İnternet Geliştirme Kurulu Başkanı Serhat Özeren, Türkiye’de internet sektörünün gelişmesi ile beraber yeni kavramların gündeme geldiğini, internetin gelişmesinde ve ülke ekonomisine katkıları ve politika oluşturulmasına katkıları için bu konuyu gündeme getirdiklerini aktardı. Özeren, “Bundan sonra da Türkiye’nin gündemine katkı sağlayacağımız konularda biraraya gelmeyi hedefliyoruz” diye konuştu.
Çalıştaya, bir öğrencinin, “Hiç bilgi vermemişken cep telefonu numarasının facebook hesabında olduğunu gördüklerini ve Facebook bunu nasıl elde etti ve biz halk olarak bunu nereye şikayet edebiliriz." şeklindeki sözleri damga vurdu.
Çalıştayda, online davranışsal reklamcılık konusuna ilişkin regülasyonların ele alındığı toplantıda, Avrupa Birliği ve Türkiye mevzuatları, iş modelleri ve rekabet açısından sağlayacağı avantajlar ele alındı. Çalıştaya; CHP İzmir Milletvekili Erdal Aksüngür, TBD Hukuk Çalışma Grubu, Alternatif Bilişim Derneği ile birlikte çok sayıda hukukçu, akademisyen ve uzman katılım sağladı. Toplantıya, ayrıca, üniversite öğrencileri de katıldı.
Tartışmalar gerçekleştikten sonra söz alan bir bilgisayar mühendisi bir öğrencinin sözleri, adeta toplantıya damga vurdu. Tüm uzmanları dinlediğini aktaran Kadir Has Üniversitesi'nden bilgisayar mühendisi öğrencisi, bir yakınının facebook ve email kullanımı sırasında yaşadıklarını aktararak, “Hiç bilgi vermemişken cep telefonu numarasının facebook hesabında olduğunu gördüklerini ve facebook bunu nasıl elde etti ve biz halk olarak bunu nereye şikayet edebiliriz." şeklinde konuştu.
İnternet Geliştirme Kurulu Üyesi ve İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Enstitüsü Başkanı Doç. Dr. Leyla Keser Berber ise her yeni iş modelinin belli hukuki çerçevede şekillendiğine dikkat çekerek, çalıştay ile karşılaşılan sorunların ele alınacağını anlattı. Online reklamcılığın, başlangıçta basit şekillerde başladığına dikkat çekilerek, geleneksel reklamcılık ile çevrimiçi reklamcılığı birbirinden ayıran en önemli unsurun online reklamcılığın ölçülebilir olması olarak gösterildi. Online davranışsal reklamcılık sektöründe kişisel verilerin nasıl kullanılacağının AB direktifleri ile belirlendiğine dikkat çekilen Çalıştayda, “Kullanıcıların abone bilgilerine nasıl erişileceği ve bunların nasıl kullanılacağına ilişkin düzenleme şöyle ele alınıyor; kullanıcının terminal cihazındaki bilgilere erişilmesi ve bunların nasıl kullanılacağı konusunda kullanıcının bilgilendirilmesi ve kullanıcı ve aboneye bu işleri reddetme hakkı tanınması şeklinde oluyor. İzin anlamında iki yaklaşım var; birincisi kişiye reddetme hakkı tanınması ve ikincisi, kişiden önceden izin alınmasıdır.” denildi.
Çalıştayda konuşan Doç. Dr. Leyla Keser Berber, “Kişisel verilerin korunması ile ilgili temel veri, kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ait her türlü bilgi olarak tanımlanıyor. AB direktiflerinden bir diğeri ise veri işleyen veri sorumlularının bu verileri nasıl değerlendireceği konusunda düzenleme yapıyor. Çevrimiçi davranışsal reklamcılık konusunda AB, bilgilendirme ve izin alma yükümlülüğü getiriyor.” diye konuştu.
Türkiye hukuku açısından bakıldığında, kişisel verilerin korunmasına ilişkin 2003 yılından bugüne kadar gelen bir tasarının Başbakanlık'ta bulunduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Berber, “Diğer taraftan, elektronik haberleşme sektöründe de düzenlemeler bulunmaktadır. BTK’nın kişisel verilerin korunması hakkında yönetmelik bulunmaktadır. Her iki yönetmelikte işletmecilerin kişisel verilerin işlenmesi ile ilgili kurallar bulunmaktadır.” diye konuştu. Avrupa Birliği'nde ve Türkiye’de online davranışsal reklamcılık sektörünün kurallar çerçevesinde yürüdüğünü belirten Leyla Keser Berber, bu ilkeler çerçevesinde iş modelinin oluşacağını belirtti. Avrupa Birliği düzenlemelerinin iç hukuka aktarıldığını belirten Berber, “Türkiye’de yapılacak düzenlemeler, dünyada ortak akıl ile oluşturulmuş düzenlemelerden farklı değildir.” dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz