ABD’de Kuzey Carolina Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya ve Biyofizik Bölümü’nde ders veren 69 yaşındaki Prof. Dr. Aziz Sancar’ın doğup, büyüdüğü Mehmet Sait Erdem Caddesi’ndeki 3 katlı tarihi taş eve, haberin alınmasıyla Türk bayrağı asıldı. Okuma- yazma bilmeyen anne- babanın 8 çocuğundan biri olan Prof. Dr. Aziz Sancar’ın geçmişte kullandığı kitapların halen evde olduğu görüldü.
Prof. Dr. Aziz Sancar’ın doğup büyüdüğü evde yaşayan yeğeni Abdulgani Sancar, amcasının çok çalışkan olduğunu ve orta okuldan sonra Savur’dan ayrıldığını söyledi. Amcasının Nobel aldığını internetten öğrendiklerini anlatan yeğen Sancar, amcasının bu başarısıyla gurur duyduklarını ifade etti.
Prof. Dr. Sancar’ın ilkokul ve ortaokuldayken mum ışığında, zor şartlarda, azimle ders çalıştığını söyleyen diğer yakınları da yakınları, "Dünyanın en prestijli ödülünü alması bizleri gururlandırdı. Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi’nde bitirdi. Sonra AB’ye gitti" dedi. Savur Belediye Başkanı Mehmet Aydın Alökmen ise hemşehrilerinin başarısıyla gurur duyduklarını ve kendisini tebrik ettiğini belirterek, "Savur tarihi bir ilçedir. Buradan çok sayıda bilim adamı çıkmıştır. Zor şartlara rağmen insanların azim göstermesi ve sonunda böyle ödüllendirilmesi bizi mutlu etmiştir" dedi.
SANCAR: O DÖNEM BU İMKANLAR YOKTU
Nobel Kimya Ödülü'ne layık görülen 3 kişi arasında yer alan Prof. Dr. Aziz Sancar, Türkiye'de yüksek derecede temel bilim yapma olanağı olmadığından 1974'de ABD'ye gittiğini belirterek, "O dönemde temel bilimlerde imkanlar sınırlıydı. Ancak artık Türkiye'de imkanlar var, temel bilimlere büyük yatırımlar yapılıyor. Umarım Türkiye'de Avrupa ve Amerika seviyesinde temel araştırma yapılacak, 5-10 yıl içinde Türkiye'de nobel kalitesinde Türk bilim adamları olacak ve o düzeyde temel bilim araştırması yapılacak" diye konuştu.
İzmir 9 Eylül Üniversitesinde Genom Merkezi'nin açılışında bulunduğunu aktaran Sancar, "Oradaki araştırmacılarla konuştum. Türkiye'de bilim iklimini çok beğendim" ifadesini kullandı.
KANSER TEDAVİSİNE ETKİLİ OLMASI BEKLENİYOR
Nobel ödülü almasına konu olan bilimsel araştırmasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Sancar, şöyle konuştu: "Araştırmalarımız DNA onarımı üzerine. Çalışma, hem kanserin önlenmesinde hem de bazı kanser tedavilerinde önemli bir buluş. O nedenle Nobel'e layık görüldü. Çalışmanın kanser tedavisine etkisi olması bekleniyor. Şu anda buluşun, kanser tedavilerine etkisini kestirmek güç ancak bir etkisi olacağına eminim. Zaten Nobel ödülünün manası bu. Çünkü gelecekteki kanser tedavilerindeki gelişmelere katkısı olması bekleniyor."
KANSER TEDAVİSİNDE NE ZAMAN KULLANILACAK?
Çalışmasının ileriye dönük kanser tedavilerinin ne yönde değiştirmesinin beklendiğinin sorulması üzerine Sancar, "Buluşumuzu, kanser tedavisinde kullanmak üzere ABD'li onkologlarla çalışıyorum. Ondan bir neticede aldığımızda etkisi tabii ki Türkiye'de de olacak ve kullanılacak" diye konuştu.
Çalışmasının kanser tedavisinde kullanılmasının ne zaman olacağını tahmin etmenin zor olduğunu belirten Sancar, "En az 5 yıl alır" dedi.
Sancar, temel bilimlerdeki buluşunun kişiye özgü tedavi yönünde olduğunu ancak kesin bir şey söylemek için erken olduğunu belirterek, "Mayıs ayında bir yöntem geliştirdik. Kişiye özgü tedavide uygulanabilecek bir yöntem. Ancak hala üzerinde çalışıyoruz" ifadesini kullandı. İsveç'in başkenti Stocholm'de gerçekleştirilecek Nobel ödül töreninin ardından Türkiye'ye gelebileceğini söyleyen Sancar, Türk bilim insanlarına mesajının sorulması üzerine, "Çok çalışın. Bilim güzeldir ancak sabırlı ve dayanıklı olmak lazım" dedi.
HDP’Lİ SANCAR: ÇOK SEVİNDİM
Nobel Kimya Ödülü alan Prof. Dr. Aziz Sancar’ın akrabası olan HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar, bu habere çok sevindiğini söyledi. Mardin’in Nusaybin İlçesi’ndeki olaylarla ilgili çalışma yürüten HDP’li Sancar, şunları söyledi:
"Aziz Sancar, babamla kuzen olurlar. Babamın amcasının çocuğudur. Biz ’Amca’ olarak biliriz. Aile bağlarımız yakındır, sıkıdır. Geniş bir aileyiz zaten. Ben gençliğimden, çocukluğumdan adını duyardım. Erken zamanda yurt dışına çıktı. Maalesef kendisiyle ortak ortamlarda çok fazla bulunamadık. Kendini bilime adamıştı. Benim ailem Nusaybin’e gelmişti ancak ailenin büyük kısmı Savur’da kaldı. Aziz Sancar da Savur’da büyüdü. Ortak anılarımızın olmayışının sebebi de bizim Nusaybin’de ailenin büyük bölümünün ise Savur’da kalmasıdır. Daha sonraki yıllarda burada karşılaştık elbette aile toplantılarında. Türkiye’ye ziyarete geldiğinde en son Koç Bilim Ödülü aldığında 3 ya da 4 yıl oldu galiba, bir aile toplantısında karşılaşmıştık. Ailenin diğer fertleriyle, ağabeyleriyle yakın bağlarımız şüphesiz devam ediyor. Ben çok mutlu oldum, açık söyliyeyim; insanlık adına gurur duydum, ailem adına gurur duydum, memleketim adına gurur duydum. Bütün bunların çok sevindirici olduğunu tekrar, tekrar söylememe gerek yok. Gerçeketen insanlık için bu kadar emek sarf eden, hayatını bu çalışmalara adamış bir insanla akraba olmak, aynı topraklarda büyümüş olmak, aynı aile bağlarında yetişmiş olmak, beni gururlandırıyor."
Saat farkı dolayısıyla Aziz Sancar’a ulaşamadığını söyleyen Mithat Sancar, "Benim de burada yoğun programım var. Tabi ağabeyleriyle, onlar da amcam olur, görüştüm. Kendisiyle de ilk fırsatta görüşüp bu duygularımı paylaşacağım. Hayırlı olsun diyorum, kendisini yürekten kutluyorum. Aileye, böyle bir mutluluk, insanlığa böyle bir mutluluk kattığı, memleketine böyle bir gurur verdiği için de kendisine müteşekkiriz" diye konuştu.
Kaynak:Hürriyet
Kaynak: Diyarbakır Söz