PKK tarafından kaçırıldığını belirttikleri çocuklarının bulunmasını isteyen 45 aile, HDP il binası önündeki oturma eylemini 21'inci gününde de devam ettirirken, artık dayanamadıklarını söyleyip, parti binasına girmek isteyen aileler ile HDP'liler arasında tartışma çıktı. Polisin araya girip, aileleri uzaklaştırmasıyla gerginlik kısa sürdü.
Hacire Akar, 21 Ağustos'ta kaybolan oğlu Mehmet'in (21) HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını iddia edip, 1 gün sonra, partinin Diyarbakır binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP önünde oturma eylemine başladı. Dün HDP il binası önündeki oturma eyleminde, 45 aile ile 21'inci güne girildi.
BİZLER SUSMAYACAĞIZ'
Eylemini sürdüren ve çocuklarını isteyen aileler, artık dayanamadıklarını belirterek, parti binasına girmeye çalıştı. Bu sırada aileler ile HDP'liler arasında tartışma çıktı. Polisin araya girip, aileleri uzaklaştırmasıyla gerginlik, sona erdi. Aileler, "Susma sustukça sıra gelecek." sloganları attı. Güvenlik güçlerinin sakinleştirdiği ailelerden oğlu Vedat için eyleme katılan baba Şehmus Kaya da HDP il binasının penceresine ay yıldız desenli şal astı.
Vatani görevi için usta birliğine giderken, 2 Ekim 2015'te, Tunceli'nin Pülümür ilçesinde, teröristlerce kaçırılan oğlu Müslüm (24) için 5 Eylül'de oturma eylemine katılan Songül Altındaş, "Çocuklarımızı bize getirsinler. Biz cevap istemiyoruz, başka bir şey de istemiyoruz. Çocuklarımız getirilene kadar biz susmayacağız. Biz işimizi, gücümüzü, evimizi bırakmışız; çocuklarımızı almaya gelmişiz" diye konuştu.
'YÜREĞİMİZ YANIYOR'
İstanbul Esenyurt'ta, 2014'te tekstil fabrikasında çalışırken, kaybolan ve PKK'nın kaçırdığını iddia ettiği kızı Yasemin (21) için 19 Eylül'de oturma eylemine başlayan Yıldız Ballı ise "Bu annelerin, bu zulme 'Dur' demelerinin zamanı geldi de geçiyor bile. Yeter artık, yüreğimiz yanıyor" dedi.
BU ZÜLME DUR DENİLSİN
Konya'dan gelerek 16 yaşındaki kızı Yasemin için oturma eylemine katılan anne Yıldız Ballı da tepkisini şöyle dile getirdi: "Selahattin Demirtaş, 'Anamızsınız, bacımızsınız, kardeşimizsiniz.' diyor. Nerede bu kardeşlik, bacılık? Analar, bacılar, size sesleniyorum. Bu evlatları öyle kolay şartlarda büyütmedik. Annelerin bu zulme 'dur' deme zamanı geldi, geçiyor. Yeter artık yüreğimiz yanıyor. Evladı kaçırılan herkese söylüyorum. Bizlere destek verin. Sizler de buraya gelseniz çocuklarımızı oradan getiririz."
ASKER AİLESİDE EYLEMDE
Er Emrah Avunan'ın annesi Leyla ve babası Bilal Avunan, HDP il binası önüne gelerek nöbeti amca Muhittin Avunan'dan devraldı. Evlat nöbetine başlayan anne Leyla ve baba Bilal Avunan, Şırnak'ın Cizre ilçesinde vatani görevini yapan er Emrah Avunan'ın (20) 4 yıl önce çarşı iznine çıktıktan sonra bir daha haber alınamadığını belirterek, çocuklarının kaçırılmasından dolayı psikolojilerinin bozulduğunu söylediler.
Baba Bilal Avunan, ''Oğlum askerlik için Şırnak'ın Cizre ilçesine gitmişti. 10 gün orada kaldı, telefonla her gün görüşüyorduk, kendisine iki sefer para gönderdim. 'Baba burada su sıcaktır bana para gönder' diyordu. 9 gün orada kaldı, telefonu kayboldu. 20 gün sonra arkadaşı bana telefon açtı, 'Alay komutanıyla görüştüm, oğlunuz bugün gelmedi' dedi. 'Oğlunuzun çantası havaalanında' dedi, Ankara’ya gittim araştırdım oğlumun nerede olduğunu söyledim. Orada sordum oğlumu, bana 'Oğlunuzu HDP'liler kaçırmış, PKK'ya vermiş' dediler. Cizre'de HDP il binasına gittim ve HDP'lilere oğlumu sordum. Onlar da bana 'Oğlunu götürdük PKK'ya verdik' dedi. Böyle şey olur mu, tek çocuğumdu. Vatan görevine gönderdim, dağa kaçırdılar. Kaçırıldığından beri ondan hiç haber almadım. Oğlum neredesin çık gel, biz üzülüyoruz, biz perişan olduk. Ailen perişan oldu, ailenin durumu iyi değil. Herkesin psikolojisi bozuldu. Emrah'ın annesi gece rüyasında her zaman 'Emrah neredesin' diye sayıklıyor. Yazık değil mi bu anneye bu annelere yazık değil mi hepsi gariban ailelerdir. HDP'liler gitsin çocuklarını götürsün. Selahattin Demirtaş çıksın meydana çıksın bu çocuklarımızı getirsin. Yazık değil mi bu ailelere” dedi.
BİR AİLE DAHA KATILDI
Kütahya’dan gelen acılı anne Hatice Levent, kızı Fadime'nin 2015 yılında üniversite okumak için Bitlis’e gittiğini ve bir daha kendisinden haber alamadığını söyledi. Levent, “Kütahya’dan geldim, kızım üniversite okumak için Bitlis’e gitti, birinci senesini okudu, ikinci senesinde kızımın beynine girdiler götürdüler. 5 yıl etti, 18 yaşına giriyordu, biz onlar için büyütmedik. Ne cefalarla büyüttük, beyinlerine girip götürdüler. Benim ve tüm annelerin yüzünü güldürsünler, yavrularımı, Fadime'mi bize versinler. Ölü veya diri ben yavrumu istiyorum. Ben ilk gidişimde arkadaşları 'Fadime’yi dağa götürdüler' dedi. Televizyonda gördüm, ilk gün kuş olsaydım o gün gelecektim" dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz