Kazanın yaşanış şeklini anlatan Ayşegül Altınbilek, "Makine durduğunda alarm düğmesi çalıyor. Alarm durduğunda ise kapağı açabiliyoruz. Alarmın durmasının ardından kapağı açtığımda, makinenin de durduğunu varsayarak sarkan masa örtüsünü tuttum. Masa örtüsü koluma dolandı. Makine beni çevirmeye başladı. Kolumun kırıldığını hissettim. Birkaç kez kafamı çarptım. Bu arada belime kadar makinenin içine girdim, birkaç kez de havada döndüm. Daha sonra nasıl dışarı çıktığımı hatırlamıyorum" diye konuştu.
Kendine geldiğinde yerde yattığını hatırladığını aktaran Ayşegül Altınbilek, “Allahtan soğukkanlı bir insanım. Sağ kolumun temiz bir bezle örtülmesini istedim. Patronumuz kolumu bağladı. Sanırım kısa süre sonra ambulans geldi. Beni hastaneye getirdiler. Sigortam henüz yapılmadığı için patronumuz o esnada kulağıma, 'Bugün işe başladığını söyle veya bir arkadaşını ziyaret amaçlı burada bulunduğunu söyle' dedi" diye konuştu.
KAZA GÜNÜ SİGORTAMI BAŞLATTI
Hastanedeki süreçte patronunun yine gelip gitmeye başladığını ve kazanın olduğu gün sigorta girişinin yapıldığını öğrendiğini belirten Altınbilek, “Ben burada 11 Nisan'da işe başladım. Normalde sigortasız bir işyerinde çalışmak istemem. Fakat sigortamın yapılacağını söyledikleri için belki bir süre idare edebilirim diye düşünmüştüm" dedi.
Hastanın durumuyla ilgili bilgi veren Prof. Dr. Levent Altınel, "Geldiğinde dirsek ekleminden çıkmış ve kemiğin alt kısmı tamamen dışardaydı. Bütün bağları kopmuştu. Acil olarak ameliyata aldık. Dirseğini temizleyerek tekrar içeri koyduk ve mevcut bağlarını tamir ettik. Ufak bir sinir hasarımız var. Onun da zaman içinde iyileşmesini bekliyoruz. Son işlemlerin ardından dirsek hareketlerine de başlayacağız. Daha sonra da eski sağlığına kavuşabilmesi için fizik tedaviye başlayacağız" diye konuştu.
Kaynak: DHA