Çocukları kayıp olan aileler, 3 Eylül Salı gününden itibaren HDP önünde oturma eylemine başladı. Dün katılanlarla birlikte sayıları 25 olan aileler, sivil toplum kuruluşları ve dernek temsilcileri tarafından ziyaret ediliyor.
20 BİN ÇOCUK TERÖRÜN KURBANI
Diyarbakır’da HDP il binası önünde eylem yapan aileleri Eğitim-Bir Sen ve Memur Sen Diyarbakır Şube Başkanı Yunus Memiş'le birlikte ziyaret eden Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Türkiye’nin terörden çok çektiğini belirterek, 18 yaşın altında 20 bin çocuğun terör kurbanı olduğunu söyledi. Annelerin gözyaşına gözyaşı katmak ve onların hassasiyetine ortak olmak için geldiğini ifade eden Yalçın, şöyle konuştu:
"Burada samimi, her türlü politik mülahazanın, her türlü siyasi mülahazanın dışında, her türlü istismarın dışında son derece sade bir anne hasasiyetiyle buradan bir çığlık yükseliyor, bir feryat yükseliyor. Her sabah uyandığında evladını göremeyen bir annenin burada yürek yangınını ifade ettiği ve toplumun tamamını etkilediği ve insanların da bulunduğu yerden yüreğini kattığı bir süreç yaşanıyor. Ben bu süreci adım adım takip ediyor, buradaki insanların duygularına ortaklık ettiğimi ifade ediyorum. Türkiye terörden çok çekti. 20 bin insan başladığı günden bu güne kadar 18 yaşının altında okul çağında 20 bin çocuk terörün kurbanı oldu. Buradaki aileler de 'Çocuğum okul çağındaydı, elimizden alındı götürüldü, kandırıldı' diye feryatlarını ifade ediyorlar. Birleşmiş Milletler’in Çocuk Hakları Konvansiyonu var, insan hakları örgütünün bu anlamda çalışmaları var, dünyanın her yerinde çocukların bu konuda teminat altında korunması gerekirken tüm Türkiye’de bu anlamda terör konusunda raporlara girmiş bir ülke. O yüzden çocukların yeri eğitimdir, çocukların eli kalemdir, çocukların eli silah tutmaz kalem tutar."
AŞİRET LİDERLERİNDEN ZİYARET
Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki 154 aşireti temsilen Diyarbakır'a gelen aşiret liderleri de aileleri ziyaret ederek destek olduklarını açıkladı. Annelerin acısını paylaşmak için geldiklerini belirten Kadim Aşiretler Federasyonu Başkanı Rasim Aslan, buradaki annelerin Türkiye'deki tüm anneleri temsil ettiğini söyledi. Gezi Parkı, Kaz Dağları ve İzmir’deki orman yangını gibi meselelerde insanları toplayarak yürüyüşe geçenlere seslenen Aslan, şunları söyledi:
"Bunların yanan bir ağaç kadar değeri yok mu? Bugün burada bulunmamızın sebebi buradaki annelerimizin acısını paylaşmaktır. Allah hiç bir anneye evlat acısı vermesin, bundan zor bir şey yoktur. Bu anneler Türkiye’deki bütün anneleri temsil ediyor. Ümit ediyorum ki herkes insafa gelir ve bu annelerin evlatlarına kavuşmalarına yardımcı olur. Gezi parkı, Kaz dağları, İzmir’deki orman yaangını gibi meselelerde insanları toplayarak yürüyüşe geçenler ve de halkın gözünde sözde insan hak ve özgürlüklerini koruduklarını belirten şahıslara soruyorum, yüreği ve hayatı yanan bu genç neslin ve ailelerin gözünde yanan bir ağaç kadar sizin yanınızda bir değeri yok mudur. Sizler neredesiniz. Bütün annelerin acısını paylaşıyoruz, anneler kutsaldır. Annelerin evlatları için yapamayacakları hiç bir şey yoktur. Annelerin sesini dinlemeyen hiç bir toplum muvaffak olamamıştır."
OĞLU KAYIP BABAYA SARILIP AĞLADI
Adıyaman'dan gelen İzol aşireti lideri Abdullah Yalçın ise HDP ve yöneticilerinin kendi çocuklarını değil, başkalarınının çocuklarını dağa götürdüğünü savunarak, "Bunların varya siyasi temsilcilerinin, milletvekillerinin bir tane çocuğu eğer dağdaysa biz de dağa çıkalım. Kendi çocuklarını saklayıp elin çocuklarını dağa kaldırıyorlar. Var mı böyle bir şey?" dedi.
Bu sırada Mehmet Karaman kayıp oğlu Ercan'ın fotoğrafını göstererek, "22 senedir bu dağdadır. Nasıl yemek yiyorum nasıl yatıyorum bilmiyorum" diyerek ağladı. İzol aşireti lideri Abdullah Yalçın da gözyaşı dökerek sarıldığı Karaman'ı sakinleştirmeye çalıştı.
TÜRKİYE İNSAN HAKLARI KURUMU BAŞKANI, AİLELERLE GÖRÜŞTÜ
Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Başkanı Süleyman Arslan, aileleri ziyaret etti. Vali Hasan Basri Güzeloğlu ve Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Yavuz ile görüştüğünü söyleyen Süleyman Arslan, kurumları ile Uluslararası İnsan Hakları Kurumu'yla birlikte terör mağdurlarının mağduriyetlerini izlemek, sorunlara en güzel şekilde çözümler üretmek için çalışma yaptıklarını söyledi. Süleyman Arslan şöyle konuştu:
"Anne yüreğinin hem evlat sevgisinin hem de acısının karışık bir şekilde burada yansımasını gördük. Bizim kurumumuzla, Uluslararası İnsan Hakları Kurumu, terör mağdurlarının da mağduriyetlerini izlemek, sorunlara en güzel şekilde çözümler üretmek, ülkemizde birlik ve beraberliği sağlamak için de ayrımcılığın her türlüsünü ortadan kaldırmak için de çalışmak durumunda. Biz bu kapsamda hem buraya geldik, değerlendirmeleri izliyoruz. Sayın Valimizi ziyaret ettik, Başsavcılı'ğa gittik ve bir durum değerlendirmesi yaptık. Diyarbakır Baro Başkanlığı’yla da irtibata geçeceğiz. Bölge insanına, kurum olarak nasıl katkı sağlarız, bu sorunların çözümüne, bu annelerin feryadına nasıl icabet ederiz, babalara nasıl destek oluruz. Bu çağrı burada kalmamalı. İnşallah bunun devamı gelir ve halkımıza, milletimize ve insanlığa örnek bir sonucu olur."
Kaynak: Diyarbakır Söz