"En İyi Narkotik Polisi: Anne" paneli

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Onları (bağımlı annelerini) hissetmeden, görmeden sırça köşklerde bu mücadele başarılı olamaz. Meseleyi sadece uyuşturucu kullanan çocuk olarak görmek, yanılgıların en büyüğüdür." dedi.

İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü ve Radyo Televizyon Gazetecileri Derneği, çocukların ve gençlerin uyuşturucu kullanımının önüne geçme konusunda anne duyarlılığından faydalanmak amacıyla "En İyi Narkotik Polisi: Anne" projesini hayata geçirdi.

Uyuşturucuyla mücadelede annelere yönelik farkındalık ve bilinçlendirme çalışmasının yürütüleceği proje kapsamında, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun da katılımıyla Emniyet Genel Müdürlüğü Sosyal Hizmetler ve Sağlık Daire Başkanlığında panel gerçekleştirildi.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan programda, Bakan Soylu'nun projenin çıkış hikayesini anlattığı video ve İçişleri Bakanlığına bağlı kolluk birimlerince rekorların kırıldığı 2019'da gerçekleştirilen operasyonlara ilişkin video gösterildi.

Kendisinin artırılmış gerçeklik (AR) tekniğiyle çekilen ve metruk bir binada gibi gösterildiği videoda Soylu, şu ifadeleri kullandı:

"Aslında tüm olan bitenin, hep böyle yerlerde olduğunu zannediyoruz. Bizden uzakta, bizim görmediğimiz, bize yakın olmayan yerler..
. 2017'de uyuşturucudan ölen 941 gencin, sonraki yıl 657 ve
geçen yıl ölen 342 gencin de zaten buralarda yaşadığını ve buralarda yitip gittiğini düşünüyoruz. Kim bilir, belki de onları kimsenin tanımadığını, kimsenin özlemediğini zannediyoruz. Geçen yıl yakaladığımız 11 milyon captagonun, 8,6 milyon ectasynin, 20 ton eroinin, 64 ton esrarın, metamfetaminlerin, kokainlerin ve daha belki adını bile duymadığımız o zehirlerin hepsinin,
sadece buralarda kullanıldığını zannediyoruz. PKK mağaralarında yakaladığımız uyuşturucu haplar da belki şuralarda bir yerlerdedir."

"DENİZLİ, EROİN KULLANIMINDA BİRİNCİ SIRADA"

Videoda uyuşturucuyla mücadele çalışmalarına ve operasyonlara değinen Soylu, şehirlerin atık sularında uyuşturucu madde analizi yaptıklarını belirterek "
18 büyük ilimiz arasında Denizli'nin eroin kullanımında birinci sırada olduğunu, bu sayede kesinleştirdik. Keza uyuşturucu riski en yüksek illerin İzmir, Antalya, Gaziantep, İstanbul ve Adana, risk durumu en düşük illerimizin de Tokat, Kütahya, Gümüşhane, Ordu ve Tunceli olduğunu
yaptığımız saha araştırmalarıyla netleştirdik." diye konuştu.

Uyuşturucu bağımlıları üzerinde yaptıkları son araştırmada, bağımlıların yüzde 89,8'inin annesinin, ev hanımı olduğu ve bağımlıların uyuşturucuyu kullandığı yerler arasında ilk sırayı
yüzde 47,5 ile kendi evlerinin aldığını belirten Soylu, bağımlıların uyuşturucuyu sadece metruk ve terkedilmiş alanlarda değil, insanların gözü önünde kullandığına dikkati çekti.

Soylu, konuşmasında şunları kaydetti:

"Kıymetli anneler, her şey sizin elinizde. Çocuklarımızı korumak, onları bu zehirden uzak tutmak için bu mücadeleyi birlikte vermeliyiz. Bizler dışarıda onlara bu zehrin ulaşmasını engellemeye çalışırken sizlerin de içeride çocuklarınızın davranışlarını izlemenizi,
bizimle iletişim halinde olmanızı ve
bu mücadelede bize kılavuzluk etmenizi istiyoruz. Sizlerin feraseti ve evlatlarınıza olan sonsuz sevginizle
bu mücadeleyi başaracağımıza inanıyoruz. Şimdi haydi, hep birlikte iş başına."

Daha sonra Bakan Soylu'nun moderatörlüğünü yaptığı, Radyo Televizyon Gazetecileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Şebnem Bursalı, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar, Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanı İbrahim Hakkı Seydioğulları, Yeşilay Genel Müdür Yardımcısı Egemen Akyüz, Türkiye Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi temsilcisi Dr. Şafak Şahiner, toplum gönüllüsü Aynur Karabulut ve anne Duriye Özlü'nün konuşmacı olarak yer aldığı panele geçildi.

SGK'NIN, UYUŞTURUCU BAĞIMLILARININ TEDAVİSİNDE ROL ALMASI

Panelin açılış konuşmasını yapan Soylu, uyuşturucuyla mücadele toplantılarına ve alınan kararlara değinerek "Alamadığımız bir karar var. Onu da inşallah önümüzdeki dönemlerde alabiliriz. Uyuşturucu müptelası olan insanlarımızın tedavisinde Sosyal Güvenlik Kurumumuzun hem madden hem de manen aktif rol almasıdır." diye konuştu.

  Projenin çıkış hikayesini anlatan Soylu, Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığının "Narkolog Projesi" kapsamında uyuşturucu madde kullanan ve satanlara ilişkin profilleme çalışmasından elde edilen verilerin bu projenin başlatılmasında önemli bir yeri olduğunu ifade etti.

"90 BİN METRUK BİNAYI YIKTIK, 15 BİNİNİ DE RESTORE ETTİK"

Soylu, "Narkolog araştırmamızda iki sonuç çıktı, evde kullanıyorum, metruk binalarda kullanıyorum. 100 bini aşkın metruk binaya operasyon başlattık ve bunların 90 bine yakınını yıktık. Yıkamadığımız 15 binini de tamamen restore ettik ve onların metruk bina olarak kullanılmasını engellemeye çalıştık." ifadelerini kullandı.

Uyuşturucuyla mücadele kapsamında, okul çevrelerinde yoğun güvenlik önlemleri aldıklarını parklara, arabalara, stüdyo tipi dairelere denetimler düzenlediklerini anlatan Soylu, uyuşturucu kullanımından kaynaklı 2016'da 921 ölümün gerçekleştiğini ve bunun azaltılmasına yönelik yürütülen çalışmayı anlattı.

Bu sayının 2017'de 941'e yükseldiğini anımsatan Soylu, yürütülen mücadele sonucu uyuşturucu kullanımından kaynaklı ölümlerin 2018'de 657'ye, 2019'da 342'ye düştüğünü dile getirdi.

Soylu, 2020 yılı için bu sayıyı 300'ün altına indirmeyi düşündüklerini söyledi.

BU YIL 113,5 MİLYON KÖK KENEVİR ELE GEÇİRİLDİ 

Geçen yıl Türkiye'de ele geçirilen uyuşturucu açısından rekorlar kırıldığını kaydeden Soylu, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bu yıl şu ana kadar 113,5 milyon kök kenevir yakaladık. Bunun piyasa fiyatı 30 milyar lira. Bu paranın yüzde 70-80'i terör örgütü PKK'ya gidecekti. Hakikaten burada çok önemli bir mücadele ortaya konuluyor. Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisinin 2018 verilerine göre uluslararası bir ölçüt olan 15-64 yaş aralığındaki milyon kişi başına düşen madde bağlantılı ölüm oranı ABD'de 314, Kanada'da 180, Rusya'da 54, Almanya'da 23,6. 2020 Avrupa Uyuşturucu raporuna göre Avrupa Birliği ortalaması ise yüzde 23,7. Türkiye'de bu rakam 2015'te 11,1, 2016'da 17, 2017'de 17,1, 2018'de 11,8, 2019'da ise 6,1. Bunu küçümsüyor diye, bizde az diye söylüyor değilim. Yanlış anlaşılmasın. Milyonda bir tane bile bizim için büyük rakamdır. Ama ölçek olarak nerede olduğumuzu tespit için ifade etmeye çalışıyorum."

Evladı uyuşturucu bağımlısı olup kendisinden yardım isteyen çok anneyle karşılaştığını belirten Soylu, "Onları hissetmeden, görmeden sırça köşklerde bu mücadele başarılı olamaz. Meseleyi sadece uyuşturucu kullanan çocuk olarak görmek bu işin içinde aktif mücadele eden biri olarak söylemek istiyorum ki yanılgıların en büyüğüdür. Bu bir aile, toplumsal meseledir. Burada aileyi yalnız bırakırsak devlet, birey olarak da eksik yapmış oluruz." diye konuştu.

Soylu, uyuşturucu sorununu yıkacak şeyin, anne yüreği ve iradesi olduğunu söyledi.

Bakan Soylu'nun konuşmasının ardından panelistler uyuşturucuyla mücadele alanında yürüttükleri çalışmaları ve tecrübelerini anlattı.

Programda, "Bağımlı Anneleri" ve "İki Ekmek" videoları gösterildi.

Panelistler daha sonra gazeteci, uyuşturucu mağduru anne, muhtar ve öğretmenlerden oluşan katılımcıların sorularını yanıtladı.

Program, panelistlere hediye takdiminin ardından sona erdi.

Kaynak: Diyarbakır Söz