Başsavcı Tolgahan Öztoprak tarafından hazırlanan 67 sayfalık iddianamede astsubay H.B'nin iki ayrı olayda jandarmanın operasyonlarını PKK'ya haber verdiği ve böylece FETÖ'nün amaçlarına hizmet ettiği belirtildi. İddianamede H.B'nin telefon tapeleri de yer aldı.
İddianameye göre FETÖ soruşturmaları kapsamında bir gizli tanığın Astsubay H.B'nin de FETÖ üyesi olduğu yönündeki iddiası üzerine H.B'nin telefonları mahkeme kararı ile takibe alındı. Bu süreçte Nusaybin'in bir köyünde, sahiplerinin başka bir şehirde yaşadığı eve Seyit Reşu kod adlı teröristin idaresindeki bir grubun gizlendiğini haber alan Mardin İl Emniyet İstihbarat Şube Müdürlüğü durumu 26 Kasım 2016'da Mardin İl Jandarma Komutanlığı'na bildirdi. Evde bol miktarda silah ve mühimmatın bulunduğunu ve teröristlerin bölgedeki bir karakola saldırı hazırlığı yaptıklarını belirten emniyet istihbaratı, evin teröristlere köyün muhtarı B.V tarafından temin edildiğini de yazdı ve söz konusu evlerin konumunu gösteren haritaları da yolladı. İl Jandarma Komutanlığı da bu konuyu tahkik etmesi için istihbarat astsubayı H.B'yi görevlendirdi.
İhbar ettiği operasyona katıldı
Üç gün sonra teröristlerin ev değiştirdiğini, muhtar B.V'nin ayarladığı başka bir eve geçtiğini belirleyen polis istihbaratı, bu durumu da jandarmaya yazdı. Aynı gün polisin belirttiği eve operasyon yapan jandarma birlikleri 5 teröristi ölü olarak ele geçirdi. Operasyona astsubay H.B de katıldı.
Evleri ayarlayan muhtarı aradı
O sırada FETÖ soruşturması için Astsubay H.B'nin telefonlarını takip eden polis, tapeleri çözümleyince H.B'nin 27 Kasım'da köy muhtarı ile görüştüğünü "sahibi şehir dışında olan boş evleri" sorduğunu belirledi.
Komutana "Ben aramadım" demiş
Devamındaki tapede ise H.B'nin bağlı olduğu istihbarat şubesinin komutanı H.B'ye polisin alay komutanını aradığını, jandarmadan birinin muhtarı aradığını, muhtarın da durumu teröristlere ilettiğini söylediğini anlatıyor. H.B de komutanına "Ben muhtarı aramadım, başka sağlam bir kaynağım var onu aradım" diyerek muhtarı aradığını inkâr ediyor. Komutanı da H.B'ye polis müdürüne "jandarmadan kimsenin muhtar ile görüşmediğini, görüşmüşse ya acemilikten ya da art niyetten olabileceğini, bunun da gereğini yapacaklarını" söylediğini anlatıyor. Komutan polis müdürüne "Muhtar ile görüşen kimse tespit edin bize söyleyin" dediğini de söylüyor.
"Koçu ayırın" tapesi
Yine iddianameye göre bir başka olayda da Cilo kod adlı bir teröristin başka bir teröristle birlikte babasın köyüne geleceğini istihbarat birimleri jandarmaya bildirdi. Cilo kod adlı teröristin babasının telefonlarını daha önceden takip eden polis, Şehmuz A. adlı bir kişiyle telefon görüşmesini tespit etti. Bu görüşmede Şehmuz A, terörist Cilo'nun babasına "Yarın size misafir gelecek, yanınızda koç varsa onu ayırın, o yanımda gördüğün var ya o söyledi" dedi. İddianameye göre Şehmuz A. bu şekilde şifreli olarak jandarmanın baskın yapacağını, Cilo yanlarındaysa onu uzaklaştırmaları gerektiğini söyleyerek jandarmanın operasyonunu haber verdi.
Kayıtlardan aynı isim çıktı
Bu tapede geçen "yanımda gördüğün var ya o söyledi" cümlesinin peşine düşen polis Şehmuz A.'nın kimlerle görüştüğünün kayıtlarını çıkardı. Kayıtlardan Serdar kod adını kullanan Astsubay H.B'nin Şehmuz ile söz konusu görüşmeden saatler önce 4 ayrı görüşme yaptığı ortaya çıktı.
Savcılık : "FETÖ'ye hizmet için yaptı"
Bu iki olayı soruşturan savcılık H.B'nin her iki olayda da PKK'ya bilgi aktardığını, yapılacak operasyonları önceden örgüte haber verdiği kanaatine vardı. H.B ise suçlamaları kabul etmedi. Muhtar ile görüşmesinin "hata" olduğunu kabul eden H.B, Şehmuz A. ile de korucu olduğu ve jandarmanın nakliye işlerini yapan güvenilir bir kişi olduğu için görüştüğünü anlattı. H.B'nin PKK'ya bu şekilde yardım ederek FETÖ'nün amaçlarına hizmet ettiğini belirten savcılık H.B'nin terör örgütü üyesi olmak ve suçluyu kayırmak suçlarından cezalandırılması talebiyle iddianame hazırladı. Mahkeme iddianameyi kabul etti ve dava açıldı.
Kaynak: Diyarbakır Söz