Diyarbakır'ın Ergani ilçesinde, eşi Güllü Yılmaz'ı yakarak öldüren ve kızını yaralayan Can Yılmaz'ın "eşi canavarsa hisle kasten öldürmek"ten ağırlaştırılmış müebbet, "kızını olası kastla yaralamak"tan 1 ile 4 yıl arası değişen hapsi istendi.
Can Yılmaz hakkında açılan davanın dördüncü duruşması Diyarbakır 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Sanık Yılmaz'ın tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses Görüntü ve Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldığı duruşmada, Güllü Yılmaz’ın avukatları Gevriye Atlı, Çiğdem Sevimli, Şeyma Onur, Huriye Hamidi ile Aile Sosyal Politikalar Bakanlığı vekili ve sanık avukatı hazır bulundu.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTEMİ
Duruşmada Cumhuriyet Savcısı esas hakkındaki mütalaasını mahkeme sundu. İddia makamı mütalaasında, öldürülen Güllü Yılmaz'ın vücudunun yüzde 50 veya 60 derecede yanık ve gelişen komplikasyonların sonucu meydana geldiğinin Adli Tıp Kurumu raporu ile tespit edildiğini belirtti. İddia makamı yürütülen soruşturma ve elde edilen deliller sonucunda sanığın savunmalarının suçtan kurtulmaya ve haksız tahrik indiriminden yararlanmaya dönük olduğundan itibar edilemeyeceği, sanığın TCK'nın 82/1 maddesini düzenleyen "eşe karşı canavarca hisle kasten öldürme" suçunu işlediğini kaydederek, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti.
KIZINI YARALAMAKTAN CEZA İSTEMİ
Savcı mütalaasında, sanık Can Yılmaz'ın olay sırasında kendisine ve maktule yakın bir mesafede bulunan kızı D. Yılmaz'ın üzerine benzin bulaşabileceği ve ateş alabileceğini öngörmesine rağmen eylemine devam ederek, kızına yönelik "olası kasıtla yaralama" suçundan ise 1 yıl ile 4 yıl arası değişen hapsini istedi. Savcı, ayrıca Yılmaz'ın tutukluluğunun devamına da karar verilmesini talep etti.
Sanık Can Yılmaz ise, önceki beyanlarını tekrar ettiğini söyledi.
Sanık avukatı Halil İbrahim Demirkapu, mütalaaya karşı esas hakkındaki savunmalarını yapmak üzere süre talebinde bulundu.
DURUŞMA ERTELENDİ
Mahkeme heyeti verdiği kısa aranın ardından sanığın üzerine atılı suç için yasada öngörülen cezanın üst sınırı, sanıklar hakkında kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin bulunması, sanıkların üzerine atılı suçun CMK’nın 100/3 maddesinde sayılı suçlardan olması ve yargılamanın bu aşamasında adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağından tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Mahkeme, sanık avukatının esas hakkında savunma yapmak üzere süre talebini kabul ederek duruşmayı 30 Mart'a erteledi.
Kaynak: Diyarbakır Söz