5 aile, HDP il binası önündeki oturma eylemini 22'nci günde de sürdürdü. Eyleme ilk katılan ailelerden kanser hastası Ayşegül Biçer, sabırlarının taştığını belirterek, artık HDP'ye karşı mücadele etmeye başlayacaklarını söyledi. Biçer, "Yeter diyoruz, sabrımız taşıyor. Evlatlarımızı bize geri göndersinler, birimizin değil hepimizin evladını istiyoruz. Bundan sonra gidecek olan gençlere de belki ders olur." diye konuştu.
Muş Kardeşlik Platformu üyeleri, annelerini ziyaret etti. Platform başkanı Nurettin Seçkin "Hani o 'insan hakları' diyenler, Avrupa Parlamentosunda bağıranlar, bunlar insan değil mi? İnsan haklarına tabi değiller mi? Bu annelerin haklarını aramaları gerekmez mi?" dedi. Bir grup şehit yakını da anneleri yalnız bırakmadı.
Şehit annesi Gülşen Özcan "Biliyoruz ki bu aileler asla çocuklarını teröre vermezler. Kandırılarak götürüldüler, onun için buradayız. Asla yılmayacağız ve şehit aileleri olarak bu ailelerin elini tutacağız. Bu annelerin elini ne kadar tutarsak terör partisi ve terör örgütü geri püskürtülecektir" diye konuştu.
Ahmet DEMİR(Yılmaz YAŞA/Murat YÜZÜGÜLLÜ
DİYARBAKIR-Diyarbakır'da, PKK tarafından kaçırıldığını belirttikleri çocuklarının bulunmasını isteyen 45 aile, HDP il binası önündeki oturma eylemini 22'nci günde de sürdürdü. Eyleme ilk katılan ailelerden kanser hastası Ayşegül Biçer, sabırlarının taştığını belirterek, artık HDP'ye karşı mücadele etmeye başlayacaklarını söyledi.
‘ARTIK MÜCADELE ETMEYE BAŞLAYACAĞIZ
HDP aracılığıyla PKK'lılara götürüldüğünü iddia ettiği oğlu Mustafa (18) için 3 Eylül Salı günü oturma eylemi başlatan kanser hastası Ayşegül Biçer, sabırlarının taştığını belirterek, artık HDP'ye karşı mücadele etmeye başlayacaklarını söyledi. Yaşananların gençlere ders olması gerektiğini ifade eden Biçer şöyle konuştu:
“Eylemimiz devam ediyor, bize bir açıklama yapmıyorlar, bize bir şey söylemiyorlar, artık sabrımız taşıyor. Bir şey istemedik, ne mal, ne mülk, hiçbir şey talep etmiyoruz, hakkımız olan evlatlarımızı istememize rağmen bize bunu yapıyorlar. Çıksınlar, artık onlara karşı mücadele etmeye başlayacağız. Yeter diyoruz, sabrımız taşıyor. Evlatlarımızı bize geri göndersinler, birimizin değil hepimizin evladını istiyoruz. Bundan sonra gidecek olan gençlere de belki ders olur. Bunların din ve imanla alakası yok. Bunlar Zerdüştlük, Ermenilik, Amerika’ya ve İsrail’e uşaklık yapmak için çocuklarımızı oraya gönderiyorlar, biz bunu kabul etmiyoruz. Biz mücadelemizi sonuna kadar devam ettireceğiz. Kimseden korkumuz yok, ne tehditlerine boyun eğecek kimse burada var, dimdik ayaktayız, Allah’ın izniyle bu mücadeleyi bitirmeden buradan kalkmayacağız. Sonuna kadar devam edeceğiz.”
MUŞ KARDEŞLİK PLATFORMU
Diyarbakır'a gelen, Muş Kardeşlik Platformu bünyesindeki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, HDP il binası önünde oturma eylemi yapan annelerle buluştu.
Platform başkanı Nurettin Seçkin, yaptığı açıklamada, annelerle görüşüp, dertlerini dinlediklerini belirterek, annelerin bu konuda ne kadar samimi ve kararlı olduklarını gördüklerini söyledi.
Annelerin kararlılıkla sürdürdüğü eyleme destek olmaya devam edeceklerini anlatan Seçkin, "Hani o 'insan hakları' diyenler, Avrupa Parlamentosunda bağıranlar, bunlar insan değil mi? İnsan haklarına tabi değiller mi? Bu annelerin haklarını aramaları gerekmez mi?" diye konuştu.
Seçkin, doğusu ve batısıyla halkın artık uyandığını vurgulayarak, "Artık yeter diyoruz. Bu işi annelerin feryadı bitirecek." dedi.
DURSUN ALİ ERZİNCANLI
Sanatçı ve şair Dursun Ali Erzincanlı da Diyarbakır annelerini ziyaret etti.
Erzincanlı, evlatlarına kavuşma ümidiyle oturma eylemi yapan anne ve babalarla görüştü.
Annelerin kaçırılan çocuklarının fotoğrafını gösterip, evlatlarına duydukları özlemi dile getirdiği ziyarette duygulu anlar yaşandı.
Erzincanlı, aileleri ziyaretinde büyük heyecan duyduğunu aktardı.
"Bu mazlum annelerin yanında yer almak için buradayım. Allah, mazlumlarla beraberdir. Ne kadar çaresiz gibi görünseler de aslında çok büyük güce sahipler." diyen Erzincanlı, ailelerin evlatlarına kavuşması temennisinde bulundu.
Erzincanlı, çocuklarına kavuştukları gün Diyarbakır annelerini yeniden ziyaret etmek istediğine işaret ederek, "Her annenin hikayesi ve acısı farklı. Annelerin evlatları çalınarak bir şey başarılmaz. Bunu da görecekler. Ana ahı onları perişan eder. Allah devletimize güç, kuvvet versin, milletimizi birlik ve beraberlik içerisinde yaşatsın." ifadelerini kullandı.
ŞEHİT YAKINLARI HDP ÖNÜNDE!
Trabzon'dan gelen bir grup şehit yakını, Diyarbakır annelerini ziyaret ederek, bir süre görüştü. Diyarbakır'ın Sur ilçesinde 16 Ocak 2017'de şehit olan polis memuru Kadir Miraç Özcan'ın annesi Gülşen Özcan yaptığı konuşmada, şehit ailelerinin vatan için bedel ödediğini belirterek, şunları söyledi:
"Şimdi bize görev düştüğünü düşündüm. Şehit ailesi olarak bu bayanlara destek vereceğiz. Biliyoruz ki bu aileler asla çocuklarını teröre vermezler. Kandırılarak götürüldüler, onun için buradayız. Asla yılmayacağız ve şehit aileleri olarak bu ailelerin elini tutacağız. Bu annelerin elini ne kadar tutarsak terör partisi ve terör örgütü geri püskürtülecektir. Diyarbakır da bizim Trabzon da bizim."
ANLAMLI VE KUTSAL BİR DİRENİŞ
Eski AK Parti Trabzon Milletvekili Ayşe Sula Köseoğlu da Diyarbakırlı annelere destek için geldiğini belirtti.
Annelerin başladığı hiçbir işin yarım kalmayacağına inandığını ve oturma eyleminin de sonuca ulaşacağına inandığını ifade eden Köseoğlu, şunları aktardı:
"Buradaki yürekli anneleri tebrik ediyorum. HDP Eş Başkanı Pervin Buldan 2 çocuk annesi. Anne olarak evladın kılına zarar gelmesinin ne olduğunu en iyi bilenlerden biridir. Benim de 2 çocuğum var. Buradaki annelerin sorununa çözüm üretebilmek adına herkesin üzerine düşen sorumluluğu var. Burada zorla küçük yaşta dağa kaçırılan, teröre bulaştırılan çocukların dramını da görüyoruz. 14 yaşında daha anne kuzusu olan çocukların evlerinden koparılarak dağa götürüldüğü, belirsiz bir geleceğin içerisine hapsedildiği bir ortamda bu annelerin direnişi gerçekten anlamlı ve kutsal bir direniş."
Ayrıca, Kocaeli'den ve Isparta'dan gelen çok sayıda vatandaş da Diyarbakır annelerini ziyaret ederek onlara desteklerini iletti.
Kaynak: Diyarbakır Söz
