2008 yılında Konya'da gerçekleşen Okyanus Operasyonu sırasında dönemin Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi'nde emniyet amiri olan ve 'FETÖ/PDY' operasyonu kapsamında Ağrı Emniyet Müdürü Yardımcısı iken açığa alınıp tutuksuz yargılanan Emniyet Müdürü Arif Aykut, 6 aydır görevinden uzak olduğunu söyledi. Okyanus Operasyonu'nda kendi imzası olmamasına rağmen, imzası varmış gibi yansıtılan bir tutanak nedeniyle 'FETÖ/PDY' operasyonunda yargılandığını ileri süren Aykut, ''O tutanağın altına benim ismimi yazıp başkasının imzasını atmışlar. Başka evraklarla karşılaştırıldığında bu açıkça belli. Ben böyle bu şekilde sizin karşınızda olmayı hiç istemezdim. Benim onurumu kırdılar. Adalet tecelli edecek ve ben de bana bu kumpası kuranlarla yargı yoluyla hesaplaşacağım'' dedi.
SEGBİS(Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) ile Antalya'dan bağlanan polis memuru Hakkı Yıldız da savunmasında, ''Bir şehit kardeşi ve vatanına, milletine, devletine bağlı bir polis memuru olarak, 'devleti bölmek isteyen terör örgütü' suçlaması yapılması ve bu örgütün bir üyesiymiş gibi karşınızda olmak çok üzücü. Bu vatanı sevmek için bedel ödemek gerekir, benim burada yargılanmam, devletim için bir bedel olacaksa, ben şimdiden bu bedeli ödemeye hazırım, vatan sağ olsun'' diye konuştu.
İSTİHBARAT MÜDÜRÜ: BU DEVLETİN İÇ ÇAMAŞIRINI GİYDİM
İstanbul 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi, Paralel Devlet Yapılanması'na yönelik 'casusluk ve yasa dışı dinleme' soruşturması kapsamında tutuklu bulunan İstanbul Emniyeti eski istihbarat şube müdürü Erol Demirhan da SEGBİS ile bağlandı. Demirhan, ifadesinde şunları söyledi:
"Ben bir köy çocuğuyum. Bu devletin iç çamaşırını giydim, ekmeğini yedim. 15 aydır da hapisim ve hala devletin ekmeğini yiyorum. 32 yıldır devletin ekmeğiyle geçiniyorum. Suçlamaları kesinlikle reddediyorum. Herhangi bir terör örgütü üyesi değilim. Bir memur, kuyuya taş atıyor, hepimiz çıkarmaya çalışıyoruz. Bu arkadaş, teşkilatın yüz karasıdır. Bu memurun akıl hocalarıyla birlikte kumpas kurulmuş. Burada bir tane örgüt vardır, o da İstanbul'da Ankara'da, Konya gibi yerlerde bize kumpasları kuran örgüttür. Biz burada yatmaktan gurur duyuyoruz. Çünkü biz suçsuzuz. Bundan sonra da davalara katılmak istemiyorum. Hakkımızda beraat kararı verileceğini ümit ediyorum.''
Yine 'Casusluk ve yasa dışı dinleme' operasyonunda tutuklu bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü eski Organize Büro Amiri Mesut Yılmaz da, ''Böyle bir kumpasla bu dava da bulunmaktan çok şaşkın ve üzgünüm. Adalete olan güvenim, bu süreçte oldukça kırıldı. İddianameyi hazırlayan savcıya, benimle ilgili yazdıkları için el insaf diyorum'' dedi.
6 KİŞİ HAKKINDA 300 BİN LİRA ÖDÜLLÜ 'GRİ' BÜLTEN
Konya'daki 'FETÖ/PDY' operasyonu kapsamında yurt dışında olduğu ileri sürülen işadamları Ali Akın, Soner Cesur, Ercan Dolapoğlu, Eşref Çifçi, İbrahim Karadayı, İbrahim Özkara hakkında yakalanması için 'Gri' bülten çıktığı öğrenildi. 6 kişinin ismi
İçişleri Bakanlığı'nın, aranan teröristlerin kırmızı, mavi, yeşil, turuncu ve gri kategorilerde yer aldığı 'http://www.terorarananlar.pol.tr' resmi internet sitesinde bulunuyor. Sitede 'Gri' bültenle arananların yakalanması için yerini ihbar edenlere 300 bin liraya kadar ödül verileceği belirtildi.
Kaynak: DHA