Bir kurumda güvenlik görevlisi olarak çalışan Hezer (55), 15 yaşından bu yana topladığı eski para ve antika eşyaları evinin bir odasında sergiliyor.
Hezer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, haftada bir gün evini vatandaşlara açarak, antika eşyaları tanıttığını söyledi.
Koleksiyonunda Osmanlı dönemine ait para, kaşık, çatal, kitap, tespih, pul ve farklı malzemelerin bulunduğunu anlatan Hezer, "Bu eşyaları görseli güzel olsun diye evimin bir odasında sergiliyorum. İnsanların tarihi değerlere sahip çıkmasını ve sevmelerini istiyorum. Haftanın bir günü vatandaşları ağırlayarak onlara insanımızın eski dönemde hangi şartlarda hangi eşyalarla yaşadıklarını anlatıyorum." dedi.
- "Misafirliğe geldiklerinde şaşırıyorlar"
Hezer, koleksiyonundaki eski paraların ayrı bir öneme sahip olduğunu ifade etti. Paraların üzerinde hangi padişah dönemine ait olduğu bilgisinin yer aldığını belirten Hezer, ziyaretçilerin özellikle bunları incelediklerini dile getirdi.
Hezer, tarihi güzellikleri saklamak yerine insanların beğenisine sunmayı tercih ettiğini anlatarak, "Bu eşyaları paylaşınca mutlu oluyorum. İnsanlar misafirliğe geldiğinde çok şaşırıyorlar. Çünkü burada unutulmaya yüz tutmuş değerlerimizi görüyorlar. Eski döneme ait eşyalarla karşılaşınca çok hüzünleniyorlar." diye konuştu.
Antika eşyaların bulunduğu odayı gezen öğrencilerden Kardelen Gültepe, ilk kez Hezer'in evinde gördüğü antika eşya ve paraları incelediğini belirtti.
Yakup Güneş de evde adeta bir müzeyle karşılaştığını ve çok şaşırdığını ifade ederek, "Burada gördüğüm eşyalardan çok etkilendim. Hepsinin tarihi değeri var. Eşyaları görünce çok heyecanlandım. Bugünden itibaren değerli eşyaları saklayarak ben de koleksiyoncu olacağım." sözlerine yer verdi.
Kaynak: Diyarbakır Söz