ASİLTÜRK’TEN BANA YANSIYANLAR!…
Dr. Emre Asiltürk.. Diyarbakır İl Sağlık Müdürü.. Malum, kısa süre önce, Dr. Hakan Pamukçu’nun, yerine atandı.. Bir önceki Cuma günü, kendisiyle buluştuk.. 1.5 saat süren bir sohbet ortamı içerisinde, Diyarbakır’ın sağlığını, kendimize özgü neşterin şart olduğu mevzuları konuştuk?!.. İstişare odaklı görüşmede, üç husus dikkatimi çekti!..
***
Birincisi.. Vefakarlık.. Klasik, kişeleşmiş kimi bürokratların aksine, eskiye tu kaka yapmadı.. Mevcut hale yakınmadı.. Bugüne kadar gelen-giden idarecileri hayırla yad etti. Yaptıklarıyla gelinen noktayı takdirle vurguladı… Bayrağı aldığı yerden daha yükseklere çıkarma gayretini, işbirliği ve istişare ilkesini öncü kılacak prensiple ikmal edeceğini söyledi.
***
Bu rotada, Sağlık Kurumlarının son teknolojik, modern teknik cihazlar kadar, fiziki donanımlarını artırarak, Diyarbakır’ı Sağlık üssü yapmak.. Örnek teşkil edici bir şehir yapmak.. 5 milyon kişiye hitap bir kurum gerçeğiyle, İran, Irak ve Suriye’yi Sağlık Turizmi gözüyle, kazanımlar yaratmak, ana hedef olacak!.. Komşu illerin çok da ilerisinde, olabilmek!..
***
Hal-i hazırda inşaatı devam eden, Şehir Hastanesi’nin fiziki durumu, yüzde 50’lerde.. Asiltürk’ün anlatımlarının satır arasından çıkardığım bir gerçek oldu.. Her ne kadar kimi yetkililer yıl sonu, 2026’nın ilk altı ayında, hastanenin hizmete gireceği yönünde, açıklamalarda bulunduysa da, 1.5 yıla yakın bir zaman gerekli…
***
Dağkapı yerleşkesinde bulunan Selahedînê Eyûbî, Çocuk Hastanesi (Eski SSK)ve buradaki diğer sağlık kuruluşları!.. Şehir Hastanesinin, bitiminden sonra, taşınacak. Bir güçlendirme, harcamasına gidilmeyecek!.. Boşalacak alana farklı bir “sağlık kompleksi” projesinin düşünülebilineceğini aktardı, Asiltürk!.. 2. Şehir hastanesi için de, kollar sıvanmış!..
***
Gazi Yaşargil’e kapsayıcı bir neşter düşünüyor!.. Özellikle, kliniklerle alakalı.. Acil servis dahil.. Diyarbakır’ın mevcut ilçelerinin 17’sinde hastane ya var, ya da inşaatı devam ediyor, veyahut projesi ihale aşamasında!.. Yani, Diyarbakır'ın alt ve üst yapıda, zengin olduğuna dikkat çekti!.. Modern!..
***
Kendisinden öncekilerin bu hizmetlerin ikmale gelmesinde büyük katkı ve emekleri olduğunu hak teslimiyle Asiltürk’ün altı çizili şekilde dillendirmesi, alkışlanacak bir davranış!.. Sağlık mekanizmasını salt hasta tedavisi olarak görmek istemediğini.. STK’larıyla güçlü bir şehirde, Diyarbakır’ın globalleşmesi adına, atılması gereken adımlardan söz etti..
***
Özellikle, Uluslararası kongreler!.. Dünyada ses getirici ameliyatların Diyarbakır’da yapılması!.. Hedef; Diyarbakır’ı sağlık alanında, marka yapmak!.. İşte bu rotada, bizden destek istedi.. Basının birleştirici, olup önemli gerçeğiyle, “biz de böyle bir çabanın, gayretin bugün değil, yıllar yılıdır, düşüneniyiz” dedik!. Uzlaştık!… Hasletli olmak, kazanmaktır!..
***
İkincisi!.. Ki bunlar günlük hayat akışı içerisinde, kronikleşmeye yüz tutmuşsa, herkes kabahatli!.. Kurumsal politize olmuşluk.. Makam ve mevkilerde, ehil ve liyakat ölçüsü!.. Ve tabi ki, hekimlerin “Hipokrat” yemini ilkesiyle, hizmet üretici olması!.. Hukukun, makam yetkisinin, yasal mevzuatın verdiği imkanların üst sınırıyla, bu alanda mücadelemizde, tavizkar olmayacağız!..
***
Bu söz, önemli!.. Özellikle bıçak parası ve özel hastanelere yönlendirme.. Bu konuda, Asiltürk şu cümleyle aslında her şeyin altını çizdi.. Dedi ki; “Size söz veriyorum, bunların önüne geçmek için, elimden geleni yapacağım. Neşteri de derinden vuracağım..” Bir önemli ayrıntı, mesai riayeti, hasta randevu sistemi!.. Bizde bankamatik çalışan olmayacak..
***
Radikal söylemini dile getirirken şu hususun altını çizdi.. Ki, bunda kendisine hak vermemek elde değil.. “Basın mensupları olarak sizler ile birlikte çalışacağız.. Halkımızın güven duygusunu zayıflatacak sözlerin ve yazıların olmaması için doğru bilgilendirmeleri yapacağız. Algı çok önemli.. Sizlerin halkı doğru bilgilendirmeniz, bizim de sizi doğru bilgilendirmemiz şart..”
***
Hiç kuşkusuz ki öyle!.. Basın ne kadar doğru bilgiye sahip olursa, o kadar doğru bilgi aktarımı olur!.. Tabi ilgili ve yetkililerin kangrenleşen, üç maymun koduna, girmemeleri şart.. Çok yaşadığımız ve karşılaştığımız bir mevzu bu; telefonlardan kaçınmak, soruları cevapsız bırakmak, olup-bitenin sümen altı edilmesine gayret kesilenler!!.. Asiltürk ben öyle değilim, telefonum açık, ulaşmazsanız da, mesaj, ya da özel kalemle.. İllaki görüşürüz!
***
Hak ve hukuk!.. Görev liyakatı.. Burdan çıkarım şu.. Sağlığın tüm kurumsal ileten mekanizmasında, hizmet alan da, hizmet veren de; hukuksuz bir şey istemesin ve de beklemesin!.. Kimse de hukuk dışına çıkmasın!?.. Bizi de, çıkarmasın..Ölümcül semt mevzusu idari tahkikat kapsamında, Bağlar Aile Sağlık Merkezi de, çözüm potasında!.
***
Üçüncüsü… Kadim şehir Diyarbakır vurgusu.. Burda öncelikli bir parantez açtı.. Özellikle, Diyarbakır kamuoyuna kastedilen, iki yanlış bilgi ve oluşan algı!.. Birincisi, “Malatya doğumlu değilim.. Ülkemin her ili benim, toprağım ve doğum yerim, ancak memleketim, Çorum… Siyasi noktada, siyasetin tanınan ismi, Oğuzhan Asiltürk’le bağınız var mı denildi?.. Kendisi ile hiçbir aile bağım yok.. Sadece soyismi benzerliği..?!
***
Asiltürk artık, ben de bir Diyarbakırlıyım!.. Doğrusu bir bürokratın, yani atanmışın görev yaptığı yere aidiyet hissetmesi.. O kent ve o makamın işlerliği noktasında, en büyük kazanımdır!.. Öyle ya, çok bürokrat, atanmış gördüm, gelip-geçici, bir kaç yıl takılıp, giderim, hiç de umursamaz, takınırdı! Ama aidiyetli olan, kalıcı eserler bırakır.. İmam Gazali’nin dediği gibi; baki kalan kubbede hoş bir seda imiş..
***
Sohbet trafiği içerisinde, gelen sorular, verilen yanıtlardan, şunu gördüm!.. Asiltürk, Diyarbakır’da layıkıyla hizmet etmek, giderken de arkasında kalıcı eserler bırakmakla, yad edilmek istiyor!… Umarım, bende ikmale getirdiği hissiyatın rotasında, hizmet kervanının öncü ismi, olur, biz de yanında bulunuruz!.. Okur müdavimlerim bilirler, Diyarbakır’a atanan, görev alan her idareciye hizmet seyrinde 6 aylık bir gözlem toleransım olur.. Asiltürk’ü de bu kulvarda, takip edeceğiz!..
***
GÜNÜN SÖZÜ..
Zihninize yolda bulduklarınızı değil, seçtiğiniz iyi şeyleri koyun çünkü, size kalacak olan odur!?.
NOT.. Bu yazıyı, daha önce kaleme almıştım.. Ancak, İran-İsrail arasındaki çatışmalı süreç aksattı..