Akdeniz Tertemiz

Akdeniz etrafındaki 22 ülkede örgütlenen 'Haydi Yapalım' (Let's Do It) gönüllü üyeleri, Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin yapılacağı Mersin'in Gülnar İlçesi'ne bağlı Büyükeceli Mahallesi'nde deniz ve kıyı temizliği yaparak insanların yarattığı çevre kirliliğine dikkat çekti.

Akdeniz Tertemiz

Mersin Büyükşehir Belediyesi, Gülnar Belediyesi, Ekolog Derneği, Mersin Dağcılık Kulübü (MERDAK), Mersin Kent Konseyi, Ulu Resort Otel, Nobel Otel, Mersin Deniz Ticaret Odası, Aquademi Dalış Merkezi ve Mersin Üniversitesi Su Sporları Topluluğu'nun katılımıyla yapılan etkinlikteçevreci gönüllü üyeler deniz ve kıyı temizliği yapıldı. 30 dalgıçın denizde, diğer gönüllülerinkıyıda yaptığı ile temizlikte toplanan çöple, çöp poşetlerine dolduruldu. Temizlik sırasında Narlıkuyu Ortaokulu Halk Oyunları ekibinin yaptığı gösteride etkinliğe renk kattı.
HEDEF, KİRLLİĞE DİKKAT ÇEKMEK
'Hadi Yapalım'ın Akdeniz Mersin Sorumlusu Atilla Demir, hareketin Akdeniz'e kıyısı bulunan 3 kıtadaki 22 ülkeden katılan gönüllülerde oluştuğunu, etkinlik kapsamında Edirne kıyılarından başlayarak, Hatay kıyılarına kadar su altı ve kıyı temizliği planladıklarını söyledi. Çevre için bilinçli insanların yetiştirilmesinin çok önemli olduğunu ifade eden Demir, şunları söyledi:
"Her ne kadar Akdeniz'i temizleyeceğiz sloganıyla yola çıkılmış olsak da, insanlarda deniz ve çevre kirliliği ile ilgili bir bilinç oluşturulmadıkça, Akdeniz'i bir günde temizlemek pek mümkün değil. Asıl hedef insanların bu konuya dikkatini çekebilmektir. Denizlerin her şeyi öğüten çöplükler olmadığını göstermektir. 1 tona yakın çöp toplandı. Orada olmaması gereken cam ve plastik şişe, naylon poşet, pil, misina, kurşun, teneke içecek kutuları, sandalye, inşaat demiri gibi aklınıza gelebilecek birçok şey toplandı. Bunların birçoğunun yok olması için yüzlerce yıl geçmesi gerekmektedir. Hatta plastik atıkların yok olması gibi bir durum da söz konusu değildir. Plastik atıklar sadece parçalanıp gözle görülemeyecek kadar küçük boyutlara gelirler. Bu parçacıklar farklı organizmalar tarafından yutulur ve yine insana ulaşır. Bunların arasında bizi en çok üzen, yasak olmasına rağmen kullanılan su altında unutulmuş 8adet balık kafesiydi. Tel kafesler ne yazık ki, çürüyüp dağılana kadar sualtında canlıları katletmeye devam ediyor. Keza suya atılmış ya da takıldığı için çıkartılamamış balıkçı ağları da doğaya ciddi ölçüde zarar vermektedir."

Kaynak: Diyarbakır Söz

Çok Okunan Haberler