Ülkemizde 1950'lili yıllarda avcıların birçok av hayvanını herhangi bir kurala bağlı olmaksızın bedelsiz avlamalarıyla başlayan süreç 1970’li yıllara çeşitli kuralların getirilmesiyle yasal anlamda av turizmi uygulamalarını başlatmıştır. 1977 yılında yabancı avcıların avlanabilmeleri, seyahat acentesi aracılığıyla ülkemize girebilmeleri ve bir bedel ödeyerek avlanabilmeleri ile ilgili düzenlemeler yapılmıştır ve yurdumuzda ilk av turizmi uygulaması 1977 yılında yaban domuzu avı ile başlamıştır" dedi.
Sinop'ta son 5 yılda Av Turizmi getirilerinin giderek arttığını ve ve bu artışın ülke ekonomisine katkısının 2011 yılında, 32 bin 287 TL, 2012 yılında, 35 bin 469 TL, 2013 yılında 34 bin 445 TL, 2014 yılında 75 bin 107 TL ve 2015 yılında 75 bin 765 TL olarak tespit edildiğini kaydeden Mete Karakaş, "Elde edilen gelirin yüzde 50’ye yakını köy tüzel kişiliklerine aktarılmaktadır. Köyler için yaban hayvanları zarar olmaktan çıkıp kazanç kaynağı olmaktadır. Özellikle Boyabat, Erfelek ve Ayancık ilçelerinde bulunan, Karaca, Kızılgeyik, Domuz gibi yaban hayvanı popülasyonları Sinop’ta yaban hayatı için kaynak değer olarak ifade edilebilir. Ayrıca amaçlarının av turizmi dışında yöre insanlarının yaban hayatı kaynaklarının varlığından oluşan katma değerden yararlandırılmasını sağlayarak kırsal kalkınmaya desteklemek, doğal kaynakların turizm amaçlı sürdürülebilir kullanımını sağlamak, yenilenebilir doğal kaynakların sürdürebilir kullanımını sağlamak, avcılığın doğal hayata zarar vermeden bilinçli olarak yürütülmesini sağlamaktır" diye konuştu.
Avlanmayı ve av turizmi uygulamalarını düzenleyen kuruluşun Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü olduğunu ifade eden Mete Karakaş, "Ülkemiz için en büyük sorun kayıt dışı kaçak ve usulsüz avcılık, bilinçsiz ve aşırı avlanmadır. Bunu önlemekte bir vatandaşlık görevidir. Kaçak ve usulsüz avcılık yapanların tespiti halinde görenlerin en yakın kolluk kuvveti ve orman teşkilatına bilgi vermelerini rica ediyoruz" dedi.
Kaynak: DHA