Van'ın Başkale İlçesi'nin İran sınırındaki Eşmepınar Mahallesi'ne giderken örgüt üyeleri tarafından minibüsleri taranarak şehit edilen 3 güvenlik korucusu ve 1 vatandaş için tören yapıldı. Eşmepınar Jandarma Karakolu'nda yapılan törene Van Valisi İbrahim Taşyapan, Van İl Jandarma Komutan Yardımcısı Albay Alper Kuşçu, Van Emniyet Müdürü Mehmet Suat Kesici, Van Güvenlik Korucuları ve Şehit Yakınları Derneği Başkanı Ayhan Kahraman, askerler ve vatandaşlar katıldı.
CENAZE TÖRENİNDE AĞIT
Şehit korucular 6 çocuk babası Hüsnü Keskin, 7 çocuk babası Ekrem Keskin ve 10 çocuk babası emekli korucu Şahabettin Keskin ile bekar olan çiftçi Mehmet Demir için karakol önünde yapılan törende, ilk olarak şehitlerin özgeçmişi okundu. Daha sonra İl Müftüsü Nimetullah Arvas dua okudu. Ardından şehitlerin cenaze namazı kılındı. Saygı duruşu sırasında şehit korucu Ekrem Keskin'in 10 yaşındaki oğlu Rojhat Keskin babasını asker selamıyla uğurladı.
23 ÇOCUK YETİM KALDI
Kılınan namazın ardından şehit korucuların Türk Bayrağı'na sarılı cenazeleri bir süre askerlerin ardından da vatandaşların omuzlarlarında taşınarak mahalle mezarlığına getirildi. Bu sırada şehitlerin çocukları ve yakınları gözyaşlarına boğuldu.
Şehit yakınlarını kadın askerler ve köy öğretmeni Yağmur Parlak gözyaşı dökerek teselli etmeye çalıştı. Şehitler arkalarında 23 çocuğu yetim bıraktı. Tören şehitlerin yakınlarına Türk Bayrağı verilmesinin ardından son buldu.
BABAM YARALANDI ÇOK KORKTUM
Buarada, saldırıda yaralanan Derviş Aydın'ın 7 yaşındaki oğlu Yusuf, babasının yanından ayrılmıyor. Olayın şokunu üzerinden atamayan ve psikolojisi bozulan Aydın, rahatsızlanan oğlunu hastaneye götürmek için evden ayrıldığını dile getirerek, yaşadıklarını şu sözlerle aktardı:
"İlçeye gideceğimiz sırada oğlum iyileştiğini, iğne yaptırmaktan korktuğunu söyleyerek hastaneye gitmek istemediğini belirtti. Biz de bu nedenle eve dönmeye karar verdik. Yavuzlar köyü yakınlarına geldiğimiz sırada olayı gördük ve geri dönerek kaçmaya başladık. Bu sırada arkamızdan ateş açıldı. Arabamın camları kırıldı ve yüzüme kurşun isabet etti. Lastiklerimde sıkıntı olmadığı için ben durmadan ilerlemeye devam ettim. Yolda bir yakınımla karşılaştım. Sonrasında arabayı o kullanarak beni hastaneye yetiştirdi. Beni çocuklarıma bağışladığı için ve çocuğuma da bir şey olmadığı için Allah'a şükrediyorum."
7 YAŞINDAKİ YUSUF'UN YAŞADIKLARI
Saldırıdan yara almadan kurtulan Derviş Aydın'ın 7 yaşındaki oğlu Yusuf, gözünün önünde yaralanan babasına sarılarak olayı unutmaya çalışıyor. Aydın, evlerine dönerken silah sesleri duymaya başladıklarını anlatarak, "Arabamızla geri geliyorduk. Arabamıza ateş ettiler. Babamın yüzünden kan akmaya başladı. Kanlar benim pantolonumun üzerine aktı. Ben de çok korktum. Koltuğun altına saklandım. Sonra hastaneye geldik. Babam yanımda olduğu için çok mutluyum. Okula gidemedim. Okuluma giderek arkadaşlarımla oynamak istiyorum." dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz