Diyarbakır’da şiddetli böbrek ağrısı çekip, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne başvuran 25 yaşındaki kadın hastanın sol böbreğindeki 6,5 santimetrelik taş, 100'den fazla parçaya bölünüp, 10 saatte kapalı operasyonla çıkarıldı. Operasyonu yapan Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Mansur Dağgülü, "Teknolojinin gelişimi ile kapalı yöntemle gerek bebek gerek 20'li yaşlardaki hastalarda, çok rahat bir şekilde hastayı 24 saat sonra evine gönderebiliyoruz" dedi.
Şiddetli böbrek ağrısı şikayeti ile Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne başvuran kadın hastanın tetkikler sonucu sol böbreğinde 6,5, sağ böbreğinde ise 7 santimetre büyüklüğünde 2 taş tespit edildi. Operasyona alınıp, kapalı yöntem ile ameliyat edilen hastanın sol böbreğindeki 6,5 santimetrelik taş 100'den fazla parçaya bölünüp, 10 saatte çıkarıldı. Diğer böbreğindeki taşın ise 1 ay sonra yapılacak operasyon ile çıkarılacak. Operasyonu yapan Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Mansur Dağgülü, "Bu hastamız sağlığını biraz ihmal ettiği için taşlar böbreğini doldurmuştu. Tek seansta bir böbrekteki tüm taşları aldık. Ameliyatın en güzel tarafı, hasta 24 saat içerisinde ayaklanıp, evine gidebiliyor" dedi.
'KÜÇÜK KÜÇÜK KIRARAK DIŞARI ALIYORUZ'
Eskiden tedavinin açık ameliyatlarla yapıldığını vurgulayan Doç. Dr. Dağgülü, "Bundan dolayı da hasta 1 hafta boyunca hastanede yatıyordu. Teknolojinin gelişimi ile kapalı yöntemle gerek bebek gerek 20'li yaşlardaki hastalarda, çok rahat bir şekilde hastayı 24 saat sonra evine gönderebiliyoruz. Bu hastamız sağlığını biraz ihmal ettiği için, taşlar böbreğini doldurmuştu. Bunları küçük küçük kırarak dışarı alıyoruz. Bu hastamızda tek böbreğinde 100'ün üzerinde taş çıkardık. Bunu tek seansta temizledik. Tüm taşları aldık. Diğer böbreğinde 7 santimetre boyunda bir taş mevcut. Yaklaşık bir ay sonra da bu böbreğe müdahale ederek, hastamız tamamen taşsız, yeni bir hayata başlayacak" diye konuştu.
'MUTLAKA TAŞ ANALİZİ YAPTIRIN'
Böbreklerde taş sorununun daha çok doğu kentlerinde görüldüğünü de hatırlatan Doç. Dr. Dağgülü, "Ülkemizde normalde yüzde 10 civarı olan bu hastalık, Diyarbakır ve çevre illerde yüzde 20 oranının üstüne çıkabiliyor. Bunun birçok nedeni var; Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin ikliminden, sıcaklığından, genetikliğinden ve metabolik hastalıklarından dolayı burada daha fazla rastlıyoruz. Bu hastalık çok küçük çocuklarda da gözükebiliyor. Bu yörede çok sayıda ameliyat yaptığımız hastalarımız var. Böbrek taşının oluşmaması için yapılabilecek en güzel şey; bol su içmek. Eğer hastada bir genetik problem varsa; bunları yakın takip etmek gerekiyor. Taş analizini mutlaka yapmak gerekiyor. En az 6 ayda bir üroloji uzmanına gitmesi gerekiyor" dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz