Diyarbakır annelerinin, dağa kaçırılan çocuklarına kavuşma ümidiyle HDP İl Başkanlığı binası önündeki evlat nöbeti sürüyor.
Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül'de başlattığı oturma eylemi 115'inci gününe girdi.
Anne Fatma Akkuş, 5 yıldır kızı Songül'den haber alamadığını, artık dayanacak güçlerinin kalmadığını söyledi.
Kızını çok özlediğini anlatan Akkuş, "Evdeki çocuklar perişan. Kış aylarında evdekiler de yemeksiz kalıyor. Sobayı yakacak kimse yok. Vicdan ve merhametleri varsa çocuklarımızı bize versinler." dedi.
Kızına seslenen Akkuş, "Kızım sesimi duyuyorsan gel artık, yeter." diye konuştu.
Baba Şevket Bingöl de oğlu Tuncay için oturma eylemine katıldığını belirtti.
Bingöl'den gelip eyleme katıldı
HDP'den kendilerine yönelik açıklama yapılmadığını dile getiren Bingöl, parti yönetiminin, il binasına ikinci kapı açtığını söyledi.
Çocukların halen il binasına girip çıktığını ifade eden Bingöl, anne ve babalara evlatlarına sahip çıkmaları tavsiyesinde bulundu.
Bingöl, 5 yıldır çocuğundan haber alamadığını anlatarak, şunları kaydetti:
"Sağ mı ölü mü onu da bilmiyorum. HDP'liler Mecliste Kürtleri savunduklarını söylüyor. O zaman neden bizim çocuklarımızı götürdüler? Bunlar Kürt milletvekilleri değil, sadece PKK'yı savunuyorlar. Çocuklarımız üzerinden rant elde ediyorlar. Vergilerimizle maaş alıyor, bu maaşlarla devletin polisine, askerine kurşun sıkıyorlar. Yapmasınlar. 114 yıl da sürse oturma eylemini sürdüreceğim. Pes etmeyeceğim. Sadece kendi çocuklarımız değil diğer evlatlarımız için de oturma eylemini sürdürüyoruz. Biz yandık bari başka anne babalar yanmasın. Diğer aileler de gelip çocuklarını istesin."
Begdaş oğlumu istiyorum
Diyarbakır'da oturan inşaat işçisi Celil Begdaş ile eşi Hediye Begdaş, 5 Mayıs'ta oğulları Yusuf'un HDP'liler tarafından düğün aracı olarak süslenen minibüsle dağa kaçırıldığını iddia ederek, 4 Eylül'de oturma eylemine katıldı. Celil Begdaş, "Bugün 114'üncü gün oldu; ama bu o kadar zor ki bize 114 sene gibi geldi. Şimdi diyorlar ki 'Belki buradan giderler'. Buradan kimsenin gideceği yok. Bu işe bir çözüm bulunsun. Çocuğumun nerede olduğunu da bilmiyorum. Oğlum okul okuyordu ve bayan kuaföründe çalışıyordu. Sessiz bir çocuktu" diye konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz