BOLU'da, polisin durdurduğu yolcu otobüsünde yapılan aramada 3 kilo 894 gram esrar ile yakalanan 3 çocuk annesi Seda Altunbaş Eker'in(26), eşi cezaevine girdikten sonra uyuşturucu bağımlısı olup, uyuşturucu kuryeliğine nasıl başladığını ve yakalandığı son olayı anlattığı polis ve savcılık ifadeleri ortaya çıktı.
Bolu Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, 6 Ocak'ta saat 06.30 sıralarında TEM yolunda yaptığı yol uygulamasında bir yolcu otobüsünü durdurdu. Otobüste narkotik köpeği ile arama yapıldı. Otobüste yolcu olarak bulunan Seda Altunbaş Eker’in çantasının yakınında narkotik köpeği 'Sezar' tepki verdi. Çantada yapılan aramada 3 paket halinde 3 kilo 894 gram esrar ele geçirildi. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Seda Altunbaş Eker tutuklandı. Eker'in adliyeye çıkarılırken gülümsemesi dikkat çekmişti.
'ECLENDİKTEN SONRA UYUŞTURUCU KULLANMAYA BAŞLADIM'
Seda Altunbaş Eker emniyet ve savcılıkta verdiği ifadesinde genç yaşta evlendikten sonra uyuşturucu madde kullanmaya başladığını belirterek, "2008 yılında Kemerburgaz'da bir çocuk bakım evinde kaldım. 2018 yılında daha önce birlikte yaşadığım eşim ile resmi olarak evlendim. Resmi olarak evlenmeden önce 3 çocuğum vardı. Ben şu an herhangi bir işte çalışmıyorum. Daha önce aşçı yardımcısı olarak çalışmıştım. Yaklaşık 1 yıldır çalışmıyorum. Geçimimi sağlayamadığım için uyuşturucu madde nakletmeye çalıştım. Yaklaşık 1,5 yıldır esrar maddesi kullanmaktayım. Başka bir türde bir uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmadım. Eşim yaklaşık 1,5 yıl önce uyuşturucu madde ticareti yapmak' suçundan cezaevine girmişti" dedi.
EŞİM 'MÜŞTERİLERE UYUŞTURUCU SAT' DEDİ
Eşinin cezaevine girmesiyle uyuşturucu kuryeliğine nasıl başladığını da anlatan Eker'in ifadelerinde şu sözler yer aldı: "Eşim cezaevine girmeden önce yakalandığında görüşe gittiğimde skunk isimli uyuşturucu maddeleri ‘müşterilere sat’ şeklinde söylemişti. Eşimin birlikte yaşadığımız İstanbul Sütlüce semtindeki evimizde 150-200 gram skunk maddesi vardı. Bu skunk maddesini 5 kişiye verirken skunk maddesinden ben de kullanmıştım. Eşim bana uyuşturucu madde biterse eşimin eniştesinin damadı olan Mehmet S.İ. isimli şahıstan da uyuşturucu madde alabileceğimi söylemişti. Bu şahıstan bir kez bin 500 veya 2 bin TL karşılığında skunk maddesi almıştım. Bu aldığım skunk maddesinden kullandığım ve geriye kalan bir miktar skunk maddesini ise 5 kişiye satmıştım. Bu şahısların isimlerini bilmiyorum. Skunk maddesi satın aldığım Mehmet S.İ. daha önceden uyuşturucu madde ticareti yüzünden cezaevine girmişti. Ancak cezaevinden firar ettiğini ve bu tarihten yaklaşık 1 ay önce yakalanarak tekrar cezaevine girdiğini bilmekteyim. Eşim Özgür E.'nin söylemesi üzerine tanıdığım şahıslara uyuşturucu madde satmıştım. Bu işi yaklaşık 2 ay kadar yaptım. Bu işi yapma sebebim ise eşimin cezaevine girmesi üzerine çocuklarımın ve kendi geçimimi sağlamak."
SON YAKALANDIĞI OLAYIN DETAYLARINI ANLATTI
Yakalandığı son olayı da tüm detaylarıyla anlatan Eker, maddi sıkıntılar yüzünden böyle bir yol seçtiğini anlatarak, "Çantamda bulunan toz esrar maddeleri bana ait değildir. Ben maddi sıkıntılar yaşamaktaydım. Yaklaşık 1,5 yıldır da esrar maddesi kullandığım için bulunduğum çevreye haber salarak uyuşturucu madde nakli yapabileceğimi söyledim. Adem olarak ismini bildiğim çevrede Ado olarak bilinen 22 yaşında zayıf yapılı hafif sarışın sakallı erkek şahısla irtibata geçtim. Adem isimli şahıs normalde hırsızlık yapmaktaydı. Sürekli olarak telefon değiştiriyordu. Adem ile yılbaşı öncesi yüz yüze birlikte konuştuktan sonra bana ‘Şirinevler'de bir şahıs ile seni buluşturacağım ve ben aradan çekileceğim, sen konuş anlaşırsanız uyuşturucu madde nakli yaparsın’ dedi. Bu görüşmemizden 1 gün sonra Adem ile birlikte lokantaya gittik. Burada Adem bir masada bulunan erkek şahsı bana gösterdi. Erkek şahsın oturduğu masaya gittik. Bu şahıs tek başına oturuyordu. Adem bu şahıs ile beni tanıştırdı ve buradan ayrıldı. Bu şahıs bana ismini Ahmet olarak verdi. Uyuşturucu madde nakli konusunda konuşmaya başladık. Ahmet isimli şahıs bana hitaben ‘Telefon kullanmayacaksın, Adem bile senin nereye gittiğini bilmeyecek. Kimseye uyuşturucu naklinden bahsetmeyeceksin. Malı sana teslim ettiğinde bin TL vereceğim. Malı sen teslim ettiğinde bin TL daha vereceğim’ dedi. Bunun üzerine ‘Ben ne kadar uyuşturucu madde götüreceğim’ diye sordum. Bana herhangi bir şey söylemedi. Hatta maddenin ismini bile söylemedi. Ahmet isimli şahıs, ‘5 Ocak günü Erzurum ilinde kafeler caddesinde ol. Üzerine ne giyeceksin, kıyafetlerini bana söyle seni bulmam kolay olsun. İrtibat kurmayalım. Sabıkan var mı?’ dedi. Ben de, ‘Siyah palto, ceket ve çantam ise taba renkli, ayrıca benim sabıkam yok diye cevap verdim’ Bu şahıs ile 20 dakika konuştuktan sonra yanımdan ayrıldı. Ben de evime gittim" ifadelerini kullandı.
İSTANBUL, DİYARKABIR, ERZURUM ARASINDA UYUŞTURUCU KURYELİĞİ
Görüşmeden sonra uçakla Diyarbakır'a gittiğini anlatan Eker, ifadesine şöyle devam etti: “Diyarbakır'da 2 gün kaldıktan sonra otobüsle Erzurum'a gittim. Ahmet'le İstanbul'da konuştuğumuz adrese gittim. Orada yaklaşık 30 dakika kadar bekledikten sonra Ahmet yanıma geldi. Ahmet beni bir kafeye götürdü. Ahmet'in isteği üzerine çantamı ona verdim. Ahmet çantamı alarak yanımdan ayrıldı. Yaklaşık 30 dakika sonra verdiğim çanta ile beraber yanıma geldi ve çantayı bana teslim etti. Bu esnada çantanın içine bakmadım. Ahmet'e ‘paramı nasıl teslim alacağım?’ diye sordum. Ahmet ise bana ‘Sen İstanbul'a var. Biz senin ne zaman oraya varacağını biliriz. Paranı orada alırsın. Üstündeki uyuşturucu maddeyi de oraya bırakırsın. Zaten uyuşturucuyu teslim edince paranı alacaksın, şimdilik bin TL'yi ben çantaya koydum’ dedi. Başka da bir şey söylemeden yanımdan ayrıldı. Ben de buradan ayrılarak Erzurum otogarına gidip otobüse bindim. Otobüs İstanbul'a seyir halinde iken sabah saatlerinde polis ekipleri durdurdu. Daha sonra arama ve el koyma kararına istinaden çantalarda arama yaptılar ve bendeki uyuşturucu maddeleri buldular. Yakalanmasaydım İstanbul'da bu maddeleri kime teslim edeceğimi bilmiyordum."
"PİŞMANIM"
Seda Altunbaş Eker ayrıca yaptığı olaydan dolayı pişman olduğunu ve Adem ve Ahmet isimli kişileri teşhis edebileceğini söyledi.
Kaynak: Diyarbakır Söz