Çınar ilçesine 13 kilometre uzaklıkta bulunan ve 60 dönümlük geniş bir alanı kaplayan Zerzevan Kalesi’nde yapılan kazı çalışmalarında elde edilen buluntularla kalenin geçmişinin milattan sonra 3. yüzyıla kadar uzandığı tespit edildi. Roma İmparatorluğunun sınır garnizonu olan ve stratejik öneme sahip olan kale, geçen yıl yapılan kazılarda ortaya çıkarılan ve gizemli bir dinin mensupları tarafından kullanılan Mithras Tapınağı ile birlikte adını dünyaya duyurdu. 2017 yılında kaleye 150 bin ziyaretçi geldiğini ifade eden Kazı Başkanı ve Dicle Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Aytaç Coşkun, mayıs ayından itibaren Zerzevan Kalesi’ne büyük bir turist akışı olacağını vurgulayarak, “Mithras Tapınağı önemli ama aynı zamanda aslında antik dünyada en iyi korunmuş Roma Garnizonundayız. Askeri bir yerleşimdeyiz. Bir önemi de aslında bu. Hem bir garnizon şehri, hem çok iyi korunmuş, bununla birlikte garnizonun içinde Mithras Tapınağı’nın olması da ayrı önemli bir özellik. Şuan dünyanın her yerinden geliyorlar. Zerzevan Diyarbakır’da parlayan bir yıldız olacak. 2017’de 150 bin ziyaretçisi vardı. Bu yıl 500 bini geçeceğini düşünüyoruz. Diyarbakır için hedef 1 milyon biz de Zerzevan Kalesi için 600 bin civarına ulaşacağımızı düşünüyoruz” diye konuştu.
“Restorasyon çalışmaları gelecek yıl başlayacak”
Her yıl yaklaşık olarak 9 ay kazı çalışması yürüttüklerini ve gelecek yıl restorasyon çalışmalarına başlayacaklarını dile getiren Dr. Coşkun, şunları kaydetti:
“Hava koşulları da bunun için elverişli. 3 yıl içerisinde tamamen turizme kazandırılmasını hedefliyoruz. Bununla birlikte bütün alanın tamamen açılmasının 50 yıl süreceğini söyleyebiliriz. Şuan ziyaretçilere açık. Çok rahat bir şekilde ziyaret edilebilir. Bununla birlikte bütün alanın ortaya çıkarılması en az 50 yıl sürecek. Çünkü çok geniş bir alandan bahsediyoruz. Sadece surların içi 57 bin metrekare, 60 dönümlük bir alan. Bir sur içinde hayat var bir de sur dışında da birçok yapı tespit ettik. Bir su kanalı ortaya çıkardık. 700 metresini kazdık. Yaklaşık bir 5 kilometrelik su kanalı. Buradaki su sarnıçlarını besleyebilecek bir kapasiteye sahip. Bununla birlikte mezarlık alanları var. Mezarlık alanlarına baktığımız zaman tek kişilik mezarlar var. 3 kişilik mezarlar var. Bununla birlikte yine ibadet alanları ortaya çıkardık. Taş ocakları var. Özellikle surların ve yapıların inşasında kullanılan blokların getirildiği taş ocaklarında çalışmalar yürüteceğiz.”
Kaynak: Diyarbakır Söz