Bireysel silahlanma intiharları getirdi!

Dr. Öğretim Üyesi Sait Yıldırım, yetişkinlerde bireysel silahlanmanın yaygınlaşmasının intiharları arttırdığını bildirdi. Bunalım, boşanma, sevgiliyle tartışma, ailevi sorunlar, mobbing gibi sebeplerin yetişkinlerin intiharıyla sonuçlandığını belirten Dr. Yıldırım, çocuklarda ise sosyal medya bağımlılığının şiddet, ölüm ve intiharı sıradanlaştırdığını bildirdi.

Bireysel silahlanma intiharları getirdi!

Psikoloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Sait Yıldırım, 2009-2019 yılları arasında Türkiye genelinde meydana gelen ve medyaya yansıyan 749 intihar vakasını inceledi. Yüzde 70,7'sini erkeklerin, yüzde 29,2'sini kadınların oluşturduğu vakaları araştıran Yıldırım, sonuçlarına 'Türkiye'de İntihar Son 10 Yılda Yaşanan ve Medyaya Yansımış Olan İntihar Vakalarının İncelenmesi' kitabında yer verdi.

İntihar sebeplerinin yüzde 22,5'inin bunalım, yüzde 12,4'ünün boşanma-ayrılma veya reddedilme, yüzde 9,8'inin eş-sevgili veya partner ile tartışma, yüzde 8,4'ünün ailevi sorunlar veya aile baskısı, yüzde 7,8'inin çaresizlik, iftira veya haksızlığa maruz kalma ve yüzde 4'ünün ise mobbing olduğunu belirten Yıldırım, intiharların 18-35 yaş aralığında daha yoğun görüldüğünü tespit etti. Yıldırım, araştırmasında erkeklerin daha çok boşanma, ayrılma veya reddedilme yüzünden, kadınların ise bunalım, eşi, sevgilisi veya partneri ile tartışma sonucu hayatına son verdiğini belirledi.

BİREYSEL SİLAHLANMANIN YAYGINLAŞMASI İNTİHARLARI ARTTIRIYOR

İntihar biçimi-yöntemine bakıldığında en çok ateşli silahların tercih edildiğinin görüldüğünü belirten Yıldırım, “Daha sonra sırasıyla atlama, asma, ilaç kullanımı ve kendini kesme yöntemleri tercih edilmektedir" dedi. Yıldırım ayrıca, ateşli silahlara erişme imkanının kolay olmasının intiharların ölümle sonuçlanma oranını arttırdığını ifade etti.

MEDYA VE SOSYAL MEDYA ETKİSİ

Medya ve içeriklerinin insanları etkileme ve yönlendirme gücüne sahip olduğuna dikkat çeken Yıldırım, "Medyada bireyi intihar davranışına yönlendirecek film, reklam ve oyun gibi birçok içerik mevcuttur. Ancak medya ve internet için tehlikeli yapı, bireylerin küçüklükten yetişkinliğe kadar siber bir baskıya maruz kalması ve birçok farklı açıdan tükenmişliğin intihara yol açmasıdır. İnsanların medya aracılığı ile öğrenme eylemlerini sağlıksız biçimde gerçekleştirmesi önemli bir risk olarak yorumlanabilir. Ayrıca bireyler istediği, arzuladığı ancak gerçekleştiremediği yaşam pratiklerine şahit olmaktadır. Bu durum stres ve kaygı durumu ile umutsuzluğa yol açarak intihar eylemlerini görünür kılmaktadır. Ayrıca intihar haberlerinin yansıtma biçimi de birçok bireyi intihara sürüklemektedir" dedi.

EKONOMİK TEMELLİ İNTİHARLAR

Bireylerin maddi zorluk yaşamasının da intihar sebepleri arasında olduğunu vurgulayan Yıldırım, "İşsizlik, gösteriş olarak intihar ve peş peşe intihar eylemlerini kapsamaktadır. Aile içi ilişkilerden toplumsal yaşama hemen her alanda ekonomik zorlukların; uyumsuzluk, şiddet, cinayet ve intihar eylemlerine yol açtığı bilinmektedir. Doğrudan belirleyici olmasa da bireylerin bunalım, cinnet, aşırı stres ve depresyon yaşamaları neticesinde intihar eylemleri görünür olmaktadır. Bu duruma bağlı olarak işsizlik, işten çıkarılma durumu çaresizliğe yol açarak intihar teşebbüslerine yol açmaktadır" diye konuştu.

KIZ ÇOCUKLARINDA İNTİHAR ERKEKLERDEN FAZLA

Çocuklarda intihar oranlarının toplam vakaların yüzde 10'u oranında olduğunu açıklayan Yıldırım, "Çocuklarda intihar sebepleri konusunda ilk başta söylemek gerekir ki kız çocuklarında intihar oranı erkeklerde olduğundan daha fazladır. Çocuklarda bunalım ve ailevi sorunlar-aile baskısı intihar eylemlerinin en önemli sebeplerindendir. Devamında istismara maruz kalma, yasak aşk, erken evlilikler ve sosyal medya-oyunların etkisi görülmektedir” diye konuştu.

İSTİSMAR EYLEMİNE MARUZ KALMA İNTİHAR SEBEBİ

İstismar eylemlerine maruz kalma durumu çocukların intihara teşebbüs etmelerinde önemli sebeplerden biridir. Çocuklarda istismara maruz kalmadan dolayı intiharlar, erken yaşta zorla evlendirilen çocukları da dâhil ettiğimizde yaklaşık yüzde 10 oranında olduğu görülmektedir. Çalışmamızın verilerine bakıldığında çoğunlukla kız çocuklarının istismara maruz kalmaktan dolayı intihar ettikleri sonucu ortaya çıkmıştır."

SEVGİ VE MERHAMET DUYGULARI GELİŞTİRİLMELİ

Araştırmasının son bölümünde intihar vakalarının önlenmesine yönelik önerilerini de sıralayan Yıldırım, şu tavsiyelerde bulundu:

"Çocukların sağlıklı, başarılı ve güçlü bireyler olmaları için en önemli iki unsur sevgi ve merhamet duygularının geliştirilmesine yardımcı olmaktadır. Bunu yapacak kimseler ise anne ve babadır. Maddi bir karşılığı olmamakla beraber sabır ve emek isteyen bu unsurlar ile bilinçli ve faydalı bireyler yetiştirilmelidir. Sadece intiharı önlemek için değil diğer tüm toplumsal sorunların önlenmesi için bu öneri geçerlidir. Çocukların tutum ve davranışlarının anlaşılması için ebeveynlerin bilgi düzeyi güçlendirilmelidir. Yetişkinler için ise gençlerin hatalarına karşı müsamahalı biçimde yaklaşmaları önerilmektedir. Özellikle okul başarısı ve kazanma hırsı, çocukların yaşamlarının temel hedefi haline getirilmemelidir. Çocukların birbirleri ile kıyaslanması, iş birliğini engellediği gibi çocuğu sürekli bir çatışma durumuna yöneltir.

İntihar konusunda yardım alma eğilimi erkek ve kadında farklı sirayet eder. Erkekler duygularını ifade etme konusunda güçsüzdür. Bu sebeple intihar eylemleri için söylenen; girişmeden önce yardım isteme durumu kadınlarda daha yaygındır. Özellikle psikolojik problemleri görmezden gelen ve olayın üzerini örtme yetisi erkeklerin sapma davranışı, cinnet ve benzeri girişimlere eğilim noktasında önemli bir riski inşa etmektedir. İntihar girişiminde bulunan veya bulunma fikri olan birey ile kurulan iletişimde saygı, empati ve güven duygusu son derece önemlidir. İntihar, ani biçimde gelişmez ve intihar edecek olan birey birçok farklı şekilde bu eylemi işleyeceğini yansıtır. Bu yansıtma aslında bir yardım niteliğindedir. İntihar edecek birey kararsız yapıdadır ve kontrol edilebilir. İntihar girişimlerine profesyonel biçimde yaklaşılması halinde önlenebilir ve kalıcı bir etkisinin olması söz konusu olmaz. Sebepler fazla olduğundan risk faktörleri de bir o kadar çoktur. Bireyin destek noktaları aile, arkadaş çevresi, din adamları ve sağlık çalışanları olabilir. İntihar girişimde bulunmayı amaçlayan biri ile iletişimde destek mekanizmaları harekete geçirilmeli ve bireyin duygu durumu takip edilmelidir.

Medya ve sosyal medya konusunda çok yönlü tedbirler geliştirilmeli ve uygulanmalıdır. Her şeyden önce intihar haberlerin sunumu çok önemlidir. Sosyal medya ise kullanımı ve etkileri artık günümüzde her sosyal problemin belirleyici olarak görülmektedir. Çocuklar ve yetişkinlerin kullanımını engellemek imkansızdır. Ancak kullanım sıklığı kontrol edilmelidir. Özellikle çocuklarda, çocuk ebeveyn ilişkisinin güçlü olması bu sınırın konulmasına aracılık edebilir. Aksi takdirde yasaklamalar yeterli olmayabilir. Ebeveynler kendi davranışları ve tutumları ile çocukları etkilerler."

Kaynak: Diyarbakır Söz

Çok Okunan Haberler