Yaklaşık 40 yıldır Doğu ve Güneydoğu bölgesinde asker ve polise yardımcı olan gibi çalışan güvenlik korucuları şimdi devletin kendilerine sahip çıkmasını istiyor. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Güvenlik Korucuları Şehit, Gazi Aileleri Dernekleri Federasyonu Başkanı Ali Haydar Yener, güvenlik korucularının Devlet Memurları Kanunu’na tabi çalıştırılmadığını ancak memur olan polis ve asker gibi emek verdiğini belirterek, Anayasa’nın 128 Maddesi’ne göre kamu görevlilerinin çalıştırılması gerektiğine dikkat çekti. Yener, “Bizler 40 senedir kamu alanlarında güvenlik hizmetini veriyoruz ama 442 sayılı Köy Kanunu’yla bu hizmetleri yürütmekteyiz. Neresinden tutarsan güvenlik korucu sistemi elinde kalır” dedi.
MAAŞ 2 BİN 617 TL CİVARINDA
Yener, özel statüleri bulunmayan güvenlik korucularının maaşlarının düşük olduğunu belirtti. Korucuların maaşlarının memur aylıklarının kat sayısına endeksli olduğunu ve bu yıl asgari ücrete yapılan oranda zam memurlara yapılmayınca maaşların asgari ücretin altına düştüğünü belirten Yener, korucuların şu anki maaşının 2 bin 617 lira civarında olduğunu duyurdu. Yener, maaşların asgari ücretin altında kalmasını kabul edilemez olduğunu kaydederek, “Asgari ücretin altında ücret yasal değildir” diye vurguladı.
“ÖZAL DÖNEMİNDE İYİYDİ, SONRA ERİMEYE BAŞLADI”
Yener, eski Cumhurbaşkanı Turgut Özal döneminde köy korucularının memur maaşının üzerinde maaşının olduğunu ve eski Başbakan Necmettin Erbakan döneminde memura yapılan yüzde 50’lik zamdan kendilerinin yararlanamaması nedeniyle maaşlarının memur maaşının altına düştüğünü söyledi. Yener, korucuların maaşlarında Erbakan zammından sonra düşüşün devam ettiğini kaydederek, “Ondan sonra gelen bütün hükümetler bu mağduriyeti gidermediler. Giderilmediği için korucu kardeşlerimizin maaşları bu duruma geldi” diye konuştu.
“40 YILDIR EŞİTLİK İLKESİNE AYKIRI ÇALIŞIYORLAR”
“Güvenlik korucusu kardeşlerimiz 40 yıldır Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı çalıştırılıyor” diyen Yener, emekli korucuların şu anda 1500 lira civarında maaş alabildiğini ve toplu tazminat haklarının olmadığını söyledi. Yener, “25-30 yıl hizmet veriyorsun, ayrılırken toplu tazminat almıyorsun” diye sitem etti.
Yener, eskiden korucuların iki emeklilik hakları olduğunu ancak 29 Nisan 2017 tarihinde yayınlanan 690 Sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile bu hakkın bire indirildiğini açıkladı.
“EN AZINDAN MAHALLE BEKÇİSİ STATÜSÜ”
Yener devlet yetkililerine; PKK’nın telsiz konuşmalarında koruculara “Ne istiyorsunuz, neden peşimize takıldınız, bak öyle bir zaman gelecek ki biz devletle masaya otururuz, siz o masanın kenarında bile olamazsınız” diye seslendiğini hatırlatarak, “O sözler hala kulaklarımızda çınlıyor. Biz buradan düşmanımız sevinmesin diyoruz. Korucu camiasının görevlerinin gereği kamu personeli tanımını hak ettiğini belirtmek istiyoruz. En azından mahalle, kır bekçisi statüsünde olabilir” diye konuştu.
KORUCULARIN TALEPLERİNİ SIRALADI
Yener korucuların taleplerini ise şöyle sıraladı:
Köy korucularının sendika ve sigortalılık haklarından yararlandırılması.
14 bin 640 gösterge olan sayının 25 bin göstergeye çıkarılması.
Köy korucularına maaşların uzman çavuş maaşının en az yarısı kadar maaş verilmesi. Yani korucu maaşını en az 5 bin lira olması.
Emekli olan koruculara tazminat hakkının verilmesi. 25 yılını dolduran koruculara şeref aylığı bağlanması.
Gönüllü koruculara kadro verilmesi.
Korucuyken kamu personeli olan kişilerin koruculuk döneminde çalışmalarını hizmetten sayılması.
Kaynak: Diyarbakır Söz