İYİ DE VARILAN SONUÇ NE?

Narin Güran vakıasında, 30'uncu gündeyiz!.. Kaybolduğundan, 19 gün sonra bulundu..
O günden bugüne, konuşuyoruz, tartışıyoruz, yazıyoruz, çiziyoruz? Ancak elde edilen sonuca baktığımızda, cinayetle alakalı “havanda su dövmenin ötesine, gidilebilinmiş değil?”

***

Günlerce çuval dedik!.. Sonra Battaniye nerde, sırrı nedir diye sorguladık?.. Berisinde, 18 dakikalık zaman boşluğunda, ne oldu, ne bitti, kim kime ne yaptı diyerek, kehanetler üretip, dinledik. Kırmızı otomobil, hangi saatte geldi, nerede durdu denildi?

***

Fail, anne mi, amca mı, yenge mi, abi mi? Yoksa kuzenler mi?.. Köyün imamı, mevzunun neresinde? Narin’i dereye atan itirafçı, ama taşları koyan başkası mı? Diş izleri, ısıran kim, kaç kişi ısırıldı?. Narin’in dişleri nasıl dökülmüş?
 

***

Kim kiminle, hangi tiksindirici ilişki içerisinde? Amca anne ile mi, abi yenge ile mi? Narin neyi gördü de, onun ölümüne karar verilerek, susturuldu?  Baba bu işin neresinde?.. Köylüler niye vahşice işlenen cinayete ketum?

***

Siyasi ve ideolojik takınmalar da ayrı bir garabet? Aile muhafazakar, radikaller..
80’lerin, 90’ların bağlantısı var. İktidar dostluğu söz konusu. Aile fertlerinin, DEM’le ilişkileri var.. HÜDA PAR işin neresinde? Ve daha bilmem, neler neler, söylenip duruldu, ki duruluyor hala?

***

Yani sular durulacak gibi değil?..  Peki, ülkeyi tabiri caizse ayağa kaldıran, bir numaralı gündem haline getiren Narin cinayetinin soruşturması, tahkikatı, sorgulaması böyle mi olmalıydı..? Hiç de böyle olmamalıydı!.. Olmasına da izin verilmemesi gerekirdi? Ama yapıldı; bilinmez denkleme dönüştürülerek..

***

İNKAR DA İNKAR?

Onun içindir ki, ekranlarda, kimi köşelerde hele ki sosyal medyada çirkefliğin, rezilliğin dibini gören, senaryolar üretiliyor?… İlişkiler ağına dair, hükümler veriliyor! Kimi kerameti kendinden menkuller bir de ürettikleri senaryolarla, böyle yapılmalı, böyle edilmeli yönlendirmesinde bulunuyorlar…

***

Gelirsek, gözaltı serisine!..  Gözaltına alınmayan, sorgulanmayan, ifadesine başvurulmayan kalmadı!  Hal-i hazırda, 12 tutuklu.. Onlarca da şartlı serbest bırakılan var. Çarşaf çarşaf alınan ifadelerin içeriğine bakıyoruz! Ağzını açan yok, açan da, inkardan başka bir şey söylemiyor!?

***

İlk tutuklanan amca idi! Köy muhtarı, ailenin reisi.. Eli, ayağı uzun, tiksindirici bir hayatından söz edildi. Ona soruldu, Narin’i sen mi öldürdün; yok ben yapmadım.. Yenge ben gitmedim Anne ben görmedim… Abi, orada yoktum!  Baba her kim ise cezasını çekmeli?!

***

Eee!.. İyi de, Narin’i kim ne için öldürdü?.. Bir cevap yok!. Oysa ki deliller ortada, görüntüler var! Ki itirafçı Nevzat Bahtiyar’ın anlattıkları var.. Cesedi nasıl dereye bıraktığını söylüyor.. Emri kimden aldığını da! Lakin muhataplar bilaistisna inkar da inkara yatmış!..

***

SORUŞTURMA BÖYLE OLMAMALI?

Kaldı ki, önceki gün dikkatimi çekti! Bu kadar gün sonrasında, itirafçı Nevzat’ın evinde, arama yapılıyor.? Delil bulmak adına! Bir zarftan, mektuptan söz ediliyor. Hikmeti nedir bilinmiyor? Ama yaşanan ve yaşatılanlar karşısında der demez ikmal ediyorsunuz kafanızdaki deli soruyu; yanlış giden bir şeyler var, böyle soruşturma olmaz?..

***

Annelik vasfı kutsaldır, özü hiç bir şekilde tartışılamaz. Ama her anne, o kutsal vasıfa sahip değil!. Bunu da, kirletmeye, halel getirmeye kimsenin hakkı yoktur!.. Narin’in annesi tutuklu? Ancak, cinayete dair verdiği tek bir bilgi, yok! O da üç maymun kodunda!

***

Ya, Sıla bebek!?. Bu hadise, Narin vakıasından daha fecaat.. Aile profili,
Narin’in aile profilinin tam zıttı! Seküler bir aile.. Irk, Türk… Batı kültürüne sahip. Vakıanın ana kulvarında ne var? Başrolde alkol!  Bayağı bir aile hayatı. 2 yaşında tecavüze uğramış, işkence görmüş bir kız çocuğu!..

***

Şuan beş tutuklu var.. Kim var bunların arasında? Anne, birlikte yaşadığı adam ve komşuları! İki de 14-15 yaşlarında çocuk. Anne, 2 yaşındaki bebeğine yapılana, edilene göz yummuş!? Olayı gizlemiş.. Hiç bir engellemeye gitmemiş. Hatta hastaneye götürürken, üzerine televizyon düşmüş diyor!

***

Korkunç olan ne biliyor musunuz?..  İşin bir de siyasi ve ideolojik, pek tabi ki sosyal yaşam kültürüne indirgeyenler var ki, o da fecaatin fecaati!.. Narin’e dair verilen hükümlerde, inanç, ırk, kimlik, feodal yapı ve coğrafik yaşam! Tabi benlikten yoksunların aile ve anne üzerine inşa ettikleri coğrafik kader tanımı?! Peki ya Sıla bebek için, nasıl bir hüküm fermanları hazırlanır!

***

SİYASİ ÇIKARIM YAPANLAR?

Sol cenahın kimi aktörleri var ki, aklı evveller zevat, imam, hoca, Kur’an kursu deyip,
Narin üzerinden iktidara çullanıyor. Diyor ki; Batı’da böyle şeyler olmaz? İşi, Türkiye’de oluyor, mesul da iktidar! Ki bunların ekseriyetine baktığınızda, ahlak yoksunu!..

***

Onursuzluğu kendisine özgü ahlaki değerleriyle onur, şeref ve haysiyet olarak satışa çıkaran, kimi siyasi tezgahtar var ki! Türkiye’de ahlaksızlığın önünü açma adına, enva-i takla attığını, biliyoruz! Ne diyorlarda, benim bedenim, yapacağım, yapacaklarım kime ne?

***

İşte bunlar var ya, bunlar! Şimdi, ahlak abidesi kesilerek, topluma, ülkeye millete kendilerince ahlak dersi veriyorlar. Sokak ortasında, enva-i şirretliği, rezilliği, tiksindirici şekilde icra etmekte imtina etmeyenler, üstün ahlaktan, medeni anlayıştan dem veriyorlar!?

***

Avrupa denilen batının tüm ahlaksızlıklarını kendisine libas etmek üzere satın alanlar!
Ki bunu da özgürlük adına, her türlü fitne üretici şekilde ülkeye yayanlar!?
Gelecek nesilerin zihinlerini, tarihsel kimliğinden, inancından, değerlerinden, ulvi medeniyetinden uzaklaştırma adına faaliyet gösterirken, bunu da ahlakı üstünlükte kamufle etmeleri?

***

Daha da ileri bir yıkımla, Dindarlığı, muhafazakarlığı, inançlı olmayı, milliyetçi olmak, örfüne, adetine, gelenek ve göreneklerine bağlı olmayı, gericilik gören ve bunu da utanılacak bir şeymiş gibi, empoze ediyorlar! Aileyi, namusu, ahlakı, dini, diyaneti savunmayı da ilkellik gibi lanse ediyorlar. Garip olan şu ki, bunların seslerinin son günlerde gür çıkması!…

***

RAKI’YA ALKIŞ…

CHP Lideri Özgür Özel, kürsü de, döktürüyor. Eğer ki biz iktidar olursak “sıfırları” atarız. Ve saymaya başlıyor, neyin fiyatını ne kadara indireceklerine?.. Şu kadar olacak, bu kadara düşüreceğiz diye!?.

***

Diyor ki, dana 50 lira, pirzola 70 lira..
Bilmem şu, bu!.. Alkış yok, çoşku yok..
Ne zaman ki, Özgür bey, sözü rakıya getiriyor. İşte o zaman tufan. Bir litre rakı
140 lira olcak. Helal, bravo alkışı!

***

Neyse! Sözü mezelere getirmeyelim. Peynir kaça, kavun kaça olur? İşte bu akıldır, Türkiye’nin ahlaki değerlerine, nizamname dizen! Teknoloji mi, sanayi mi, köprü mü, yol mu, okul mu, hastane mi, üretim mi, fabrikalar mı?.

***

Ne gerek var? Heykel olsun rakım, masa, meze olsun yeter!.. Devrik Lider Kılıçdaroğlu ne demişti, Trabzon gezisinde! “Rakı masasında siyaset yapanları değil, ülkenin sorunlarına odaklanıp, siyaset yapanlara ihtiyacım var?” Ne de doğru söylemiş zat!

***

Neyse!? Biz sözü Aristoteles’in şu sözüyle, noktalayalım!.. Alkol sağlığa zararlıdır. Rakı da alkolden üretildiğine göre, rakı da sağlığa zararlıdır… Nokta..

***

GÜNÜN SÖZÜ..

Ahlaki ruhun özünden sapanın fiziki yapısında şirretlik vücut bulur!