Fethiye başta olmak üzere, Teke yöresinde kullanılan delbek, def benzeri zilsiz vurmalı bir çalgı. Ağaçtan kasnağın bir yüzüne çiviyle sabitlenmiş deri gerilerek yapılan delbek, kadınlarca kına gecelerinde, asker uğurlamalarında, düğün ve şenliklerde kullanılıyor. Teke yöresinde büyük üne sahip delbekçiler popüler şarkıları da delbek çalgısına uyarlayarak seslendirebiliyor.Fethiye, Seydikemer, Ortaca ve Dalaman'daki düğünlerin değişmez çalgılarından delbeğe olan ilgi, org, saz, elektrosaz ve bateri gibi enstrümanların düğünlerde kullanılmasıyla giderek azalıyor. Orkestraların düğünlere girmesiyle delbek sadece kına gecelerinde çalınan bir enstrüman haline geldi. Delbekçiler ise düğünlere çağrılsa bile yüksek sesli orkestralar karşısında sönüp gitti. Artık sadece festival ve kültürel etkinliklerde kullanılan delbek, davul ve zurnayla birlikte çalınıyor.
ÖLDÜKTEN SONRA YOK OLMASINDAN KORKUYORLAR
Yeni Mahalle'de oturan ve artık parmakla sayılabilecek kadar azalan delbekçiler, bu kültürün yaşatılmasını istiyor. Yaşları 45 ile 65 arasında değişen delbekçiler, kendileri öldükten sonra bu kültürün yok olmasından korktuklarını söyledi. Delbeğin gençler tarafından enstrüman sayılmadığını aktaran kadınlar, çalgının Fethiye ve çevresindeki okullarda seçmeli ders olarak öğretilebileceğini kaydetti.
'DELBEĞİ ÇALGI ALETİ OLARAK GÖRMÜYORLAR'
24 yaşında başladığı delbekçiliği 34 yıldır devam ettirdiğini belirten Nurten Avcı, genç müzisyenlerin delbeği çalgı aleti olarak görmedikleri için öğrenmek istemediklerini vurguladı. Fethiye ve Seydikemer'deki köy düğünlerinde delbeğin hala sevildiğini ve kullandığını anlatan Avcı, önceki yıllara nazaran ilginin azaldığını kaydetti. Delbek kültürünün yok olmaya yüz tuttuğunun aktaran Avcı, "Önceden bu mahallede 100 delbekçi varsa hepsi dolu olurdu. Şimdi talep azalıyor. Zaten delbekçi sayısı da çok az kaldı. Ancak biz bu kültürün yaşamasını istiyoruz. Eğitim verilmesi lazım. Konservatuarda farklı enstrümanlara yer ayrıldığı gibi okullarda delbeğe de yer ayrılabilir" dedi.
'KIŞIN ISITMADAN ÇALINMAZ'
Delbeğin ağaçtan yapılan kasnağın bir yüzüne deri gerilmesiyle yapıldığını belirten Avcı, "Çiğ deri olursa delbek daha iyi olur. Kış aylarında nemli havalarda ısıtmazsak delbeği çalamayız. Delbek çalmayı öğrenmek zor değil. Bazı şarkılar delbeğe gelmez. Türk Halk Müziği eseri delbeğe daha iyi gider" diye konuştu.
'EKONOMİK SIKINTI NEDENİYLE BAŞLADIM'
Ekonomik sorunlar nedeniyle 25 yıl önce delbek çalmaya başladığını kaydeden 54 yaşındaki Aysel Yıldız da delbekçiliğin yok olmaya yüz tuttuğunu vurguladı. Yıldız, "Eskiden beyimin işi, yani bir gelirimiz yoktu. Ben bu mahalleye gelin olup geldim. Baktım ki herkes düğünlere gidiyor. Ben de gitmek istedim ve böylece delbek çalmaya başladım. Çocuklarımız delbek öğrenmek istemiyor. Bu yüzden yeni delbekçiler yetişmiyor. Keşke yaşatılsa" şeklinde konuştu.
30 yıldır delbek çaldığını kaydeden 58 yaşındaki Yaprak Güven de "Delbeği yaşatmak gerek. Ancak bizden yaşatacak insan yok. Müzik dersinde çocukların eline verilse öğrenilebilir. Ancak hemen öğrenilecek bir şey de değil" dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz