisinde neyi gösterir, bilinmez!.. Ama, 12. günde sözde sağlanan ateşkes, hiç de içeride sineye çekilecek gibi gelmiyor bana!.. Ciddi bir bunalım yaratıcı olacak.. Bombaların, füzelerin yapamadığı rejim yıkma operasyonu, içteki karışıklıkla sonlandırılacağını görmek gerekir, diyorum..
***
Önemli bir ayrıntıyı da unutuyor gibiyiz!.. Çünkü tüm bu şavklı savaşın curcunasıyla, İsrail’in Gazze'deki hukuksuzluğu, geri plana itildi!?. Gelinen aşama!.. İsrail.. Düne kadar, kendisinden nefret edenler bugün arkasında.. Nedeni de, İran’a karşı oluşları!.. Oysa ki hakikat nettir.. İsrail, insanlığa karşı olan bir devlet anlayışına sahip!.. Bunu, gözardı etmemek gerekir!?.
***
Özetle demem o ki!.. İsrail’in ABD aklıyla, katilliğini, caniliğini, vahşiliğini, soykırımcılığını unutturma noktasında, suçluyu güçlü görüp gösterge tuzağına, düşülmemeli!?.. İhmal edilirse, İsrail daha bir acımasız ülke yönetimiyle zalimliklerini yayar!..!
***
GÜNÜN SÖZÜ…
Kendi ceddini inkar edenin, yaşadığı toprağa rahmeti olmaz!..
