Türkiye'de yapılan yasal düzenlemelerle Kürtçe artık hayatın her alanında yer alıyor.
Uzun yıllar Kürtçe konuşmanın, eğitim almanın, savunma yapmanın yasak olduğu Türkiye'de yapılan yasal düzenlemelerle Kürtçe'nin önündeki engeller bir bir kaldırıldı.
Anadilde kurs, yayın, savunma hakkı gibi eğitim, sosyal ve kültürel alanda atılan adımlar, Kürtçe'nin özgürce konuşulması ve hayatın her alanında kullanılması yönünde imkan sağladı.
Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde hastane, belediye gibi kurumlara ilişkin tabelalar ile yön levhalarında Türkçe'nin yanı sıra Kürtçe de yer alırken, üniversitelerde, özel kurslarda, kreşlerde Kürtçe eğitim veriliyor, kafe ve eğlence mekanlarında Kürtçe müzik sesleri yankılanıyor.
Kürtçe'nin önündeki engellerin kaldırılmasıyla mağduriyetler de son bulurken, vatandaşlar anadilini özgürce konuşabilmenin mutluluğunu yaşıyor.
- "Türkiye'de 'Yaşayan Diller Enstitüsü' kuruldu"
2003 yılında Nüfus Kanunu'nun ilgili maddesi değiştirilerek vatandaşların çocuklarına diledikleri ismi koyabilmelerinin önü açıldı. 2009 yılında yapılan tüzük değişikliğiyle cezaevlerinde tutuklu ve hükümlülerin yakınlarıyla anadillerinde görüşebilmeleri mümkün hale getirildi. Mevzuatta değişikliğe gidilerek, sanığa savunmasını, kendisini daha iyi ifade edebileceğini beyan ettiği başka bir dilde yapabilme imkanı sağlandı. Üniversitelerde farklı dil ve lehçelerle ilgili akademik araştırmalar yapılabilmesi, enstitü kurulması ve seçmeli ders konulabilmesinin önü açıldı. İlk olarak, 2009 yılında, Mardin Artuklu Üniversitesi bünyesinde Kürt Dili ve Kültürü Anabilim Dalı, Arap Dili ve Kültürü Anabilim Dalı, Süryani Dili ve Kültürü Anabilim Dalı, Kürt Dili ve Kültürü Yüksek Lisans Programı ve Süryani Dili ve Kültürü Yüksek Lisans Programından oluşan "Türkiye'de Yaşayan Diller Enstitüsü" kuruldu. Aynı üniversitenin Edebiyat Fakültesi bünyesinde Kürt Dili ve Edebiyatı Bölümü açıldı.
Bingöl Üniversitesi bünyesinde, Kürt Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı ve Kürt Dili ve Edebiyatı Tezli/Tezsiz Yüksek Lisans Programından oluşan "Yaşayan Diller Enstitüsü" kuruldu. Üniversitenin Fen Edebiyat Fakültesi'ne bağlı olarak da Kürt Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı açıldı. Muş Alparslan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü bünyesinde Kürt Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı, Fen Edebiyat Fakültesi bünyesinde ise Kürt Dili ve Edebiyatı Bölümü, Tunceli Üniversitesi Edebiyat Fakültesi bünyesinde Doğu Dilleri ve Edebiyatı Bölümü, Zaza Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı, Kurmanci Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı ve Arap Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı açıldı. Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü bünyesinde ise Kürt Dili ve Kültürü Anabilim Dalı kuruldu.
- Siyasi propagandanın önündeki engeller kaldırıldı
2010 yılında siyasi partiler hukukunun alanı genişletilerek siyasi propaganda hakkının önündeki yasal engeller kaldırıldı.
TBMM'nin 24. dönem üyelerini tanıtmak için hazırlanan katalogda diğer dillerin yanında ilk kez milletvekillerinin "Kürtçe" bilgilerine yer verildi. İhtiyaç duyulan yerlerde, Türkçe bilmeyen vatandaşların kamu hizmetlerinden eksiksiz yararlanmaları için idari birimler tarafından Kürtçe tercüman istihdamına başlandı.
- Valilikte Kürtçe bilen personel görevlendirildi
Diyarbakır Valiliği tarafından açılan çağrı merkezinde Türkçe bilmeyen vatandaşlarla iletişim kurulabilmesi için Kürtçe ve Zazaca bilen personel görevlendirildi. Yönetmelik değişikliğiyle ilkokullarda öğrenci andı okunması uygulamasına son verildi. Yerleşim birimlerine eski adlarının yeniden verilmesinin önü açılarak, bazı yerleşim yerlerinin isimlerinde değişikliğe gidildi. Siirt'in Aydınlar ilçesinin ismi "Tillo" olarak değiştirildi.
- Kürtçe eserlerin yayımına başlandı, Kürtçe oyunlar sahnelendi
Kültür Bakanlığı tarafından "Mem-u Zin" gibi Kürt dili ve edebiyatının önemli bazı eserlerinin yayımına başlandı. Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğünce çeşitli illerde Kürtçe tiyatro oyunları sahnelendi. TRT, "TRT XEBER" isminde Kürtçe bir haber sitesini hayata geçirdi. TRT ve Diyarbakır Valiliği'nin ortak çalışmasıyla Kürtçe türkülerden oluşan bir albüm hazırlandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Destekleme Kurulu'nca ilk kez yoğun Kürtçe diyalogların geçtiği, "İki Dil Bir Bavul" isimli filme maddi destek sağlandı. Kürtçe yayın yapan TRT Kurdi'de, Kürtçe mevlit programı yayımladı.
Zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran kanun kapsamında yeniden düzenlenen ve pek çok yeniliği içeren 4+4+4 eğitim sisteminde öğrenciler Talim Terbiye Kurulu'nca gönderilen müfredat doğrultusunda eğitim öğretim yılı boyunca haftada 2 saat tercih ettikleri dersi alma imkanı buldu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde açıkladığı Demokratikleşme Paketi'nde yer alan yasal değişiklikle özel okullarda, farklı dil ve lehçelerde eğitimin önü açılırken, "x, q, w" gibi harflerin kullanımına ilişkin yasağın kaldırılması kararı alındı.
- AA'dan Kürtçe haber hizmeti
Kuruluşunun 100. yılında 11 dilde yayın yapmayı planlayan Anadolu Ajansı (AA), 1 Eylül 2013 tarihinde yayın dilleri arasına Kürtçe'yi de katarak, abonelerine Kürtçe haber hizmeti vermeye başladı.
- "Kreşte Türkçe ve Kürtçe hizmeti veriyoruz"
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi bünyesinde Kürtçe de hizmet verilen Zarokistan Kreşinde öğretmen Ruken Açıkgöz, okul öncesi eğitimle hayata hazırlanmaları konusunda çocuklara rehberlik yaptıklarını söyledi.
Çocuklara Kürtçe kavramlar, sayılar, renkler ve şekilleri öğrettiklerini anlatan Açıkgöz, "Kreşte Türkçe ve Kürtçe hizmet veriyoruz." dedi.
- "Hükümet bu konuda çaba sarf etti"
Merkez Yenişehir ilçesinde kafe işleten Ömer Arıca, mekanlarına Zazaca amca çocuğu anlamına gelen "Dayza" adını verdiklerini, son yıllarda yapılan düzenlemeler sayesinde işletmelerine Zazaca isim verebildiklerini söyledi.
Mekanlarında Kürtçe canlı müzik hizmeti de verdiklerini kaydeden Arıca, insanların rahat bir şekilde Kürtçe müzik dinleyebildiğini dile getirdi.
- "Kürtçe okuduğum için işten atılmıştım"
Türk Halk Müziği sanatçısı Ali Aktaş da Türkçe, Kürtçe, Arapça ve Farsça şarkılar seslendirdiğini, Kürtçe ile ilgili geçmişle kıyaslanmayacak kadar düzenleme yapıldığını belirtti.
Aktaş, "Allah razı olsun şu anda öyle bir duruma geldik ki artık televizyonlarda Kürt kültürü ile ilgili belgeseller var. Örneğin, TRT Kurdi'de yörenin geçmişteki ünlü şair ve edebiyatçıları tanıtılıyor. Kendi kültürümüzü TRT Kurdi sayesinde öğrendik." diye konuştu.
Geçmişte Kürt kelimesi bile kullanılmazken şimdi vatandaşların çocuklarına Kürtçe isim verebildiğini, şiirler yazıldığını, belgeseller yapıldığını dile getiren Aktaş, mekan sahiplerinin işletmelerine Kürtçe isim koyduğunu, bunların önünde hiçbir engelin bulunmadığını aktardı.
Özellikle kültürel anlamda Kürtlere çok iyi haklar tanındığını ifade eden Aktaş, şöyle konuştu:
"1990'lı yıllarda Kürtçe şarkı söylediğim için mahkemelere verildik, Kürtçe okuduğum için işten atılmıştım. Şimdi ise artık Kürtçe albümler yapıyor, Kürt kültürü ile ilgili şiirler yazıyor, belgeseller çekiyoruz. Üstelik rağbet görüyor, destek veriliyor. Bunu inkar etmemek lazım. Hükümetten Kürt kültürüyle ilgili yaptığı çalışmalar için Allah razı olsun. Eskiden Kürtçe şarkı söylediğimizde mahkemelik olurken şimdi yaptığımız işten ödül bile alıyoruz."
Kaynak: Diyarbakır Söz