Dilek Anbar cinayetinin üçüncü duruşması, Manavgat 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Tutuklu sanık Nazmiye Y. ve avukatlarının katıldığı duruşmada, Sivas'tan Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanan tanık Ş.A. dinlendi. Sanığın komşusu olduğunu belirten Ş.A, olayın nasıl olduğunu bilmediğini ama olay saatlerinde 'Üstüme gelme demedim mi?' diye bir ses duyduğunu ve bu sesin çocuk sesi olmadığını anlattı. Bunun üzerine mahkeme başkanı sanığın 'Üstüme gelme demedim mi?' şeklinde bağırmasını istedi. Tanık A., duyduğu sesin emin olmamakla birlikte bundan farklı olduğunu söyledi.
'DİLEK'İ BEN ÖLDÜRDÜM'
Sanık Nazmiye Y. ise duruşmada torununu kendisinin öldürdüğünü belirterek, "Dilek'i ben öldürdüm. Kızım Fatma ve Hıdır evde değillerdi. Onlar olay gerçekleşirken dışardaydı" dedi.
DURUŞMA MAYISA ERTELENDİ
Sanık avukatı Hicran Ceylan, aynı olayla ilgili anne Fatma Anbar'ın da tutuklandığını hatırlatarak, her iki dosyanın birleştirilmesini ve sanığın hem sağlık sorunları hem de sabit ikametgahı olması ve kaçma şüphesinin olmaması nedeniyle adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasını talep etti. Mahkeme heyeti sanık Nazmiye Y.'nin tutukluluk halinin devamına ve duruşmanın 14 Mayıs'a ertelenmesine karar verdi.
'PSİKOLOJİK RAHATSIZLIĞI VARDI'
Duruşmanın ardından gazetecilere açıklama yapan avukat Hicran Ceylan, müvekkili Nazmiye Y.'nin suçunu kabul ettiğini belirterek, şöyle dedi:
"Nazmiye Y. kendisine yapılan saldırıyı defetmeye yönelik bir eylemde bulunmuş ve bunu yargılamanın tüm aşamalarında dile getirmiştir. Ölen Dilek Anbar, uzun süredir mevcut olan, bozukluk derecesinde psikolojik rahatsızlığı vardı. Bu husus hastane raporlarıyla sabittir. Maktulede olan bu rahatsızlık, duygularını uç noktalarda yaşamasına ve zaman zaman da kontrol edilemeyecek tavırlar takınmasına sebep olmaktadır. Neticede müvekkile bıçakla saldırmaya kalkışmış, saldırı esnasında sarf ettiği sözler müvekkilimi korkutmuş ve kendini torununa karşı savunmak durumunda kalmıştır. Olayın meşru müdafa kapsamında değerlendirilmesi gerektiği kanatindeyiz. Zaten mahkemede bunu dile getirdik. Müvekkilim halen tutukludur ve 83 yaşındadır. Ciddi sağlık problemleri mevcut. Cezaevi koşullarında tedavisi mümkün görünmemektedir. Özellikle bunun için serbest bırakılarak, yargılamanın tutuksuz yapılmasını ve müvekkilimin daha iyi şartlarda tedavi olmasını istiyoruz."
'O BİZİM HER ŞEYİMİZDİ'
Dilek Anbar'ın babası Hıdır Anbar ise basında yer alan haberlere çok üzüldüğünü söyledi. Kızında psikolojik 'bipolar bozukluk' (manik depresif hastalık) olduğunu kaydeden Hıdır Anbar, 1.5 yaşından beri tedavi gören Dilek Anbar'ın hastalığının ilerlememesi için ABD'de tahliller yaptırıp, ilaç getirttiklerini vurguladı. Eşi Fatma Anbar'ın suçsuz olduğunu savunan Hıdır Anbar, "Kızımız için varımızı, yoğumuzu harcadık. Zaten kızımızın rahatsızlıkları vardı. Onun için Amerika'da tahliller yaptırdık. Sağlığına kavuşması için çok mücadele ettik. Bir insan öldüreceği birine bunu neden yapsın? O bizim her şeyimizdi. Kayınvalidem zaten cinayetle ilgili her şeyi itiraf etmiş ve anlatmıştır. Gerçek ortaya çıkacak ve adalet yerini bulacaktır" diye konuştu.
'FATMA ANBAR SUÇSUZDUR'
Fatma Anbar ve Hıdır Anbar'ın avukatı Mustafa Özer de gazetelerde çıkan haberlerin gerçeği yansıtmadığını öne sürdü. Hıdır Anbar'ın tutuklandığı, Nazmiye Y.'nin de tahliye olduğu yönündeki söylemlerin asılsız olduğunu aktaran Mustafa Özer, şöyle dedi:
"Nazmiye Y.'nin davası bugün görüldü. Nazmiye Y. bugün de tekrar samimi itiraflarda bulunmuştur ve kendisinin bu cinayeti işlediğini, kızı Fatma Anbar'la bir alakası olmadığını ve baştan beri asılsız iddiaların gerçek olmadığını mahkemede söylemiştir. Fatma Anbar'ın suçsuz olduğu 14 Mayıs'taki duruşmada ortaya çıkacaktır. Toplanan tüm deliller neticesinde dosya gizlilik aşamasında olduğu için bizim de şu an çok bilgimiz yok. Ama er ya da geç müvekkilim Fatma Anbar'ın suçsuz olduğu ortaya çıkacaktır."
Kaynak: Diyarbakır Söz