Osmanlı sanatı Şanlıurfa’da yaşatılıyor

Osmanlı’dan günümüze kadar gelen hat sanatı, genç hattat tarafından Şanlıurfa’nın tarihi ve turistik mekanlarından biri olan Balıklıgöl Platosunda yaşatılıyor.

Osmanlı sanatı Şanlıurfa’da yaşatılıyor

Osmanlı’dan günümüze kadar gelen hat sanatı, genç hattat tarafından Şanlıurfa’nın tarihi ve turistik mekanlarından biri olan Balıklıgöl Platosunda yaşatılıyor.

Balıklıgöl Platosu, hem tarihi hem de doğal güzellikleriyle ünlü bir mekan olarak bilinirken, Seyyid İsmail Özbek isimli genç hattat, Balıklıgöl Platosunda bulunan Rızvaniye Külliyesi’nde yaptığı hat sanatı çalışmalarıyla yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı oluyor. Genç sanatçı, geleneksel hat tekniğini modern sanat anlayışıyla birleştirerek, göz alıcı tablolar ortaya çıkarıyor. Tablolar üzerindeki detaylar ve renk kullanımıyla anlattığı hikayeler, ziyaretçilere görsel bir şölen sunuyor. Sanatçı eserlerinde, hem bölgeye özgü kültürel unsurları hem de evrensel temaları işliyor. Genç hat sanatçısı Seyyid İsmail Özbek’in çalışmaları, bölgenin kültürel zenginliğine katkı sağlıyor.

Mezar taşlarına hat sanatı işleniyor

Tarihi taşlar, duvarlar, tablolar ve mezar taşlarına hat sanatını işlediklerini belirten hat sanatçısı Seyyid İsmail Özbek, “Bu külliyede bizim üzerimize düşen hat sanatını icra etmektir. Eski zamanlarda Şanlıurfa’da kaliteli ustalar yetişmiş. Özellikle bunların başlarında Behçet Arabi gelir. Behçet Arabi hattatların ekolu diyebiliriz. Çünkü adam kendi döneminde üstün başarılarıyla bütün yazı türlerini tamamen yazmış bir üstattır. Dönemin şartlarına göre Behçet Arabi, Şanlıurfa’da hat sanatını belli bir seviyeye çıkartmıştır. Bizde şu an hat sanatını mezar taşlarında, camilerde, özel levhalarda talep edenlerin elimizden geldiğince yardımcısı oluyoruz. Tabi biz bu işi en kaliteli şekilde yapmaya çalışıyoruz, hocamıza, işin üstatlarımıza danışarak yapıyoruz. Çünkü bunlar yıllar geçse de kalan bir sanat olduğu için en kaliteli bir şekilde ortaya koymaya çalışıyoruz. Meşhur Molla Sabri’nin mezar taşını yazmak bana nasip oldu. Şanlıurfa’nın sevilen sayılan insanlarından İbrahim Toru ağabeyimizin mezar taşını yazmak nasip oldu. Mezar taşları bizden talep edildiği zaman ağırlıklı olarak Osmanlıca yazılması talep ediliyor. Bizde onun yanında sanatımızı en kaliteli şekilde nasıl icra ederiz. Elimizden geldiğince hat sanatına hizmet etmek için uğraşıyoruz” ifadelerini kullandı.

Kaynak: İHA

Çok Okunan Haberler