Bireysel ve bilinçsiz silahlanmanın önüne geçilmesi gerektiğini belirten Psikolog Mehmet Şirin İlgin, sorunların çözümü için silahlara değil istişareye başvurulmasının gerektiğini vurguladı.
Özel gün ve gecelerde havaya silah sıkılmasının güç gösterisi olduğunu ifade eden Psikolog Mehmet Şirin İlgin, silahın hafif ama güçlü bir araç olduğunu söyledi.
Silah kullanımında sosyal medyanın ve dizilerin de etkili olduğuna işaret eden İlgin, özenilerek bilinçsiz şekilde kullanılan silahların maddi, manevi ve özellikle can kayıplarına yol açtığını dile getirdi.
İlgin, bireylerin öfkelerini kontrol edebildiğinde silah kullanmadan sorunlarını çözebileceklerini ifade etti.
Silahlara erişmenin günümüzde çok kolay olduğunu söyleyen İlgin, silah kullanmanın kaosa neden olduğunu belirterek silahlanmanın toplumsal bağların birbirinden kopmasına neden olduğunu vurguladı.
Devletin bireysel silahlanmanın önüne geçmesi gerektiğinin altını çizen İlgin, silah isteyen bireylerin üzerinde çeşitli testler yapılarak durumunun uygun olup olmadığının araştırılması gerektiğini belirtti.
"SİLAH KULLANIMINDA BULUNAN BİREYLER GÜCÜ TEMSİL EDER"
Silah kullanmanın bireyin güçlü olma eğilimi olduğunu söyleyen İlgin, "Dünyada insanların ve ülkelerin vazgeçmediği en önemli araçlardan birisi silahtır. Silahlardan vazgeçilmemesinin unsurları hayatta kalma eğilimi, kendilerini güvende hissetme ve güçlü durumda olma eğilimidir. Silah kullanımında bulunan bireyler gücü temsil eder. Gücü temsil ettikleri için bellerinde taşıdıkları silah yükte hafif ama güçte kuvvetli bir araçtır." dedi.
"SİLAHLAR KULLANILMADAN OLAYLAR ÇOK DAHA İYİ ÇÖZÜLEBİLİR"
Sosyal medyada ve dizilerde bilinçsiz silah kullanımının birey üzerinde etki bıraktığını vurgulayan İlgin, "Milli günlerde, asker uğurlamalarında ve düğünlerde havaya silah sıkılması bir güç gösterisidir. Bu durumda empoze edilen durumlarda vardır. İnsanlar sosyal medyada bulunan videolardan ve dizilerden etkilenerek özenerek bilinçsiz bir şekilde kullanılan silahlardan kendilerine bir pay çıkararak kullanmaları çok büyük maddi, manevi hasarlara ve can kayıplarına neden olmaktadır. Tartışmalarda insanlar öfkesini kontrol edemedikleri için silaha başvuruyorlar. Tartışmada kendini karşısındakine ispatlamak üstünlüğünü korumak ve gözdağı vermek için silaha başvuruluyor. Silah yerine empati, karşılıklı görüşme veya fikir alışverişi olursa bu tür sorunlar ortadan kalkabilir. Silahlar kullanılmadan olaylar çok daha iyi çözülebilir. Birbirimizi anlarsak düşüncelerimizi birbirimize aktarırsak ve o anki öfkemizi kontrol edersek silah kullanma gereğinde bulunmayız." diye konuştu.
"DEVLETİN BİREYSEL SİLAHLANMANIN ÖNÜNE GEÇMESİ GEREKİYOR"
Günümüzde silaha erişimin çok kolay hale geldiğini ifade eden İlgin, "İsteyen hızlı bir şekilde silaha ulaşabiliyor. Bu tür durumlarda toplum genelinde büyük bir kaosa neden olmaktadır. Silahlı olaylarda bazen karşı tarafa bazen de kişi kendi tarafına zarar veriyor. Silahlı olaylar intihara, sakatlanmaya ve ölüme neden olmaktadır. Bireysel ve bilinçsiz silahlanmanın önüne geçilmeli. Geçtiğimiz ayda iki aile arasında nedeni henüz bilinmeyen bir nedenden kavga çıktı. Kavgada bilinçsiz şekilde sergilenen davranış sonucunda silahlar patladı. Silahların patlamasının sonucunda maalesef 2 tane gencecik çocuğumuzu kaybettik. Bu tür durumların toplumumuzu ciddi anlamda zedeleyen ve toplumsal bağlarımızın birbirinden koparılmasına neden olmaktadır. Devletin bireysel silahlanmanın önüne geçmesi gerekiyor." şeklinde konuştu.
"SİLAHLARA DEĞİL UZLAŞMAYA KENETLENMEMİZ GEREKİYOR"
Sorunların çözümü için silahlara değil istişareye başvurulmasının gerektiğini dile getiren İlgin, "Silahlanmayı kontrol altına almak için önce ruhsatlı silah başvurusu yapanlardan ve diğer insanların üzerinden epistemolojik çalışmaların yapılması gerekiyor. Dünya tarihçesine baktığımızda silah; insanlar ilk önce kendilerini korumak için, daha sonra yaşamlarını sürdürebilmek için toplayıcılık ve avcılık yapmak için ve en son da keyfi olarak kendi ırklarını yok etmek için kullanılıyor. Bu da bilinçsiz ve bireysel silahlanmanın çıkardığı sonuçlardır. Bireysel ve millet olarak silahlara değil uzlaşmaya kenetlenmemiz gerekiyor. Sorunların çözümü için silahlara değil istişareye başvurulmalı. İnsanlarımız stres atmak için silah kullanmak istiyorlarsa insanlardan uzak poligon ve atış yerlerine gidip streslerini atabilirler." ifadelerini kullandı.
Kaynak: Diyarbakır Söz