El Cezeri heykelli güneş saati üniversite kampüsünde zamanı gösteriyor

Fırat Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü öğretim görevlisi Rüçhan Keçeci, 800 yıl önce sibernetiğin ilk adımlarını attığı ve ilk robotu yapıp çalıştırdığı kabul edilen El Cezeri'nin adını yaşatmak için hurda metal ve kumaş parçalarından tasarladığı heykelle oluşturduğu güneş saatini üniversite kampüsüne monte etti.

El Cezeri heykelli güneş saati üniversite kampüsünde zamanı gösteriyor

El Cezeri'nin bir sütun üzerine yerleştirdiği metal parçasıyla yaptığı güneş saatinden esinlenerek çalışmayı ortaya koyan Keçeci, kendi tasarımı için 50 santimetre yüksekliğe ve 4 metrekare alana sahip mermer platform kullandı.

Fırat Üniversitesi İnsani ve Sosyal Bilimler Fakültesi yanındaki alana kurulan güneş saati, hurda otomobil ve makine parçaları ile kumaştan yapılı 2,5 metre uzunluğunda El Cezeri heykelinin yer aldığı mekanizmayla zamanı gösteriyor.

 "GENÇLERİMİZ BÖYLE ÖNEMLİ TÜRK BİLİM ADAMLARINI ÖRNEK ALSIN"

Keçeci, AA muhabirine, tarihteki ilk sistem mühendisi, sibernetik (güdüm bilimi) ve robotiğin babası olarak kabul edilen ve asıl ismi İsmail Ebu'l İz bin Rezzaz olan Müslüman bilim adamı El Cezeri'nin 800 yıl önce ortaya koyduğu çalışmalarla bilim dünyasına ilham kaynağı olduğunu söyledi.

Leonardo Da Vinci'nin de bazı çalışmalarında El Cezeri'den esinlendiğinin bazı bilim çevrelerince kabul edildiğini ifade eden Keçeci, güneş saati çalışmasını yapma amacını şöyle anlattı:

"El Cezeri gibi tarihte yaşamış birçok Türk ve Müslüman bilim adamı ve mühendisin gençlerimiz tarafından tanınmasını ve kendilerine örnek almalarını istiyorum. El Cezeri'nin yapmış olduğu birçok mekanik ve robotik eserler var. Bununla birlikte birçok kitap yazmış. Bizler de bu kaynaklara ulaşarak yapmış olduğu eserlere baktık. Bu eserlerin gençlerimiz tarafından bilinmesini, okunmasını, onlara ilham kaynağı olmasını çok arzu ediyorum. Gençlerimizin böyle önemli Türk bilim adamlarını kendilerine örnek alıp bayrağı daha ileri taşımalarını istiyorum."

 "KULAĞININ OLDUĞU YERLERDE BİR BASKI BALATASINI KULLANDIK"

Keçeci, yaklaşık 3 ay gibi bir sürede bitirdiği güneş saatinde yer alan El Cezeri heykelini, yüzlerce atık metal parçayı kendine has yöntemlerle spiral ve kaynak makinesiyle birleştirerek ve atık kumaşları sertleştirerek yaptığını dile getirdi.

El Cezeri isminin üniversite kampüsünde ölümsüzleştiğini ve önünden gelip geçecek olan gençlere amaçladığı mesajı vereceğine inandığını anlatan Keçeci, sözlerine şöyle devam etti:

"Eseri atık metallerden yaptık, elinde mekanik bir aksamla bir nesneyi tutuyor. El Cezeri aslında mekatroniğin de babası olduğu için ben de elinde mekanik bir aksamla onu tasvir etmeye çalıştım. Yüzünde yine atık metalleri kullandık. Mesela sakalında çivilerden faydalandık. Yan tarafta kulağının olduğu yerlerde bir baskı balatasını kullandık. Rulman bilyalarını kullanarak gözleri yapmaya çalıştım. Yemek borusu şeklinde metali biraz daha ön plana çıkarmak için boğazda helezon yay kullandım. Kılık kıyafet olarak da atık kıyafetleri dondurarak yani bir yerde plastik malzeme haline dönüştürerek yaptım."

Heykelin üzerinde yer aldığı mekanik platformda yılın 12 ayında saati doğru göstermesi için aylık konumu değiştirecek şekilde kanallar yaptığını belirten Keçeci, "Figürün altında bulunan kaide mekanik ve hareket eden bir yapıya sahip." diye konuştu.

Kaynak: Diyarbakır Söz

Çok Okunan Haberler