Seçim bölgesi Şanlıurfa'da partisi AK Parti'nin oylarının artmasında önemli pay sahibi olan Faruk Çelik, ailesinin yaşadığı Bursa'da, yerel yayın yapan Olay Televizyonu'nun canlı yayın programına katıldı. Programda, 'Urfa'nın etrafı dumanlı dağlar' türküsünü söyleyen Çelik, yöneltilen soruları yanıtladı.
7 Haziran ile 1 Kasım seçimlerinde yaşanan farkı halkın istikrarı tercih etmesi olarak yorumlayan Çelik, ekonomik gelişmelerin siyasete her zaman büyük bir etkisinin olduğunu, 2008'de küresel kriz yaşandığında yerel seçimlerde oylarının yüzde 39'a düştüğünü söyledi. Çelik, şöyle devam etti:
"7 Haziran öncesinde de bazı böyle durumlar vardı. Reforme edilmesi gereken konular vardı. Siyasi olarak bizim Genel Başkanımızın değişmesi vardı. Böyle bir değişimi yapmak kolay değildi. Bunu diğer partiler yıkımla atlatırdı. Muhalefet de vaat eksenli bir politika izledi. O güne kadar izlenmemiş bir çizgi izlendi. Biz ise mali disiplini bozacak vaatleri yapmadık. Olmayan bir şeyi verelim dersek yanlış yapardık. Olması gereken şeyleri söyledik. Böyle olunca bizim ana projelerimiz gölgede kaldı. Vatandaş cebine ne gireceğine bakıyor. Bu atmosferde 7 Haziran'a girdik ve sonuç öyle çıktı. 1 Kasım öncesi de aynı tablo vardı neredeyse. Ama istikrarın bozulduğu gören vatandaş bu kez etkilenmedi. Vatandaş istikrarı önünü görme açısından bir çıkış yolu olarak gördü. Daha olumsuz ekonomik tablo olmasına rağmen istikrar açısından karar verdi. Türkiye'de sorun muhalefe sorunu. Muhalefet iktidara alternatif olmalı. Ana muhalefet yüzde 25'i aşamıyorsa sorun ortada. Alternatif olamıyorlar. Vatandaş, muhalefete 'günümüz Türkiye’sinin koşullarına dönük bir şeyler söyleyin' diye uyarıda bulundu. 7 Haziran'da milletimiz bize bir uyarı yaptı biz dersimizi çıkardık, umarım muhalefet de 1 Kasım'dan ders çıkarır."
Muhalefetin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik eleştirilerine de tepki gösteren Faruk Çelik, "Sayın Erdoğan'ın toplumda büyük bir karşılığı var. Ona saldırırsanız toplumun tepkisini alırsınız. Saldırmak yerine Recep Tayyip Erdoğan'ı örnek almalılar. Erdoğan'ın yükselişinden ders almalılar. Erdoğan, geleceğin Türkiye'sini temsil ediyor. Diğerleri ise statükoyu savunan partiler. Vatandaşımız bunu gördü ve onlara iyi bir uyarı yaptı" dedi.
Faruk Çelik, asgari ücret ile ilgili yaşanan tartışmalarla ilgili olarak şu açıklamalarda bulundu:
"Dediğimiz gibi asgari ücret 1300 lira olacak. Olmama ihtimali sıfır. Aralık ayında 15 kişiden oluşan komisyon hesaplamaları yapacak. Ay sonunda anlaştık ya da anlaşamadık diyecekler. Biz devreye gireceğiz. Hükümet olarak 1300 lira önereceğiz. Büyük ihtimalle bizim önerimiz kabul edilecek. Artmasını biz daha çok isteriz. Bize bir yükü ve zararı yok. Vatandaşa zararı yok. İsterseniz 2 bin lira yapın ancak ertesi ay fabrika kapanır bu ücreti veremezsiniz. İnsanların duygularını istismar etmek için söylenmez bunlar. İşçiye pay verelim derken işsiz kalmasına yol açarsanız daha büyük sıtıkıntı olur. Ayrıca İş Güvenliği Yasası ile kategorilere ayırdığımız işyerlerinde asgari ücret daha farklı olacak. Örneğin çok tehlikeli işyerinde çalışan işçi 1300 liradan fazla ücret alacak."
Güven ortamı olmayınca ekonomik anlamda mesafe almak mümkün olmadığını da dikkati çeken Çelik, "Biz bununla ilgili adımları atıyoruz. Ya silahlar bırakılacak ya da kökleri kazınacak. Ekonomik olarak vaatlerimiz var. Paket olarak Meclis'e gelecek. Bu adımları atacağız."
Kaynak: Diyarbakır Söz