Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan soruşturmaya ilişkin yapılan açıklamada isim vermeden bu kişilerin Cemaat'le bağlantısı olduğu belirtildi: "İlk etapta gözaltı kararı verilen 82 kişi ile toplamda bin 435 şüphelinin doğrudan kamuoyunca bilinen belirli bir yapıyla mali, sosyal ve ekonomik bağlarının olduğu tespit edilmiştir. Bu kişilerin sınav sorularını sınavdan önce örgütlü bir şekilde ele geçirip dağıttıkları, bu suretle atamalarda diğer adaylara göre öncelik elde ederek haksız ve hileli bir şekilde kamu kurumlarına memur olarak atandıkları ve bu nedenle de yüzbinlerce adayın haksızlığa uğratıldığı anlaşılmıştır."
>"KPSS tarihinde daha önce hiçbir dönemde Eğitim Bilimleri Alanında 120 sorunun 120'sini ve 119'unu doğru cevaplayan olmadığı halde, 2010 sınavında tam 350 kişinin 120 sorunun 120'sini de doğru cevapladığı görülmüştür. Bu 350 kişinin 70'inin karı-koca, 23'ünün akraba, 52 adayın ise aynı adreste veya aynı apartman, site veya sokakta ikamet ettiği anlaşılmıştır" denildi."
>"Cumhuriyetimiz tehdit altında"
>Başsavcılık açıklamasında ayrıca, "Bu soruşturmada, Cumhuriyetimizin büyük bir tehdit altında olduğu, belli bir yapıya mensup kişilerin verilen talimat ve telkinler ile devlet kurumlarına yerleşme ve sızma faaliyetine giriştikleri, örgütlü bir yapı kurarak birlikte hareket edip, bu amaç doğrultusunda kamu kurumlarına yerleşmek için sınavdan önce hile ile haksız bir şekilde elde ettikleri soruları kullandıkları, atamalarda öncelik elde ettikleri ve aileleri göz önüne alındığında milyonlarca kişinin hakkının yendiği yönünde delillere ulaşılmıştır" ifadelerine yer verildi.
>Bilirkişi raporu: Bu kadar zor sınavda bu kadar çok kişinin tam puan alması güç
>Soruşturma kapsamında, yaklaşık bin 500 kişinin şüpheli sıfatıyla incelemeye alındığı öğrenildi. Bu kişilerin sınav öncesi ve sonrasında iletişim halinde oldukları tespit edildi. Hakkında inceleme yapılanlardan bazılarının akraba, bir bölümünün karı-koca olduğu tespit edildi.
>Ankara Cumhuriyet Savcılığının talebiyle oluşturulan bilirkişi heyeti, şüphelilerin soru kitapçıklarını da inceledi. Bilirkişi heyetinin raporunda, şüphelilerin daha önceki sınavlarda aynı başarıyı gösteremediği belirlendi. Soru kitapçıkları incelenen bazı şüphelilerin, işlem gerektiren bazı soruları hiç işlem yapmadan çözdüğü, bazı sorularda ise işlemi yanlış yapıp doğru cevabı işaretlediği, işlem yapıldığını göstermek için karalama yaptığı tespit edildi.
>Raporda, "Zorluk derecesi bu kadar yüksek bir sınavdan bu kadar çok kişinin tam puan almasının güç olduğu" görüşüne yer verildi.
>İlk soruşturmayı Yalvaç Savcılığı başlattı
>KPSS'de usulsüzlük yapıldığına ilişkin soruşturma, 2010 yılında Isparta'nın Yalvaç ilçesinde başladı. Yalvaç Cumhuriyet Savcılığı, teknik takibin de ardından bazı kişilerin ifadesine başvurdu. Sınava giren bazı adaylar, soruların kendilerine verildiğini itiraf etti. Ancak Ankara Cumhuriyet Savcılığı, soruşturmanın başka dosyalarla birleştirileceğini belirtip, yer yönünden yetkisizlik kararı alarak soruşturma dosyasını Ankara'ya getirdi. Yalvaç savcısına suçu itiraf eden adaylar, Ankara'da ifadelerini değiştirip, "Sınava beraber hazırlandık. Başarılı olduk" dedikleri öğrenildi.
>Ankara polisi bu dönemde ÖSYM ve sınav sorularının basıldığı METEKSAN'da arama yaptı, buradan alınan belgeler soruşturma dosyasına eklenerek, Yalvaç savcısının yürüttüğü dosya şişirildi. İddiaya göre, söz konusu dosya Ankara'da iki yıl hiçbir işlem yapılmadan bekletildi.
>"Bu gece Fetih Suresi'ni okuyacağız"
>Soruların ham halinin dışardan sisteme müdahale olmaksızın ÖSYM'den flaş belleklerle sızdırıldığı öne sürüldü.
>Sızdırılan soruların "parelel yapının" il sorumlularına önceden verildiği belirlendi. Sorular il sorumlularına ilk önce mail yoluyla ulaştırıldı, ancak bunun deşifre olmasıyla sorular elden iletildi.
>İddiaya göre, şüpheliler sınavdan önce "paralel yapıya" yakınlığıyla bilinen bazı kişileri "Bu gece Fetih Suresi'ni okuyacağız" diyerek kendilerine ait evlere toplantıya çağırdığı, bu toplantıda kendi mensuplarına sınav sorularını paylaştığı tespit edildi.
>İl sorumlularının, soruları "paralel yapı" mensuplarının yanı sıra kendi akrabalarına da verdiği, bu kişilerin soruları para karşılığı sattığı öğrenildi. Sınavdan yüksek puan alan şüphelilerden bir bölümünün, "paralel yapıya" bağlı şirketlerde çalıştıkları, sınavdan sonra kamu kurumlarına yerleştikleri bildirildi.
>Soruşturma kapsamında, o dönemde ÖSYM tarafından yapılan tüm sınavların incelendiği, 2010 KPSS'de usulsüzlük iddiasına yönelik soruşturmanın ise devam edeceği bildirildi.
>Şüphelilerin sorgusuna başlandı
>KPSS soruşturmasında Ankara Emniyeti'ne getirilen şüphelilerden 5'inin sorgusuna başlandı. Şüphelilere Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği'nde yapılan aramalarda çıkan 30 KPSS sorusundan haberdar olup olmadıkları, bu soruları kimin verdiği soruldu. Şüphelilerin, kopyanın soruşturulduğu 2010 yılı ve öncesi sınav sonuçları karşılaştırıldı, sonrasında neden düşük puan aldıkları soruldu.
>Soruşturma dosyasında soruların, şüpheli Baki Saçı'nın mailinden dağıtıldığı tespiti de yer aldı.
>Ankara dışında gözaltına alınanlar
>Operasyonun merkezi Ankara'da 34, Isparta, Bursa, Sivas ve Samsun'da 2'şer, Çorum/İskilip, Sakarya, Eskişehir, Batman ve Diyarbakır'da 1'er kişi gözaltına alındı. İstanbul'da gözaltına alınan kişi sayısı ise 4. Bu şüpheliler Ankara'ya gönderilecek. Gözaltına alınanlar arasında ortaokul ve lise öğretmenleri, 1 öğretim görevlisi ve 1 de PTT memuru da bulunuyor.
>Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, gözaltı ve yakalama kararı çıkarılan 82 kişiden 10'unun yurt dışında olduğunu tespit etti. 64 şüpheli gözaltına alınırken 8 kişinin aranmasına devam ediliyor. Şüpheliler soruları sızdırdığı iddia edilen kişiler ile sınava giren öğrencilerden oluşuyor. Soruşturma dosyasında toplam 3 bin 227 şüpheli var.
>Hakkında gözaltı kararı olanlar ''Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma, kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, suç delillerini yok etmek, görevi kötüye kullanmak'' suçlanıyor.
>Öte yandan KPSS soruşturmasını yürüten savcı Yücel Erkman'ın tehdit edildiği öğrenildi, bununla ilgili ayrı bir soruşturma başlatıldı. Savcı Erkman'ın ise koruma sayısı artırılarak güvenlik tedbiri alındı.
>ÖSYM ve Meteksan'da arama yapıldı
>2010 KPSS kopya soruşturması 10-11 Temmuz 2010'da gerçekleştirilen ve 280 bin kişinin girdiği KPSS Eğitim Bilimleri Sınavı’nda 350 kişinin tüm soruları doğru cevapladığının ortaya çıkmasıyla başladı.
>O dönem soruşturmayı yürüten memur suçlarından sorumlu Başsavcıvekili Şadan Sakınan'ın talimatıyla ÖSYM ve Meteksan'da aramalar yapıldı. Bilgisayarların imajlarına el konuldu. Soruşturmada ilk gözaltına alınan Isparta'da çobanlık yapan öğretmen adayı Baki Saçı oldu. Saçı verdiği ifadede, soruların kendisine Ankara'da oturan Berat Koşucu adlı arkadaşı tarafından "Sana bir hediyem var" denilerek e-posta üzerinden gönderildiğini, ancak bilgisayarının arızalı olması nedeniyle buna bakamadığını anlattı. Gözaltına alınan Koşucu sorgusunun ardından serbest bırakıldı.
>Soruşturmayı derinleştiren savcılık, ÖSYM çalışanlarının mal varlıkları ile banka hesaplarını mercek altına aldı. Bazı çalışanların hesaplarında yüklü miktarda para giriş çıkışları olduğunu tespit eden savcılık, soruşturmayı 2005-2010 yıllarını kapsayacak şekilde genişletti.
>ÖSYM personeli ifade verdi
>Soruşturma savcısı Şadan Sakınan 2013 yılında ÖSYM’de çalışan 143 kişi şüpheli sıfatıyla ifadesine başvurdu. Sınav sorularının hazırlandığı birimlerde bulunan uzman ekiplere ait bilgisayarlarda internet bağlantısı bulunduğu ve mail trafiğine rastlandığı ifade edilirken, söz konusu bilgisayarlardan veri taşındığı iddiaları kapsamında da 50 kişinin ifadesi alındı.
>Soruşturmadan Savcı Şadan Sakınan'ın alınması sonrası Savcı Yücel Erkman TÜBİTAK'tan KPSS soruşturması kapsamında rapor hazırlama talimatı verdi. TÜBİTAK'ın raporu doğrultusunda yeni operasyon kararı alındığı ifade edildi.
Kaynak: Diyarbakır Söz