ROJİN’E ADALET İSTİYORUZ!!!..

İstiyoruuzzz!!!.. Ve de istemeye devam edeceğiz.. Bıkmadan, usanmadan, avazımızın çıktığı kadar haykırarak, adalet istiyoruz diyeceğiz!.. Yazacağız, konuşacağız, tartışacağız!.. Ama salt Rojin’le kalmayacağız!.. Çünkü, aynı kaderi paylaşan onun gibi nice vakıalar var!.. Hepsi için haykırarak adalet istiyoruz diyeceğiz, dedirteceğiz!

***

Gülistan Doku!.. 21 yaşındaki genç kızdı!.. Ergani’den Tunceli’ye okumaya gitti.. Onun da Rojin gibi geleceğe dair hayalleri ve umutları vardı.. Üniversiteyi okuyordu.. Son sınıfa gelmişti? Mezun olup, hayata atılacaktı..  Evlenecekti, yuva kuracaktı..

***

Ama gecenin bir vaktinde, ailesine haber geldi..  Kızınız kayıp dediler.. O günden bu yana, kayıp!.. Günler, haftalar, aylar, yıllar geçti.. Acısı taze, çünkü kabristanı yok!.. İzler, deliller, tanıklar vaki ise de Gülistan bugün dahi meçhul dehlizlerde!.. Haber yok.. Ve hala sır!..

***

Ya, Dicle Üniversitesi Kampüsünde ağaca kendisini asıp intihar eden, 20 yaşlarındaki Nur Sena Düzgün’ün acı hadisesi!.. O ki, üniversitenin ilk basamağındaydı.. 1. sınıf öğrencisi.. Sosyal biriydi.. Umutları, hayalleri, geleceğe dair beklentileri vardı!.. 

***

İşte o cıvıl cıvıl kızla alakalı, şafak vakti haber geldi!.. Telefondaki kişi, ailesine seslendi; Tıp Fakültesi Hastanesine kadar gelebilir misiniz?.. Aile gitti.. Nur Sena’nın arkadaşları ağıt ve gözyaşları içerisinde dediler ki; “Sena intihar etti?”

***

Rojin Kabaiş!.. O da, Diyarbakır’dan Van’a Üniversite okumak için gitti? Babası Nizamettin kendi eliyle kızını okula götürüp teslim etti.. Bilmezdi ki, teslim ettiği Üniversite ve kalacağı öğrenci yurdu, kızının ölüm mekanizmasının, merkezi olacağını!.. Diyarbakır’a döndü!..

***

Daha üçüncü günde, haber geldi Rojin kayıp diye!.. 18 gün, sonra Van Gölü kıyısında, cansız bedeni bulundu!.. İntihar dediler.. Aile, emareler, görüntü, kayıp olma süresi, idarenin aileyi geç haberdar etmesi gibi etkenler; “bu bir intihar değil, cinayet” dedirtti, ilk gün itibariyle!

***

Bir yıl geçti!.. Ki önceki gün sene-i devriyesiydi.. Soruşturması, tahkikatlar, DNA ve otopsi raporları, ne gariptir ki, Gülistan’ın kayıp şekli, Sena’nın geride bıraktığı mektuptaki anlatımları gibi, Rojin olayı da, sırlara boğdurulur, konuma getirildi.. Kararan hayatlar!

***

 

İsimler ve yaşam hikayeleri, mekanlar farklı olsa da, akıbetleri aynı ölüm, öldürme, intihar!!.. İşte bu ölümlerin üzerindeki sis perdesini aralamak, hakikatlerin gün yüzüne çıkarılması, failin ya da faillerin, ortaya çıkarılıp adalet önünde hesap vermesi için,, adalet istiyoruz!…

***

Adalet tecelli etmeli!.. Mevta her kim ise!.. Türkiye bir hukuk devleti ise.. Hiç bir sınıf, kişi, zümre üstünler kategorisine çekilmeden, hakikatlerin rotasında, mutlaka Adalet teceli edip sağlanmalı!.. Kuşkular giderilmeli, gizemlikler dağıtılmalı, şeffaflık öne çıkarılmalı..

***

Soruşturmalar!.. Hiç bir şekilde ihmaller zincirine boğdurulmamalı!.. Hesabı sorulmalı.. Katil veya katilleri koruyan, kollayan, mekanizmalar ortaya çıkarılmalı.? Dersi ibret bazlı da, hak edilen cezaya çarptırılmalılardır!..  Arkalarındaki gücün maskesi düşürülmeli!..

***

Ve o kıyılan masum canın cananlarının yüreğine, annelerinin, babalarının, sevenlerinin acılarını kısmen de olsa, giderecek nihai adaletin, hükmü fermanı sağlanmalı!.. Gülistan Doku’nun annesinin dediği gibi bari bir mezarı olsaydı da mezarın başına gitseydim.

***

Rojin’in annesinin dediği gibi kızım intihar etmedi, öldürüldü, bari kızımın mezarının başına gittiğimde, kızım katillerin hak ettiği cezaya çarptırıldı diyebileyim!..Ve Nur Sena Düzgün’ün annesi ve arkadaşlarının haykırdığı gibi!.. Kimse sevgisine kurban gitmesin, gidenin hakkı alınsın!..

***

Hasılı!.. Vicdanlardan, izanlardan yükselen tek ses var.. O da; “Adalet, Adalet ve Adalet istiyoruz!!..” Kamu vicdanı bu minvalde tatmin edilmeli.. Aksi durumda, hukuksuzluğun egemenliğine inanmışlık hep vaki kalır; Adalet nerdeee diye?!!

***

 

GÜNÜN SÖZÜ..

Hukukun üstünlüğü kamu vicdanının tatminiyle kamil olur!..