Aydın İncirliova'da Halil Hazal’ın cesedinin bulunması ile başlayan iğrençlik herkese yok artık dedirtti. Böbrek hastası olan Hazal'ın karısı, komşu çift ile üçlü ilişkiye girmiş ve akabinde de durumu sezen emlakçı kocasını, ilişkiye girdiği çift ile birlikte öğrenmişti. Sebebi ise gerçeği öğrenen Halil Hazar'ı öldürüp daha rahat etmek olduğu cinayet sonrası ortaya çıktı
Şüphelilerin cinayeti itiraf ettiği belirtilirken, K.H.'nin ifadesinde komşusu olan çiftle üçlü ilişkiyaşadığını, kocasının olaydan haberdar olması üzerine cinayeti işlediklerini söylediği öne sürüldü.
Kurtuluş Mahallesi'nde oturan evli 2 çocuk babası Halil Hazal'ın cesedi, gecen cumartesi günü İnegazi Mevkisi'nde bir tarlada bulundu. Gayrımenkul alım satım işiyle uğraşan Hazal'ın başına sert bir cisimle defalarca vurularak öldürüldüğü belirlendi. Cinayet Büro dedektifleri, olayı aydınlatmak için çalışma başlattı.KOMŞU ÇİFTLE ÜÇLÜ İLİŞKİ İTİRAFI
Halil Hazal'ın eşi K.H.'nin, kocası öldürülmesine rağmen oldukça rahat davranmasından şüphelenen polis kadını sorguya aldı. K.H.'nin cinayeti itiraf etmesinin ardından olayla ilgili komşuları B.G. ve eşi K.G. de gözaltına alındı. Cinayet nedeni ise polisi şaşırttı. Böbrek hastası eşi Halil Hazal'ın haftada 2 gün diyaliz merkezine giderek tedavi olduğunu belirten K.H., bu süreçte kendisinin de komşu çiftle yakınlaştığını ve üçlü ilişkiye girdiklerini anlattı. K.H. ilişkiden kocasının haberinin olması üzerine, rahat hareket edebilmek amacıyla cinayeti işlediklerini öne sürdü.
DEMİRLE BAŞINA VURMUŞ
Diğer şüpheli B.G. ise sorgusunda "Olay günü birlikte saat 23.00'e kadar oturduk. Ardından sokağa gezintiye çıktık. Tarlaların olduğu yere gittik. Biraz sohbet ettikten sonra yanımda bulunan demirle kafasına vurdum. Demiri ise olay yerinden yaklaşık 100 metre mesafede toprağa gömdüm" dedi. Cinayet aleti demir de gömülü olduğu yerde bulunurken, üç şüpheli emniyetteki işlemlerinin ardında adliyeye sevk edilecek.
(DHA)
İncirliova, Ege Bölgesi'nde bulunan, Aydın ilinin bir ilçesidir.
MÖ XIII. Yüzyılda, bölgeden Hitit egemenliği kalkınca, yöreye sırasıyla; Frigler, Lidyalılar, İonlar, Persler, Büyük İskender, Romalılar, Bizanslılar egemen olmuşlardır. Bir ara Bizanslılar tarafından tekrar 1096’da geri alınmışsa da, Menteşe bey tarafından 1280 tarihinde kesin olarak Türk hakimiyetine geçmiştir. 1310 yıllarında Aydınoğullarının olan topraklar, 1426’da II.Murat tarafından kesin olarak Osmanlı Devletine katılmıştır. 1400’lü yıllarda, Ahiler döneminde, gelen bir grup insan, bugünkü adı Kardeşköy olan Saray Çukur (Bir söylentiye göre Kazma Çukur) mevkiinde yerleşen Madanoğlu ailesi tarafından İncirliovanın ilk temeli atılmıştır. Tarım ve hayvancılık nedeni ile bulundukları yerin çevresine yayılan o günkü insanlarımız, sulak olduğu için önceleri adına Karapınar dedikleri bu yere; zamanla bataklıklar kuruyup yerlerinde incir ağaçları çıkmaya başlayınca, halk buraya 1934 yılında, İncirliova ismini takmıştır. Ekonomisi tarım ve buna bağlı sanayi işletmelerine dayalıdır. Özellikle sebzecilikte ülke genelinde oldukça söz sahibidir. Seracılık ve bal üretiminde büyük gelişme içindedir. Büyükbaş hayvancılığının yanı sıra tavukçuluk ve yumurtacılık son yıllarda gelişme halindedir.
Kaynak: Diyarbakır Söz