Kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet geride bıraktığımız Mart ayında yine durmadı. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun (KCDP) açıkladığı Mart ayı raporuna göre geçtiğimiz ay içerisinde 29 kadın erkekler tarafından öldürüldü. Hazırlanan raporda işlenen bu cinayetlerden 9’unun kayıtlara “şüpheli ölüm” olarak geçtiği kaydedildi. Platform'un Şubat ayı raporunda 22 kadın cinayetinin işlendiği kamuoyu ile paylaşılmıştı.
Mart ayı raporunda yer alan bilgilere göre, 21 kadın Türkiye’de koronavirüs (Kovid-19) salgının görülmeye başlandığı 11 Mart ve 31 Mart tarihleri arasında yapılan ‘Evde kal’ çağrıları döneminde katledildi.
Raporda, “23 kadının neden öldürüldüğü tespit edilemedi. 2’si ekonomik bahaneyle, 4’ü sosyal medya hesabı açmak, boşanmak istemek ya da barışma isteğini reddetmek gibi kendi hayatına dair karar almak isterken öldürüldü. 23 kadının hangi bahaneyle öldürüldüğünün tespit edilememesi, koronavirüs günlerinde kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin görünmez kılınmasının bir sonucudur. Kadınların kim tarafından, neden öldürüldüğü tespit edilmedikçe; adil yargılama yapılmayıp şüpheli, sanık ve katiller caydırıcı cezalar almadıkça, önleyici tedbirler uygulanmadıkça şiddet boyut değiştirerek sürmeye devam ediyor” denildi.
YAKINLARI TARAFINDAN ÖLDÜRÜLÜYORLAR
Mart ayında öldürülen 29 kadından 4’ünün kim tarafından öldürüldüğü tespit edilemediği belirtilen raporda, 9’unun evli oldukları erkek, 5’inin birlikte oldukları erkek, 4’ünün tanıdık-akraba, 2’sinin eskiden evli olduğu erkek, 2’sinin oğlu, 1’inin babası, 1’inini eskiden birlikte olduğu erkek, 1’inin de kardeşi tarafından öldürüldüğü kaydedildi.
‘KADINLAR EN ÇOK EVDE ÖLDÜRÜLÜYOR’
Kadınların nerelerde öldürüldüğüne ilişkin ise şu bilgiler paylaşıldı: “Kadınların 18’i evinde, 4’ü iş yerinde, 2’si arabada, 1’si arazide, 2’si sokak ortasında öldürülmüştür. 2 kadının nerede öldürüldüğü tespit edilememiştir.15’i ateşli silahlarla, 9’u kesici aletle, 2’si boğularak, 1’i darp edilerek öldürüldü. Ve ne yazık ki 2’sinin nasıl öldürüldüğü tespit edilememiştir.”
İşlenen bu cinayetler üzerinden kadınları koruyan yasalarının uygulanmadığı ifade edilen raporda, öldürülen kadınlardan 26’sının koruma kararının olup olmadığı bilinmezken, yalnızca 3 kadının uzaklaştırma veya koruma kararı bulunduğu belirtildi.
KCDP, Mart ayında erkekler tarafından yaralanan kadınlara dair bilgileri ise şöyle sıraladı:
“* İstanbul Maltepe'de yaşayan 1 çocuk annesi 35 yaşındaki Hülya Ç., boşanma aşamasında olduğu Bahtiyar Ç. tarafından ateşli silahla yaralandı.
* Yine İstanbul'da sokakta yürüyen Sevgi F., Serdar T. tarafından ateşli silahla sokak ortasında saldırıya uğradı. Sevgi F. yaralandı.
* Antep’te yaşayan Buket S., cezaevinde bulunan ve boşanmak üzere olduğu Murat S.’nin azmettirdiği babası Mahmut S. tarafından ‘tayini çıktığı’ bahane edilerek kesici aletle yaralandı. Buket S. koruma talep etti.
* İstanbul'da yaşayan 22 yaşındaki Buse Güler, ayrılmak istediği C.A. tarafından iş çıkışında sokak ortasında ateşli silahla saldırdı. Buse Güler yaşam mücadelesi veriyor.
* İstanbul'da yaşayan 18 yaşındaki Selin Ç., babası Şevket Ç. tarafından başından ateşli silahla vurularak yaralandı, Selin yaşam mücadelesi veriyor.
* Mersin’de yaşayan Hatun K. geçtiğimiz sene 7 yaşındaki çocuğunun gözleri önünde boşandığı erkek tarafından sokak ortasında darp edilmiş ve ateşli silahla yaralanmıştı. Bu olaya kadar 29 kez şikayette bulunan Hatun K., tutuklu yargılanan boşandığı erkek tarafından hala mektuplarla ölüm tehditleri aldığını söylüyor ve ‘ben ölmeden önce yetkililer bir şey yapsın, çocuklarımın annesiz kalmasını istemiyorum’ diyor.”
KADINLARIN SESİNİ DUYUN!
KCDP, defalarca şikayette bulunan tüm kadınların sesini öldürüldükten sonra değil, hayattayken duymak ve gerekli tüm önlemlerin alınmasının zorunlu olduğuna dikkat çekerek, “Aksi kadın cinayetlerine ve kadına yönelik şiddete göz yummaktır. Ancak bu ay 6284 sayılı yasa etkin uygulansaydı, kadınlar yaşıyor, çocuklar da annesiz kalmıyor olacaktı. Öldürülen kadınların 8‘inin çocuğu vardı” ifadelerini kulandı.
GÜLİSTAN DOKU’YA NE OLDU?
Raporda, Dersim’de 5 Ocak’tan bu yana kayıp olan 21 yaşındaki Gülistan Doku ile ilgili hala bir gelişmenin yaşanmadığına da dikkat çekildi. Platform, etkin bir soruşturma yapılarak Doku’ya ne olduğunun bir an önce açığa çıkarılmasını istedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz