ĞDIR’ın Tuzluca İlçesi'nin Güllüce köyünde Enes Tosun'u (6) yasak aşka şahit olduğu gerekçesiyle öldürdüğü iddia edilen yengesi Güneş Tosun (26) ile sevgilisi Ahmet Tosun'un (53) yargılanmasına başlandı. Ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemi ile yargılanan sanıklardan Güneş Tosun, sevgilisinin Enes'i eşarp ve külotlu çorapla boğduğunu, kayıbiraderinin ise toprağa gömdüğünü ileri sürdü
Tuzluca ilçesinin Güllüce Köyünde Bahar- Metin Tosun çiftinin oğulları Enes Tosun, 29 Haziran 2015 günü oynamak için çıktığı eve bir daha dönmedi. Ankara'dan getirilen özel ekibin ceset arama köpekleri yardımıyla 4 Temmuz günü yaptığı aramada, Enes Tosun'un cesedi, bitişiklerindeki evin bahçesinde bulundu. Cinayetle ilgili olarak Metin Tosun'un amcasının oğlu Mahmut Tosun (32), Mahmut'un eşi Güneş Tosun, Mahmut'un kardeşi Mehmet Tosun, akrabaları Ahmet Tosun gözaltına alındı. Enes'in yengesi olan 3 çocuk annesi Güneş Tosun, ifadesinde akrabaları olan Ahmet Tosun ile yasak ilişkisi bulunduğunu belirtti. Olay günü Enes'in odaya girdiğinde kendisi ile sevgilisini yatakta yakaladığını ifade eden Güneş Tosun, gördüklerini anlatmaması için Ahmet Tosun'un çocuğu yazmayla boğduğunu ileri sürdü. Ahmet Tosun'un "Sen gerisini hallet " demesi üzerine çocuğun cesedini çuvala koyup bahçeye gömdüğünü söyledi. Olaydan sonra tutuklanan Güneş Tosun Erzurum E Tipi Cezaevine, sevgilisi Ahmet Tosun Erzurum Oltu'daki T tipi, kocası Mahmut Tosun ise Iğdır B Tipi cezaevine konuldu. Sanıklar hakkında Iğdır Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Iğdır Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen ilk duruşmada Mahmut Tosun duruşmaya getirilirken; Güneş Tosun ile sevgilisi Ahmet Tosun Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile Erzurum'daki cezaevlerinden dinlendi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın da müdahil olduğu dosyada Enes Tosun'un annesi Bahar ve babası Metin Tosun sanıklardan şikayetçi oldu. Sanıklardan Ahmet Tosun avukatı ile görüşemediği için bu celse savunma yapmak istemediğini söylerken, Güneş Tosun ise suçlamaları kabul etmedi. Kayınbiraderi Mehmet Tosun'un kendisini Ahmet Tosun'a sattığını ileri süren Güneş Tosun, "Olay tarihinden önce Ahmet Tosun ile Enes'in annesi Bahar Tosun arasında ilişki varmış. Ahmet Tosun sürekli çocuğa zarar vereceğine ilişkin sözler söylüyordu. Olay tarihinde saat 13.30-14.00 sıralarında ben Ahmet Tosun ile kendi evimde cinsel ilişkiye gidiyordum. Bu esnada Enes Tosun bizi gördü. Bunun üzerine Ahmet Tosun, Enes'i öldüreceğini söyledi. Ben çocuğun küçük olduğunu, böyle birşey yapmaması gerektiğini söyledim. Daha sonra benden çuval istedi. Ben dışarı çıktım. Döndüğümde çocuğu eşarp ve külotlu çorapla boğmuştu. Ben korktum bana 'ben gidiyorum, çocuğu sen gömersin' dedi. Ahmet Tosun evden gittikten sonra saat 16.00 sıralarında Mehmet Tosun eve geldi. Kendisine durumu anlattım. Bunun üzerine bahçede iki ayrı yer kazdı ve çocuğu gömdü. Mehmet Tosun'un korkusu nedeniyle kimseye birşey söyleyemedim. Kendisi bana ve çocuklarıma zarar vereceğini söylüyordu. Çocuklarım yuvaya verildikten sonra doğruları anlattım. Eşim Mahmut Tosun'un olayı bildiğini bilmiyorum. Mehmet Tosun olaydan sonra bana 'sen kadınsın sana ceza vermezler ya da az verirler' şeklinde sözler söylüyordu. Kaçarken telefonlarım dinlenmesin istemediğim için telefonu atttım. Olay esnasında kızım Helin evde değildi. Diğer kardeşi işe dışarıda oynuyordu. Evde sadece oğlum vardı o da diğer odada uyuyordu. Mehmet Tosun çocuğu gömecekken kızım H. eve geldi. Mehmet Tosun kızıma para verip gönderdi. Olay nedeniyle pişmanım" diye konuştu. Mahkeme heyeti Güneş Tosun ve Ahmet Tosun'un tutukluluk hallerinin devamına, Mahmut Tosun'un ise suçun vasıf değiştirme ihtimali nedeniyle tahliyesine karar vererek duruşmayı erteledi. Öte yandan duruşmayı takip eden Enes Tosun'un anne, baba ve dedesi katillere lanet okudu. Baba Metin Tosun, "En ağır şekilde cezalandırılmasını istiyoruz. Buradan cumhurbaşkanımıza, başbakana sesleniyorum; Çocuk katilleri en ağır şekilde cezalandırılsın. Biz çektik başka anne babalar çekmesin devletimize güveniyoruz" dedi. Anne Bahar Tosun ise, "Biz yandık başka aileler yanmasın en ağır şekilde cezalandırılsınlar. Adalete güveniyoruz, sığınıyoruz" diye konuştu.Kaynak: Diyarbakır Söz