Eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın yanı sıra PKK'nın sözde yöneticilerinin de aralarında olduğu Kobani davası dosyasının delilleri arasında yer alan bir e-posta, 37 kişinin öldürüldüğü 6-8 Ekim eylemlerinin talimatının HDP'ye, PYD tarafından verildiğini ortaya koydu.
Kobani davası sanıklarına ait bilgisayar, cep telefonu ve taşınabilir disklerde, delil niteliğinde çok sayıda doküman tespit edildi. Bunlara ilişkin yapılan incelemede, bazı sanıkların dijital materyallerinde, PKK, YPG ve YPS'ye ait belge, fotoğraf ve örgütsel talimat bulundu.
Bu deliller arasında, tutuklu sanık eski HDP MYK Üyesi Bircan Yorulmaz'ın bilgisayarında tespit edilen, "Acil Çağrı" başlıklı İngilizce kaleme alınan elektronik postada, Kobani bahanesiyle 6-8 Ekim 2014'te Türkiye genelinde yaşanan terör eylemlerini talimatının yer aldığı belirlendi.
Buna ilişkin emniyetin hazırladığı ve davanın ek klasörlerinde yer alan raporda, söz konusu e-postanın, "6 Ekim 2014 saat 22.05"te, "pydinfoeuropa@gmail.com" adresinden davanın tutuklu sanığı eski HDP MYK Üyesi Nazmi Gür'e, ondan da dönemin HDP MYK üyelerinin yer aldığı "hdpmyk@listeler.halklarindemokratikkongresi.org" adresine gönderildiği tespit edildiği belirtildi.
Raporda, imza ve adres kısmında "PYD Medya ve Halkla İlişkiler Ofisi (Avrupa) Bilgi ve İlişkiler Merkezi" bilgisinin yer aldığı e-postanın, PKK'nın Suriye kolu PYD tarafından, HDP'ye gönderildiğine dikkat çekildi. Kobani iddianamesinde, 6-8 Ekim eylemleri başlamadan önce gönderildiği belirlenen e-postanın, PKK/PYD ile dönemin HDP MYK'sının irtibatına dair delil olduğu vurgulanarak, şu tespit yapıldı:
"Bu hali ile (e-postanın) terör örgütünün, HDP MYK'sı ile doğrudan irtibatlı olduğu, örgütün talimatıyla birlikte hareket edildiğine ilişkin somut delil niteliği taşıdığı, terör örgütünden gelen talimat sonrasında HDP MYK'sı tarafından yapılan toplantı sırasında alınan karar sonrası, 6 Ekim 2014'teki ilk açıklama olan 'Şu anda toplantı halinde olan HDP MYK'dan halklarımıza acil çağrı' şeklinde çağrının yapıldığı, terör örgütünden gelen talimata uyulduğu anlaşılmıştır."
PYD'NİN GÖNDERDİĞİ E-POSTA
Kobani olayları nedeniyle bir an önce harekete geçilmesi gerektiği talimatının yer aldığı İngilizce kaleme alınan e-posta, dava dosyasında yer aldığı şekliyle şöyle:
"Acil Çağrı: Kobani'de binlerce sivil katliam tehdidi altında!! Kobani'de binlerce sivil katliam tehdidi altında!! Şimdi harekete geçme ve Kobane'de yaşanacak büyük bir katliamı engelleme zamanı! Terör örgütü IŞİD maalesef Batı Kürdistan'ın (Kuzey Synia) Kobane kentine doğru ilerliyor, şehrin bazı ilçelerine çoktan girdiler, Kürt savunma güçleri, YPG kahramanca şehri ve sivilleri 15 saldırıya karşı savunuyorlar. Sınırlı silahlar ve IŞİD'in gelişmiş silahlarına karşı teknik destek yok. Sahip oldukları silahlar, Irak'ın düzenli ordusundan el koyduğu ağır silahlara karşı etkili değil. Kobani'de binlerce sivil, yakın bir katliam tehdidi altında. Türkiye sınırındaki binlerce kişi de IŞİD'in sistematik saldırı tehdidi altında. Kobane Kantonu Başkanı Enver Müslim, uluslararası güçleri iki gün önce tehdit konusunda uyardı. Uluslararası koalisyonu onların sessizliğini bozmaya çağırdı ve şunları söyledi: 'IŞİD Kobane'ye giriyor ve tüm uluslararası güçlerin sorumlu tutulacağı binlerce insanı katlediyor.' Binlerce insan gözlerimizin önünde katledilmek üzere ve katlediliyor şimdi harekete geçme ve Kobane'de yaşanacak büyük bir katliamı engelleme zamanı. 'Demokratik Birlik Partisi (PYD) Medya ve Halkla İlişkiler Ofisi (Avrupa) Bilgi ve İlişkiler Merkezi' www.pydrojava.com UTC.000 TUE'ye kadar zaman."
KOBANİ OLAYLARI
Suriye'deki iç savaşı fırsat bilen terör örgütü DEAŞ'ın, Kobani'ye (Ayn el-Arap) saldırması üzerine Ekim 2014'te dönemin HDP MYK'sı, "Halklarımıza acil çağrı" başlığıyla yayımladığı bildiride sokağa çıkma çağrısında bulundu.
Bunun üzerine 6-8 Ekim'de İstanbul, Ankara, Bursa ve Diyarbakır'ın da aralarında olduğu 35 il ve 96 ilçede, yasa dışı gösteriler başladı ve kolluk güçlerinin yanı sıra siviller de hedef alındı.
Terör eylemlerinde, 37 kişi hayatını kaybetti, 761 kişi yaralandı, yüzlerce kamu binası tahrip edildi, binlerce ev ve iş yeri yağmalandı.
Kolluk kuvvetlerinin müdahalesinin ardından olayların failleri yakalanarak haklarında adli işlem başlatıldı.
Saldırıların yaşandığı il ve ilçelerde adli süreç devam ederken Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da sokaklarda terör estirenleri azmettirenlere yönelik soruşturma başlattı.
Bu kapsamda, 25 Eylül 2020'de Ankara merkezli 7 ilde 82 kişi hakkında gözaltı kararı verildi.
Kars Belediye Başkanı Ayhan Bilgen, eski HDP milletvekilleri Ayla Akat Ata, Sırrı Süreyya Önder, Altan Tan, Nazmi Gür, Emine Beyza Üstün ve Emine Ayna'nın da aralarında bulunduğu 20 kişi adreslerinde yakalandı.
Hakkında gözaltı kararı verilenler arasında, PKK'nın sözde dağ kadrosundan isimler de bulunuyordu.
Soruşturma sonunda hazırlanan iddianamede, Demirtaş ve Yüksekdağ'ın da arasında bulunduğu sanıklar, "azmettirici" sıfatıyla olay tarihinde ülke genelindeki eylemlerden sorumlu tutuldu.
Bu kapsamda sanıklar hakkında, "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak" suçundan birer kez, olaylarda hayatını kaybeden 37 kişi yönünde ise 37'şer kez ağırlaştırılmış müebbet ile binlerce yıla varan süreli hapis cezası talep edildi.
Kobani olaylarına ilişkin 28'i tutuklu 108 sanığın yargılandığı dava, Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesinde görülüyor.
Kaynak: Diyarbakır Söz