Bakan Yanık, bakanlığın yeni sosyal yardım politikasını anlattı. Bakan Yanık, 18 Temmuz 2022 tarihinde 'Bir Mektupla Ulusal Hane Ziyareti' programını başlattıklarını, programa onay veren, programın bütçesini, gerçekleşmesini onaylayan makamın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu söyledi. Yanık, "Normal şartlarda biz hane ziyareti programımızı iki birimimiz üzerinden, iki farklı nokta üzerinden yapıyoruz. Birisi sosyal hizmet merkezlerimiz, öbür birimimiz de Sosyal Yardımlaşma Dayanışma Vakfı personelinin yaptığı hane ziyaretleri. Biz geçtiğimiz yıl dedik ki; madem iki birimimiz saha ziyaretleri yapıyor, ayrı ayrı yapıyor, biz bunu birleştirelim. Ulusal hane ziyaretinde tek bir form üzerinden, hem birimlerimizin çalışmalarını kolaylaştırmak ve hızlandırmak, hem de girilmemiş bir hane bırakmamak için 85 milyon insanımızın tamamına bir şekilde ulaşıp, 'bir ihtiyacı var mı, bir sosyal desteğe ihtiyacı var mı, sosyal yardıma ihtiyacı var mı?' bunu tespit etmek. Dolayısıyla bu program aslında geçtiğimiz yıldan beri üzerinde çalıştığımız ve ön hazırlıklarını tamamladıktan sonra da hayata geçirme aşamasına getirdiğimiz bir program" dedi.
'SOSYAL YARDIMLARI TALEP ODAKLI OLMAKTAN ÇIKARDIK'
Bakan Yanık, 'Ulusal Hane Ziyareti Programı' ile talepleri vatandaşın hanesine giderek tespit ettiklerini aktararak, "Biz sosyal yardımları arz odaklı hale dönüştürdük. Talep odaklı olmaktan çıkardık. Bu ne demek; vatandaşın kendisinin bir ihtiyacı olduğunda sosyal yardım talebini gelip iletmesi değil, bizim vatandaşın kendisine, ailesine, hanesine giderek; 'burada ne var, engelli var mı, yaşlı var mı, işsiz var mı, sosyal yardım ihtiyaçlısı var mı, çocuk var mı, çocuğun eğitim ihtiyacı karşılanıyor mu, herhangi bir istismar, şiddet, kötü muamele var mı?'durum tespiti yapıyoruz. Buna ilişkin, psikososyal desteğini hemen arkadaşlarımız organize ediyorlar. Nedir bunlar? Bizim bakanlığımızın yapacağı işlerse bunları hemen yerine getiriyoruz. Örneğin sağlık ihtiyacı var; Sağlık Bakanlığı ve sağlık kuruluşları ile ilgili gerekli temasları sağlayarak yönlendiriyoruz. İşe ihtiyacı olanı İŞ-KUR’a yönlendiriyoruz. Bunun gibi kurum ve kuruluşlara vatandaşı yönlendiriyoruz. Süreci bu şekilde yönetmiş oluyoruz" diye konuştu.
Ulusal hane ziyareti programıyla, bakanlığa bağlı 15 bin personel aracılığıyla bütün hanelere girmeyi hedeflediklerini kaydeden Bakan Derya Yanık, "2022 Ekim-Kasımı gibi ilk ulusal hane ziyaretimizi tamamlamış olmayı hedefliyoruz. Bütün hanelerimizin ihtiyaçlarını tespit edip gerçekçi bir biçimde değerlendirip hizmetlerimizi oluşturacağız" ifadelerini kullandı.
'PROGRAMI BAMBAŞKA BİR HÜVİYETE BÜRÜNDÜRMEK İSTEDİLER'
Bakan Yanık, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başlattığı programa çeşitli çevrelerden gelen eleştirilerle ilgili de "Hükumetin başı olarak, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olarak, Sayın Cumhurbaşkanımızın bizim bakanlığımızın yaptığı bir çalışmada, ziyaret edeceğimiz hanelere bir mektupla ulaşmasından daha doğal ne olabilir. Bunu çok farklı aksettiler. Bir kısmını bizim yaptığımız çalışmaları bilmediğini varsayarak değerlendiriyorum. Ama bir kısmı da maalesef tamamen manipülatif habercilik gözeterek, programı bambaşka bir hüviyete büründürmek istediler. Biz de vatandaşımız da yaptığımız çalışmanın ne olduğunu gayet iyi biliyoruz" dedi.
ÇOCUKLAR İÇİN DİYABET ÖLÇÜM CİHAZI
Bakan Yanık, Nisan 2022’de başlattıkları proje ile kronik rahatsızlığı nedeniyle cihaza bağımlı hasta vatandaşların bulunduğu ihtiyaç sahibi hanelere, 'tıbbi cihaz elektrik tüketim desteği' sağlamaya başladıklarını, sosyal yardım yararlanıcısı ailelerin 0-12 yaş arası diyabetik çocukları için de diyabet ölçüm cihazlarını önümüzdeki günlerde dağıtacaklarını kaydetti.
'ANA SINIFI DESTEĞİNİ SAĞLIYORUZ'
Bakan Yanık, yeni başlattıkları programlardan birisinin de anaokulu ve ana sınıfı desteği olduğunu vurgulayarak, "Bu Milli Eğitim Bakanlığımızla yaptığımız ortak bir çalışma. MEB’in anaokulu, ana sınıflarına başlayan 3294 Sayılı Kanun kapsamında yararlanıcı ailelerin ana sınıflarına 1 aylık ücret ödemesi söz konusu. Sadece o ücretten dolayı çocukların ana sınıfına başlatılmadığını fark ettik. Bu çocukların tamamının ana sınıfı desteğini bakanlık olarak biz karşılayacağız. Ailelerin hiçbir şey yapmalarına gerek yok. Çocuklarını götürecekler, kaydettirecekler. MEB bize bildiriyor. Biz o çocukların ana sınıfı ücretlerini otomatik olarak MEB’in hesabına yatırıyoruz. Aileler hiçbir şekilde bırakın masraf etmeyi iş yapma yüküyle de karşı karşıya kalmadan çocuklarını ana sınıfına başlatıyorlar. Okullaşma ne kadar erken başlarsa, çocukların okulda kalma süresi o kadar uzuyor. Ana sınıfı desteğini sağlıyoruz. Okula devam ederken sosyal-ekonomik destek sağlıyoruz. Yıl dönümlerinde sömestr başlangıçlarında eğitim, kırtasiye desteklerini sağlıyoruz. Bunun yanında akut dönem ihtiyaçları olduğunda yine o ihtiyaçları sağlıyoruz ki çocuklarımız okulda kalsınlar. Çocuklarımız, eğitimlerini ara vermeksizin herhangi bir kesintiye uğratmaksızın o eğitim sürecini devam etsinler" dedi.
'4 MİLYON HANEYE ULAŞMAYI HEDEFLİYORUZ'
Bakan Derya Yanık, 'Türkiye Aile Destek Programı' kapsamında 15 milyar liralık bütçe ile 4 milyon haneye ulaşmayı hedeflediklerini söyledi. Yanık, "12 ay boyunca hane başı 450 ile 600 lira arasında destek sağlayacağız. Yıllık 5 bin 400 lira ile 7 bin 200 lira arasında değişecek. Haneye giren kendi gelirini hesapladığımız bir cetvel var. Onlara göre kimine 450 lira kimine 600 lira şeklinde destek sağlamış olacağız" dedi.
'SOSYAL REFAHIN PAYLAŞIMI'
Bakan Yanık, bu yaptıkları yardımlara 'sosyal refahın paylaşımı' dediklerini ifade ederek, "Bizim saha ziyaretlerimizde gördüğümüz husus; engelli yok, yaşlı yok hanede. Ama hanenin nüfus ve gelir dengesine baktığımızda onun bir parça desteklenmesi lazım. Şartlarının iyileştirilmesi lazım. Hiçbir mazereti yok; ama desteklenmesi lazım. Bizim aradığımız standart sosyal refaha yetişemiyor. O zaman dedik; 'biz haneleri destekleyelim, bu ailelerimize bir parça omuz verelim.' Türkiye Aile Destek Programı böyle çıktı ortaya. Program kapsamında ilk ödemelerimizi 29 Temmuz'da yaptık. İlk ödemede 831 bin 383 hanemize 427 milyon lira ödemişiz. Bu programa emekliler, çalışanlar, esnaf, zanaatkar ve özel sektör çalışanları da dahil edildi. Aylık kazanç ailelerin net asgari ücretin 1/3’ünden az olacak. Kriterimiz sadece bu. Çalışıyor olması, emekli olması efendim özel sektörde çalışıyor olması önemli değil. Kişi başına düşen gelir hanede 1/3’ünden aşağıdaysa o zaman diyoruz ki 'biz destekleyelim.' Başvurular geldikçe de incelemeye, değerlendirmeye alıyoruz." diye konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz