YOLSUZLUK VOLKANİK GİBİ!
Ne yazık ki, CHP’nin mevcut siyasi seyrindeki aksiyonel faaliyetler, bu minvalde seyrediyor!… Belediyelerinde vuku bulan hadiselere artık hiç birinin yüzü kızarmıyor!.. Mevcut halin havuzu, yüzsüzler arenasını da geride bıraktı!.. Yüzen yüzene!.. En büyük utanmazlık ve garip olanı da şudur; içerisinde bulundukları lağımlı suyla dolu havuzda, donsuz takılırken, bizi bu hale düşüren iktidar demeleri!..
***
Yani, enva-i halt işleniyor, söyleniyor, yapılıyor!.. Ama derdest olunca, iş siyasi ve ideolojik çamura yatırılarak, bizim kabahatimiz yok deniliyor.. Tabi arsıza ve yüzsüze ne anlatırsan anlat, nafile!.. Bir kere ar damarı çatlamışsa, yapılacak bir şey yok!.. Ne bir utanmazlık var, ne de bakılacak bir yüz!.. Eee boşuna söylenmiyor bu damar insanoğlu karakterinde özelliğini yitirmişse; bil ki o kişi tüm duygularını kaybetmiştir!.. İnsani, vicdani, rahmani kadar hakikate olan bakışı da, zerre-i miskal dürüstlük içermiyor!!..
***
Şimdi, herkes biliyor ki, artık ifşanın ötesinde her şey ulu orta cereyan ediyor.. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde atılan neşter, akan irinin sorumlusu kim, ifşa edeni kimler?.. Hepsi, bilaistisna CHP mahallesinde turlayanlar değiller mi?.. Altı okun rozetini taşımıyorlar mı?.. Atanmışını atayan, seçilmişini seçtiren bu partinin mensupları değil mi? Kaldı ki, büyük yolsuzluğun deşifresini sağlayan da onlar.. Kendileri konuştu, savcı harekete geçti!..
***
İBB’deki yolsuzluk örgütünün lideri olmakla suçlanan Ekrem İmamoğlu!.. Beylikdüzü'nden, İBB’ye uzanan süreçte, kendisinin adamı, kendisinin atadığı, görevlendirdiği, makam ve mevki sahibi yaptığı, onlarca çalışma arkadaşı!.. Ve yine gerek siyasi arenada gerekse de sivil hayatında birlikte iş tuttuğu, müteahhitlik yaptığı enva-i dolap çevirdiği kişiler!.. Hepsi; milyon, milyar liraları nasıl cebe indirdiğini, rüşvetin neye karşılık alındığını, söyleyen!..
***
Ve bugün etkin pişmanlıktan faydalanmak üzere itirafçı kesilen onlar!.. Ki bunlar bir, iki üç kişi değil.. Ya da bir elin parmak sayısı kadar da değil.. Bugün itibariyle, 45’in üzerinde, suç ve suçları itiraf ederek, itirafçı olan kişi var… A takımının hepsi!.. Kimse “siz bu haltın önce bir savunmasını yapın, cevap verin” demiyor.. Varsa yoksa; iktidar.. İktidar mı kötü yola düşürdü bunları?!..
***
Gelelim, CHP’nin 38. Kurultayına!.. Rüşvet. alındığını, verildiğini, milyonlar dağıtıldığını söyleyen, CHP’nin tepe isimleri!.. Yargıya giden, dava açan, kurultayın iptalini isteyen, kendileri!.. Hatay Belediye eski Başkanı Lütfü Savaş.. Bu işin başını çekiyor.. Herkes biliyor ki, partinin şu anki yönetiminde yer alan, hatta İmamoğlu’ndan daha fazla, CHP’li ve bu partiye hizmeti olmuş kişi!..
***
Yakıştırılan ne?.. O bir CHP’li değil, partiden ihracı gerekli.. Eğer ki Savaş CHP’li olmamış olsaydı, bir dönem Belediye Başkanlığında bulunmamış biri değildiyse; O zaman 31 Mart seçimlerinde neden bir kez daha, aday gösterildi!?. Klasikleşen bir suçlama da!.. Mevcut CHP yönetimine laf eden kim olursa olsun; O mu, Sarayın adamı.. Erdoğan’ın nam-ı hesabına bunu yapıyor yaftası yapıştırılıyor!..
***
Kurultay davası kararı, Eylül’e ertelendi. Dosya, Ağır cezadan, Asliye Ceza’ya gitti. Oradan da görevsizlikle, 5 Ağır Cezaya gönderildi.. Eğer ki, davadan butlan kararı çıkarsa, malum partinin başına devrik lider Kemal Kılıçdaroğlu gelir.. Ne diyor Kılıçdaroğlu “partiyi kayyıma bırakmam, gelirim..” Özel ne tepki veriyor?! “Ne kayyım, ne de sen?”.. Parti trolleri Kılıçdaroğlu için ne diyor?!.. 13 Yıl bu partiye liderlik yapmamış biri gibi suçlama; “sarayın adamı o!..”
***
CHP’deki ar damarı kalmamış meselelerin en taze halkası, İzmir!.. Eski Belediye Başkanı Tunç Soyer!.. İzbeton’la ilgili başlatılan yargı süreci kapsamında gözaltına alındı!.. Yazıyı kaleme alırken, Adliye’ye sevk edilmişti.. 119 kişiyle birlikte. Soyer tutuklandı, CHP İl Başkanı Tutuklandı.. Yüklü bir yolsuzluk, usulsüzlükten söz ediliyor!.. Peki bunu ifşa eden, yargı sürecinin fitilini ateşleyen kim?!.. Mevcut İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay!..
***
Vaziyet, eski ile yeni başkanın çekişmesi!.. İfşa olan ise, milyarlık yolsuzluk.. CHP’nin yönetimi, akıl erleri, hele ki, lideri Özgür Özel!.. O nasıl bir tavır içerisinde!!!.. İBB, Kurultay davası gibi İzmir’i de!.. Yolsuzluk, usulsüzlük, rüşvet, çetevari yapının suçüstü haline, soruşturma ve kovuşturma, davalara rağmen hala bunlar siyasi davalar deyip, libas giydiriyor!?. Açık ve aleni bir şekilde, aslında suç ortaklığı yapıyor..
***
Soyer’in eksenindeki gelişmeler takip edilirken, Manavgat’tan haber geldi. Belediye Başkanı CHP’li Niyazi Kara rüşvet alırken suçüstü yakalandı.. Soruşturma kapsamında, çok sayıda gözaltı var.. İlginçtir ihbar yine CHP’den?..
***
BEYKOZ BELEDİYE BAŞKANI?!
O da, soruşturma kapsamında tutuklu!.. Cezaevinde.. Alaattin Köseler.. Dün, Beykoz ahalisine hitaben, yazdığı mektup elime ulaştı. Kendisine kumpas kurulduğunu ve bunu da kendi içlerinden CHP’lilerin yaptığını, söylüyor.. Odaklandığı isim de, Başkanvekili Özlem Vural Gürzel.. O’nun dışarıdan gelen akıl hocalarının yönlendirilmesiyle hareket ettiğine, dikkat çekiyor!..
***
Bilindiği gibi, İstanbul’daki yolsuzluk mekanizmasının ilk dişlisi, Beykoz Belediyesi idi!.. 31 Mart seçiminden hemen sonra Köseler, CHP’liler tarafından şikayet edildi.. Savcılığa gidildi.. “İhaleye fesat karıştırma” ve suç işlemek amacıyla örgüt kurma ile üyelik ve yardım ile usulsüz harcamalardan dolayı gözaltı, sonra tutuklandı!..
***
Ne gariptir ki, tutuklandıktan sonra, ne gideni, ne de gelini olmuş!.. Yalnız bırakılmış.. Ziyaret edeni yok!.. Köseler tutuklandıktan sonra koltuğa İmamoğlu’nun Beykoz’a transfer ettiği Meclis Üyesi Özlem Vural Gürzel.. O Başkanvekili yapılmış.. Kendi el yazısıyla kaleme alınan mektuba dönersek.. CHP’deki arsızlaşan çarkın nasıl da işlem gördüğünü, şöyle açıklıyor?!
***
“—Üzülerek görüyorum ki hem bu sloganın hem verdiğimiz emeklerin hem de Beykoz halkının şahsıma gösterdiği sevginin değeri bilinmemektedir, değersizleştirilmektedir. Beni seçen Beykozlular bu vefasızlığı kabullenecek insanlar değildir.
***
“- Dört ayda beni yalnızca iki kez ziyaret eden Sayın Vekil, tüm uyarılarıma rağmen Beykoz'luluk bilincine gereken hassasiyeti gösterememiştir. Kendisinin, vekaleten yürüttüğü bu görev süresi boyunca Beykoz'u tanımayan, bu kente hiçbir aidiyeti olmayan ve şahsıma kurulan kumpas'ın doğrudan parçası olan kişilerle birlikte hareket etmeyi tercih ettiğini görüyoruz.
***
“- Kaldı ki, bu kumpası kurgulayanların kendi içimizden (belediye) olduğunu da bütün kamuoyu bilmektedir. Üzülerek görüyoruz ki, bu süreçte birleştirici olması gerekenler ayrıştırıcı olmayı tercih etmiştir. Şahsımın referans gösterdiği insanları bile görevden alınarak tam bir ötekileştirme süreci sergilenmiştir. Bir vekil, kendi seçilmiş başkanının isteklerini neden görmezden gelir? Bunları kimlere hizmet etmek için yapar?
***
Evet, Köseler’in özetle mektubu bu minvalde!.. Neyse, yorumu size bırakıyorum!..
***
SICAK GELİŞME..
Yolsuzluktan tutuklu İmamoğlu’nun bir de sahte diploma vakıası vardı.. O’nun da iddianamesi hazırlandı.. İstenilen ceza 8 yıl, 9 ay!?. Diplomayı kim ifşa etmişti?.. İktidar mı, yoksa CHP mi?! Elbette ki, bizatihi partili… Ahde vefa…
***
GÜNÜN SÖZÜ..
Ahlakın ne terazisi var ne de satan bir marketi var, yeter ki “ar damarı” çatlamış olmasın, vicdanı onu hakim kılar!..