Şanlıurfa Valiliğinin, mevsimlik tarım işçisi çocuklar için İl Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde kurduğu özel bürolar sayesinde, e-okul sistemi üzerinde devamsızlıkları bulunan binlerce öğrenci yeniden okullarına dönüyor.
Türkiye'de tarım alanlarının büyüklüğü açısından Konya ve Ankara'dan sonra üçüncü sırada yer alan Şanlıurfa'da, 11 milyon 543 bin 201 dekar alanda tarım yapılıyor.
Tarıma dayalı sanayinin de bulunduğu kentte, binlerce aile geçimini tarımdan sağlıyor. Mevsimlik tarım işçisi aileler, çocuklarıyla birlikte çalışmak için başka illere gidiyor. Aileleriyle çalışmak zorunda kalan çocuklar ise eğitimden uzak kalıyor.
Şanlıurfa Valiliği, tarım işçisi ailelerin çocuklarının okula devamsızlıklarının önüne geçebilmek ve eğitime kazandırmak için İl Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde Mevsimlik Gezici Tarım İşçileri İzleme Kurulu oluşturdu.
Tarlalarda çalışan çocuklar eğitime kazandırılıyor
Kent genelinde yapılan çalışmalar sonucu, binlerce öğrenci yeniden okula kazandırıldı.
Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, Şanlıurfa'nın tarımsal faaliyetler bakımından Türkiye'de önemli bir yere sahip olduğunu, kentte binlerce ailenin geçimini tarımdan sağladığını söyledi.
Bu sırada çocukların da ailelerine eşlik ettiğini ifade eden Erin, "Bunların bir kısmı okula devamsızlık şeklinde ortaya çıkıyor. Bir kısmı da tarlada çalışan aileden uzak kalmamak için tarımsal faaliyetlere eşlik ediyor. Bu, Şanlıurfa'nın ya da bölgenin bir gerçeği ancak bunun değiştirilmesi gerekiyor." dedi.
Erin, kentte son dönemde ailesiyle tarımsal alanlarda çalışan 4 çocuğun pamuk tarlasında talihsiz bir şekilde hayatını kaybettiğini anımsatarak, şunları kaydetti:
"Bu tür acı olayların yaşanmaması için 8 aydır e-okul sistemi üzerinde devamsızlığı görünen çocuklarımızın okula kazandırılmasına yönelik yoğun bir faaliyet içerisindeyiz. 2015'te 28 bin civarında öğrencimizin tarım sezonunda devamsızlıklarını tespit ettik. Bu sayıyı 2016 yılının sonlarına doğru 11 bine düşürdük. Arkadaşlarımızın etkin ve kararlı bir şekilde çalışmaları sonucu bu sayıyı yakaladık."
İl Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde kurulan Şanlıurfa Mevsimlik Gezici Tarım İşçilerini İzleme Kurulu (ŞAMTİ) ile Sosyal Güvenlik Kurumu ve İŞKUR görevlilerinin tarımsal alanların taranması ve çocukların okula kazandırılması, ailelerin bilinçlendirilmesi için çalıştıklarını aktaran Erin, şöyle devam etti:
"2016 yılı sonunda tespit ettiğimiz gerek Şanlıurfa içeresinde gerekse il dışında tarım işçisi olarak aileleriyle birlikte giden çocuklarımızın, gittikleri ilde de okuluna devamını sağlayacak önlemleri alıyoruz. Onları yakından takip ediyoruz. Gittikleri yerlerde valilik, kaymakamlık ve milli eğitim müdürlükleriyle görüşerek bu sayıyı büyük ölçüde kontrol altına alıyoruz. Bugün itibarıyla bu sayının 6 bin civarında olduğunu söyleyebiliriz. Bu sayının mutlaka sıfırlanması gerekiyor."
- Tarlada çalışan çocuğun eğitim yardımı kesilecek
Çocukların tarla yerine okulda olması için ailelerin bilinçli davranmasını isteyen Erin, şöyle devam etti:
"Ailelerimizin bu konuda çok duyarlı olmaları gerekiyor. Tarla yerine çocukların okulda olması gerekiyor. Bu konuda bugüne kadar herhangi bir idari yaptırım uygulamadık. Bugünden sonra aldığımız karar doğrultusunda okulda olması gerekirken tarlada bulundurulan çocuklarımızın eğitim yardımlarının kesilmesi konusunda kesin kararlık içerisindeyiz. Valiliğimizin bu yönde yayınlayacağı idari karara aykırı davranan ailelere idari yaptırımlar uygulayacağız. Gelin o çağda okulda olması gereken ve iyi bir gelecek elde edebilmesi için eğitim ve öğretime devam etmesi gereken çocuklarımızı tarlalarda değil, okullarda tutalım."
İl Milli Eğitim Müdürlüğü Mevsimlik Tarım İşçileri Projesi Sorumlusu Mahmut Çıtırık da bu konunun başta Şanlıurfa olmak üzere Türkiye'nin kanayan yarası olduğunu belirtti.
Mevsimlik tarım işçisi olarak çalışan çocukların okula kazandırılması için İl Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde 13 ilçede takip ekiplerinin kurulduğunu kaydeden Çıtırık, şu bilgileri verdi:
"Kurul olarak ilk çalışmalarımızı Eyyübiye bölgesinde yaptık. Çalışmalar sonucunda elde edilen sayısal verileri bakanlığımıza gönderdik. Yaptığımız çalışmalarla 2016 yılında okula devamsızlıkları bulunan her 100 öğrenciden 10'unu, 2017 yılında ise her 100 öğrenciden 41'ini okula kazandırdık. Milli Eğitim Bakanlığımız da bu konuda çok ciddi çalışmalar yürütüyor. Başbakanlığımızın çıkardığı genelgeler doğrultusunda tarım işçilerinin bulunduğu bölgelerde prefabrike evler ve okullar kurulacak. Bunlarla ilgili çalışmalara başlandı. Aileler çalışmaları çok olumlu karşılıyor. Ziyaret ettiğimiz ailelere yapılan çalışmalar ve onların neler yapması gerektiği hakkında bilgiler veriyoruz. Devletimizin ailelerin yanında olduğunu hissetmeleri onları sevindiriyor. Aileler de çocuklarının kendileri gibi mevsimlik tarım işçisi olmasını istemiyor."
- Ailelere tarım işçiliğinin meslek olmadığını anlatıyor
Ailelere yönelik çeşitli seminerler de düzenlediklerini anlatan Çıtırık, şöyle devam ettti:
"Nisan ayında Şanlıurfa Valiliği bünyesinde bu işlere yönelik özel büro oluşturuldu. Bu komisyonda kentteki birçok kurumdan temsilci bulunuyor. Komisyonda mevsimlik tarım işçilerine yönelik çeşitli faaliyetler yapılıyor. Toplantılarda ve seminerlerde ailelere mevsimlik tarım işçiliğinin bir meslek olmadığı anlatılıyor. Çocuk büyüklerine bakarak gelecekte bu tür işleri yapacağını düşünerek ya okulu bırakıyor ya da derslerinde başarısız olmaya başlıyor. Hedefimiz eğitimini bırakan tek bir çocuk ya da bu tür konular için devamsızlık yapan öğrenci bırakmamak." ifadelerini kullandı.
11 çocuğuyla birlikte mevsimlik tarım işçisi olarak çalışan Fatma Karataş ise geçim sıkıntısından dolayı çocuklarıyla pamuk topladıklarını, bu nedenle çocuklarının okula devamsızlık yaptığını kaydetti.
Ailesiyle tarlada çalışan Narin Karataş ise 7. sınıf öğrencisi olduğunu belirterek, "Ailemin maddi durumu iyi olmadığı için ben de tarlada yardım ediyorum. Bu zamanlar tarlada çalıştığım için okula gidemiyorum. İşlerimiz bittikten sonra okuluma devam ediyorum. Okula gitmek çok güzel, bütün çocukların mutlaka okulu gitmesi gerekir." dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz