Sahte mailler tartışmaların odağında. Bu maillere ilgiyi arttırma adına büyük firmaların logo ve unvanlarından yararlanılıyor. Tüketiciler kredi kartı dökümleri veya telefon faturaları ile kandırılıyor. Faturalarda bulunan ‘ödenmemiş tutar’ ve ‘gerekli ödeme tutarı’ gibi ibareler mail linkini tıklamaya yöneltiyor. Phishing adı verilen dolandırıcılık yönteminde şu aralar mobil operatörlerin adından faydalanılıyor.
SAHTE MAİLLERE DİKKAT
Sahte maillerde yer alan bağlantılara tıklanır ya da içerikte fatura olarak beyan edilen dosya indirilirse PC, laptop, tablet veya akıllı telefona zararlı yazılım giriyor. Durumdan tüketiciler tedirgin. Konu ile ilgili Cihan’a açıklamalarda bulunan TÜSODER Genel Başkanı Aydın Ağaoğlu, şunları ifade ediyor:
“Operatörlerin adından yararlanılıp gönderilen mailler görüyoruz. Bu maillerde bir fatura ve link oluyor. O linke girmeniz talep ediliyor. Bu gibi kandırma ve dolandırma yöntemleri çok. Mailler ile ne mi oluyor? Mailler ile PC, lap top veya tablet şifreleniyor, ardından önemli veriler ele geçiriliyor ve tüketiciler mağdur ediliyor. Şikâyetlerden anlaşılıyor ki şifre için hackerlar 15 bin dolara varan bedeller talep ediyor. Şu an tüketicilerin yanında ticari kurumlar ve yapılar da risk altında. Çünkü art niyetliler tarafından şirketler de hackleniyor, ticari sırlar elde ediliyor.”
Ağaoğlu, tüketicileri dikkatli olmaya davet ediyor. İlaveten şu tembihlerde bulunuyor:
“Hackerlar fahiş fatura bedeli ile tüketiciyi meraklandırıyor ve ‘detay için iletiyi tıklayın’ diyor. Tüketici de tıklıyor. Böylece tüketicinin PC ve lap top ürünü çökebiliyor, kontrol karşı tarafın eline geçebiliyor. Bu nedenle tüketicilerin fahiş fatura bedeli içeren bu tür iletileri açmadan evvel mutlaka bağlı bulundukları mobil operatörünün iletişim merkezini arayarak böyle bir faturanın varlığını teyit ettirmeleri gerekiyor.”
TELEFON ABONELERİNE UYARI
Telefon abonelerinin yanında operatörlerin de önlemler alması gerektiğini anlatan Ağaoğlu, şöyle devam ediyor:
“Logosu ve unvanı taklit edilen operatörler de gerekli açıklamaları, bildirimleri ve uyarıları mutlaka yapmalı. Bu uyarının yapılmaması, operatörün tüketiciye saygısı olmadığını ortaya koyuyor.
Benim de başıma geldi. Pek kullanmadığım hattım ile ilgili kabarık bir fatura mail ile tarafıma gönderildi. Linki tıkladım allahtan virüs korumam vardı, riske rağmen verilerim karşı tarafın eline geçmedi. Ama PC yavaşladı. Yani bu konuda tüketicinin yapması gereken bellidir. Savcılığa başvurmaktır.
TÜSODER Bilişim Komisyonu’ndan arkadaşların araştırmalarına göre bu saldırıyı yapan korsanların IP numaralarını ülke dışında aldığı, bunları sahte isimler ile kullandığı görülüyor. Onun için tüketicilerin burada kendi başlarına baş edecekleri durum yok. Burada o koca koca mobil operatörler yargı ile emniyet ile el ele vermeli, bu çetelerin yakalanması adına önlem almalı. Ben savcılığa başvuruyorum, ama araştırmalar IP’nin ülke dışında alındığını ortaya koyuyor. Ülke dışında emniyet birimleri ile araştırma yapıldığında IP’nin maliklerinin olmadığı anlaşılıyor.
Peki, çare ne? Çare tüketicilerin hemen linki tıklamaması, maili gönderdiği iddia edilen şirketin müşteri hizmetlerini aramamasıdır. Ya sorun ‘böyle bir fatura var mı’ diye. Ama esas olan tüketicilere hizmet veren firmaların sorumluluğudur. Onlar müşterileri korumakla mükellef. Onlara duyulan güveni kullanıyor, sahtekârlar. Operatörler veya bankalar teknik ya da kanuni önlemleri mutlaka almalıdır.”
Kaynak: Diyarbakır Söz