HER DENİLENİ YAPTI
"Polis sandığım dolandırıcı ne kadar param olduğunu sorunca, ben de 2 hafta önce ortağımla sattığımız kamyonun karşılığı olan 80 bin liram olduğunu ve evde sakladığımızı söyledim. Bana eve giderek parayı almamı, eşime konuyu asla açmamamı operasyonu gizli yönettiklerini söyledi. Çok korktuğum için her denileni yaptım, eve gittim ve eşime yeni bir kamyon alacağımı söyleyerek 80 bin lirayı vermesini söyledim. Parayı aldıktan sonra dolandırıcı bana parayı Gaziantep-Şanlıurfa otoyoluna çıkmamı ve denilen noktaya getirmemi istedi. Arabam olmadığını söyleyince bulmamı istedi. Ben de arkadaşımın arabasını aldım ve yola çıktım. Bu sırada telefonumun şarjı azalınca polis sandığım kişi bana araç şarjı almamı irtibatın kopmaması gerektiğini söyledi. Araç şarjı alarak yola devam ettim ve otoyolda Şanlıurfa'ya 60 kilometre kaldığını gösteren tabelanın altına paranın bulunduğu poşeti bıraktım. Bana geri dönmemi ve telefonu kapatmamı söylediler. Dönüş yolundayken bana gerçek suçluların 5 kişi olduğunu ve 2'sini yakaladıklarını ancak paranın yetmediğini söylediler."
12 BİN LİRA DAHA GÖTÜRDÜ
Gerçek suçluların yakalandığı operasyon yürütüldüğü düşüncesiyle telefonda polis sandığı dolandırıcının paraya ihtiyaç duyulduğunu söylediğini anlatan Hamet Aydın şöyle devam etti:
"Başka param olmadığını söyledim. Onlar ise bana sık sık telefonu kapatmamam ve birkaç saat içerisinde yeniden iade edileceği için birilerinden borç bulmam gerektiğini söylediler. Gaziantep'e döndüm ve birkaç tanıdığımdan para istedim ama olumsuz yanıt aldım. Telefondaki kişi bana altın borç etmemi söyledi. Bir akrabama gittim ve acil paraya ihtiyacım olduğunu söyleyerek altınlarını aldım. Altınları aldığımı söyleyince telefondaki kişi paraya çevirmemi söyledi. Kuyumcuya gittim ve altınları 12 bin lira karşılığında sattım. Parayı aldığımı öğrenince bana yine aynı tabelanın altına bırakmam gerektiğini söyledi. Denileni yaptım ve 12 bin lirayı da tıpkı 80 bin lira gibi poşet içerisinde Şanlıurfa'ya 60 kilometre kaldığını gösteren tabelanın altına bıraktım."
GERÇEK POLİSLERE 'CENAZEM VAR' DEDİ
Parayı bıraktıktan sonra da dolandırıcıların telefonu kapatmadığını ve kendisini takip ettiğini belirten Hamet Aydın, dönüş yolunda trafik polisleri tarafından durdurulduğunu belirterek, "Otoyoldan çıktıktan sonra trafik polisi durdurdu. Araç ruhsatı ile kimliğimi verdim. Ehliyetimi soran polislerden gerçeği gizleyerek cenazem olduğunu ve evde unuttuğumu söyledim. Polis bana inanmadı ve telefonla yakınlarımı arayarak ehliyet bilgilerimi sormamı istedi. Arabaya bindim ve telefondaki dolandırıcıya 'sayın komiserim beni trafik polisleri yakaladı' dedim. Telefonda bana 'boş ver' diyen dolandırıcının yönlendirmesiyle arabaya binip uzaklaştım" diye konuştu.
HİPNOTİZE OLMUŞTUM
Eve döndükten sonraeşi ile çocuklarının sorularını yanıtsız bırakan Hamet Aydın, bir süre sonra durumu ailesine anlattı. Ailesinin yönlendirmesiyle 155'i arayınca karakola gittiğini ve dolandırıldığını anlayan Hamet Aydın, "Oğlumun ısrarıyla polisi arayınca dolandırıldığımızı anladım. Beni arayanlar adeta hipnotize etmişti ve ne deseler yapıyordum. Benden üçüncü kez para isteseler gidip tefecilerden faizle bile para bulurdum. O kadar inanıp güvenmiştim. Parayı bırakın çocuğumu isteseler elinden tutup götürürdüm" dedi.
YARISINI GERİ VERSİNLER
Hamet Aydın, tek isteğinin tuzağına düşerek 92 bin lira kaptırdığı dolandırıcılardan paranın yarısını isteyerek, "Onlardan çok çok rica ediyorum. Onların ellerinden öpüyorum. Paraların hepsini istemiyorum. Sadece ortağıma olan borcumu getirsinler. Tek ricam aldıkları paranın yarısını geri versinler" diye konuştu.
Yaşadıklarının şokunu halen üzerinden atamayan Hamet Aydın'ın eşi Aynur Aydın ise, "Eşim kulağında telefon eve telaşla geldi. Bana susmam yönünde işaret yaparak parayı istedi. Sonra bir anda ortadan kayboldu. Telefonunu aradığımızda hep başkasıyla görüştüğü sinyalini alıyorduk. Saatler sonra geldi ve tek kelime etmedi. Bunalımda olduğunu söylüyor, parayı ne yaptığını anlatmıyordu" dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz