Cittaslow Uluslararası Koordinasyon Komitesince üç yıl önce "sakin şehir" ağına dahil edilen Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin incisi Halfeti, kış döneminde büründüğü sessizlikle ziyaretçilerini bekliyor.
Birecik Barajı'nın yapımı sırasında bir bölümü sular altında kalan, sakin ve huzur veren özelliğiyle 2013 yılında "sakin şehir" ağına dahil edilen Halfeti, yoğun geçen turizm sezonunun ardından sessizliğe büründü.
Tarihi taş evleri ve doğal güzelliği ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin, "saklı cenneti" olarak da adlandırılan ilçe, özellikle ilkbahar ve yaz aylarında turistlerin ilgi odağı oluyor. İlçeye gelen ziyaretçiler, büyük bölümü sular altında kalan "batık kenti" tekne ile gezip, birçok medeniyete ev sahipliği yapan Rumkale'yi görme fırsatı buluyor.
İlçede su altında kalan caminin minaresi ve terk edilmiş eski yapıların bulunduğu Savaşan Mahallesi de ziyaret edilen mekanların başında geliyor. Bir kısmı su altında kalan Ulu Cami'yi gezen ziyaretçiler, dünyada sadece ilçede yetişen "Karagül" bitkisini de görebiliyor.
Bu özellikleri sayesinde turizm döneminde yerli ile yabancı turistlerin yanı sıra gurbetçilerin de etkisiyle nüfusu büyük oranda artan "sakin şehir", kış aylarında ise adeta yalnızları oynuyor.
Sokaklarında neredeyse kimsenin görünmediği sakin şehre gelen az sayıdaki ziyaretçi ise doğal güzellikleri doyasıya görme imkanı buluyor.
TURİZM SEZONUNUN GÖZDESİ
Halfeti Kent Konseyi Başkanı Nihat Özdal, doğal güzellikleri ve sakin yapısıyla ilçenin tüm olumsuzluklara rağmen turizm sezonunu dolu dolu yaşadığını belirtti.
Yoğun ziyaretçi potansiyeli nedeniyle işletmeye açılan tekne sayısının her geçen yıl arttığını anımsatan Özdal, sezonun ardından ilçenin sakinleştiğini ifade etti.
"ESKİ HALFETİ'NİN 10 BİNİ AŞAN NÜFUSU, 200'E DÜŞÜYOR"
Özdal, kış aylarında sessizliğe bürünen ilçenin, şubat ayından sonra hareketlenmeye başlayacağını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Halfeti, mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri, bu yüzden turizm sezonu oldukça yoğun geçti. Tabi bu yoğunluk bizleri mutlu ediyor, artık havalar soğudu, kasım, aralık ve ocak aylarında burada kimse kalmıyor. Turizm döneminde gelen gurbetçilerimiz de gittiğinden eski Halfeti'nin yazın 10 bini aşan nüfusu şimdilerde 200'e kadar düşüyor. Tabi şehirler de insanlar gibidir, yoruluyor ve dinlenmeye ihtiyaç duyuyor, bu dönem de Halfeti'nin dinlenme zamanı oluyor. Buna rağmen zaman zaman az da olsa insanlar burayı görmeye geliyor. Halfeti, her zaman olduğu gibi kışı da farklı bir güzelliğe bürünüyor. İnşallah turizm döneminde geçen yıllardan daha yoğun bir dönem geçiririz."
Sakin bir dinlenme dönemi geçirmek isteyenleri bu dönem Halfeti'ye beklediklerini anlatan Özdal, işletmecilerin de bu dönemde sezona en iyi şekilde hazırlandıklarını sözlerine ekledi.
SAKİNLİK İSTEYENLERİN TERCİHİ
İstanbul'dan Halfeti'yi görmek için gelen Melahat Başar da burayı çok beğendiğini ve daha sakin bir tatil için bu dönemi tercih ettiğini dile getirdi.
Başar, "Halfeti'yi merak ediyordum, geldim gerçekten gelip görmeye değer bir yer. Herkes gelsin, görsün tarihi bir yer ve özelliğini hiç bozmamışlar. Karagül isimli dizisinde gördükten sonra gelmeye karar verdim, yalnızca ben bu bir bölümü su altında kalan camiyi yapmalarını rica ediyorum. İnşallah bir daha geldiğimizde burada namaz kılmak istiyorum." diye konuştu.
Trabzonlu Fatmagül Çiçek ise değişik yerleri görmek için Halfeti'ye geldiğini vurgulayarak, "Burası beklediğimizden daha güzel bir yer, bir kaç gün daha buralardayız, Şanlıurfa'da başka tarihi yerler de var onları da ziyaret edeceğiz. Herkesi burayı görmeye davet ediyorum." ifadelerini kullandı.
Kaynak: Diyarbakır Söz