İzmir Semah Alevi Bektaşi Eğitim ve Kültür Derneği, İzmir Ehl-i Beyt İnanç Eğitim ve Kültür Vakfı Limontepe Cem Evi Şubesi ve İzmir Ege Tahtacılar Dernekleri Federasyonu tarafından, Tepekule Kongre Merkezi'nde düzenlenen programda ''Matem duası'' ve ''Mersiyeler'' okundu. Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği programda, bazı dinleyicilerin yüksek sesle ağladıkları görüldü.
HER SU İÇTİĞİNİZDE KERBELA ŞEHİTLERİNİ HATIRLAYIN
Dernek Başkanı Özdal Okutan yaptığı konuşmada, Hz. Hüseyin'in, bir damla su verilmeden şehit edildiğini belirterek, ''Suyun yanında susuz bırakılan mazlumlar aşkına, her su içtiğinizde Kerbela'da şehit edilen 72 Ehl-i Beyt'i ve Hz. Hüseyin'i hatırlayın'' diyerek şöyle devam etti:
''Kerbela olayı Muharrem erkanında canlıdır. Kerbela olayı mersiyelerde canlıdır. Kerbela olayı Maktel-i Hüseyin'lerde canlıdır. Canlı olduğu için yüzyıllardır anılmaktadır ve bu tür programlar düzenlenmektedir. Kerbela olayı canlı olduğu gibi, İmam Hüseyin de canlıdır. Kerbela toprağı, onun sadece bedenine beşiklik etmektedir. Ruhuyla faziletleriyle hizmetleriyle güzellikleriyle O aramızdadır, yaşamaktadır. Gelin, başımızı İmam Hüseyin'e doğru çevirelim. Kerbela'da Yezid'in askerlerine şöyle seslenmiştir: 'Alemlere rahmet olarak gönderilen Muhammed Mustafa benim dedem değil midir? Allah'ın aslanı Ali benim babam değil midir? Peygamber'in, 'O benden bir parçadır, onu üzen beni üzmüş olur' buyurduğu Fatıma benim annem değil midir? Peki, beni niçin öldürmek istiyorsunuz? Aramızda kan davası mı var? Ben birilerinizin canına mı kastettim?' İmam Hüseyin'in vicdanları harekete geçireni kalpleri titreten bu sözleri, ne yazık ki kalpleri katılaşmış, insanlıkları kaybolmuş o zalimlere etki etmedi.''
Alevi Dedesi Süleyman Alan ise bugün, Alevi ya da Sünni ayrımı olmaksızın, herkesin gönlünün kederli olduğunu belirterek, ''Bugün hepimizin, büyüğümüzün, küçüğümüzün, Alevinin, Sünninin herkesin kalbi gamlı, gönlü kederli. Cenabı Allah, bizi Ehl-i Beyt'in sevgisinden mahrum etmesin. Bilen, Ehl-i Beyt'i Hz Peygamber gibi sever'' dedi.
AA
Kaynak: Diyarbakır Söz