Diyarbakır'da uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Yeni İhya Der Başkanı ve Hüda Par üyesi Aytaç Baran, 6-7 Ekim'de DAEŞ'in Kobani'ye (Ayn el Arap) yönelik saldırıları bahane edilerek düzenlenen izinsiz gösteriler sırasında katledilen Yasin Börü ve arkadaşlarının yanına defnedildi.
Selahattin Eyyubi Devlet Hastanesi morgundan alınan Baran'ın cenazesi, saldırının gerçekleştiği Şehitlik semtindeki Yeni İhya Der'in önüne kadar konvoyla getirildi.
Şehitlikten konvoyla naaşı taşındı
Buradaki bir camide kılınan namazın ardından Baran'ın cenazesi defnedilmek üzere Yeniköy Mezarlığı'na götürüldü. Hüda Par Genel Başkanı Hüseyin Yılmaz, defin öncesi yaptığı açıklamada, bir üyelerini kaybettiklerini, bunun acı bir durum olduğunu söyledi.
"Her seferinde bu son olsun gençlerimiz ölmesin, anneler ağlamasın, gerginlik olmasın diye söylüyoruz fakat yine durmuyorlar. Bunları durduracak gücü elinde olan insanlar durdurmuyor" diyen Yılmaz, "Bu eylemin, bu cinayetin diğer cinayetlerden farklı bir özelliği var. Herhangi bir gerginlik, kavga, tartışma yok. Evinden çıkarken suikaste uğruyor ve bir nevi o mahallede bulunan herkese de gözdağı vermek istercesine cadde ortasında çapraz ateş altına alınarak katlediliyor" ifadesini kullandı.
Yılmaz, bu topraklarda Müslüman, Hristiyan ve Yahudi'nin yıllarca bir arada yaşadığını anımsattı. PKK'nın bir açıklama yapması gerektiğini kaydeden Yılmaz, şöyle konuştu:
Kimse bizleri suçlamasın
"Örgütün bu noktadan sonra ciddi bir açıklama yapması gerekiyor. Bizleri suçlayacağına sahadaki YDG-H çetelerine sahip çıksınlar. Bizim gençlerimizi öfkeyle kinle neden dolduruyorlar. Sevgiyle dolu olan kalplerine neden kin ve nefret tohumlarını ekiyorlar. Ama karşımızda laftan anlamayan, bugüne kadar bütün gücünü silahtan, öldürmeden ve kandan alan bir örgüt var. En iyi bildiği şey öldürmek, 'öldür kazan, öldür sindir' diyor. Böyle bir örgüt güçlendikçe canavarlaşıyor. Bu canavarın seçim sonrası ilk eylemidir."
Türkiye toplumunun ve İslami cemaatlerin bu konuya duyarlı olmalarını isteyen Yılmaz, "Baran'ın babası yıkılmış, annesi perişan halde. Eşi, çocukları var daha doğmamış bir bebeği var. Ne için, örgütün ideolojik hakimiyeti için. Kürtlükse herkes Kürt'tür ama eğer ideolojik hakimiyetse o zaman halkın bunu görmesi lazım. Bize yüzlerce saldırı var onlarca kardeşimiz şehit edildi ama görünen o ki yöntem değiştirdiler evlerimizde, iş yerlerimizde veya sokakta bize yönelecekler" diye konuştu.
Gençlerin evlerine çekilmesi istendi
Üyelerine sabırlı olmalarını tavsiye ettiklerini dile getiren Yılmaz, şöyle devam etti:
"Hüda Par olarak bütün gençlerin evlerine çekilmelerini, provokasyona gelmemelerini ve sokaklardan uzak durmalarını tavsiye ettik. Sağduyulu olmalarını, sabırlı olmalarını söyledik. Sosyal medya öyle bir alan ki kimin ne yaptığı belli değil. Sosyal medya kirli bir alandır, resmi olmadığı müddetçe itibar etmemek lazım. Birileri ortalığı karıştırmak isteyip de bir başka yapının üzerine atabilir, karşı karşıya getirmek isteyebilir. Üyelerimize düşen sabırlı olmalarıdır."
"Bir daha gençlerimiz ölmesin, düşüncesi ve fikri ne olursa olsun. Gençlerimize sahip çıkmamız ve karşı karşıya getirmememiz lazım. Siyasilere düşen budur. İnşallah son olur" ifadesini kullanan Yılmaz, kimsenin anne ve babaları ağlatmaya, çocukları yetim bırakmaya hakkının olmadığını sözlerine ekledi.
Yılmaz'ın konuşmasının ardından grup, HDP ve Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile PKK aleyhine slogan attı. Baran'ın cenazesi salavatlar eşliğinde 6-7 Ekim'deki izinsiz gösteriler sırasında katledilen Yasin Börü ve arkadaşlarının yanına defnedildi. Grup daha sonra dağıldı.
Kaynak: Diyarbakır Söz