Eski Bozova Belediye Başkanı Zeynel Taş'ın terör soruşturması kapsamında tutuklanmasının ardından İçişleri Bakanlığınca 1 Ocak 2017'de başkanlığa vekaleten görevlendirilen Bozova Kaymakamı Zekeriya Göker ve ekibi, birbirinden önemli hizmetlere imza attı.
Çocukların ve gençlerin kötü alışkanlıklar yerine spora yönelmesini sağlayan Göker'in girişimleriyle bir yıl önce Gençlik Hizmetleri ve Spor İlçe Müdürlüğü eğitmenleri tarafından Atatürk Barajı'nda çocuklara kano eğitimi verilmeye başlandı.
Çoğunun daha önce ismini dahi bilmediği bu sporu kısa sürede öğrenen çocuklar, bu sayede Türkiye'ye açılmanın mutluluğunu yaşıyor.
Takımın kurulmasının ardından geçen bir yıllık sürede takım halinde üçüncü olan Bozovalı çocuklar, bireysel kategorilerde de çeşitli dereceler elde etti.
Başarılarıyla İçişleri Bakanlığının da dikkatini çeken çocuklar, Bakanlık tarafından hazırlanan "Görevlendirme yapılan belediyelerde, şehirlerle beraber çocuklar da nefes aldı" isimli kısa videoya konu oldu.
Yaklaşık 90 çocuğun eğitim aldığı takım, Eskişehir'de Türkiye Kano Federasyonu tarafından düzenlenecek Kano Türkiye Kupası yarışlarına hazırlanıyor.
"Kısa sürede yürüttüğümüz çalışmalarla başarılar elde ettik"
Bozova Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Zekeriya Göker, AA muhabirine yaptığı açıklamada, belediyeyi devraldıktan sonra ilçede çocuklara yönelik sadece bir spor kulübünün faaliyet gösterdiğini, bunu artırmak için çalışmalara başladıklarını söyledi.
İlçede çocukların ilgi gösterdiği branşlarda kulüpler kurduklarını belirten Göker, atıl durumda olan belediye spor kulübünü de aktif hale getirerek oluşturdukları kano, atletizm, dart, badminton ve voleybol takımlarıyla başarılar elde ettiklerini dile getirdi.
İlçenin Atatürk Barajı kenarında yer alması dolayısıyla çocukları su sporlarına yönlendirdiklerini anlatan Göker, "Kano takımımızda şu anda 90 sporcumuz var. 2017 yılının mayıs ayında başladığımız bu sporda, geçen yıl çocuklarımız bireysel kategoride 2 Türkiye üçüncülüğü, takım olarak da yine üçüncülük elde ettik. Bu yıl da katıldığımız yarışmalarda sporcularımız bireysel olarak Türkiye dereceleri kazandı." dedi.
Göker, Eskişehir'de düzenlenecek yarışmalara 30 sporcu göndereceklerini, çocukların tamamının yarışmayacağını ancak kenti gezip görmelerini sağlamak amacıyla sayıyı yüksek tuttuklarını söyledi.
Çocukların aldığı başarılı sonuçların kısa sürede ses getirdiğini ve ilçenin tanınırlığını artırdığını vurgulayan Göker, şöyle konuştu:
"Kısa sürede yürüttüğümüz çalışmalarla başarılar elde ettik. İçişleri Bakanlığı da diğer bakanlıklarımız da bizim bu başarımızdan haberdar oldular. Çocuklarımızın kano sporundaki başarısı sayesinde çoğu kişi 'Bu Bozova neresi' diye soruyor. Öyleki Türkiye üçüncüsü olduğumuzda yıllardır bu sporda başarı sağlamış takımlar çok şaşırdı. Siz çok kısa süre içerisinde Türkiye üçüncülüğünü alıyorsunuz, bu nedenle Bozova'yı Antalya'da, Ege'de deniz kenarında sanan insanlar var. Bozova'yı duymayan insanlar var. Bozova, Şanlıurfa'nın şirin, Fırat'ın kenarındaki muhteşem bir ilçesi. Böyle bir potansiyeli var, çok şükür bu da gün yüzüne çıkmaya başladı."
"Çocuklarımızı da kanocu yapın"
Gençlik Hizmetleri ve Spor İlçe Müdürü Nesih Çiftçi de ilçenin konumu dolayısıyla çocuklar için en ideal sporun su sporları olduğunu ve bu yönde çalışmalar gerçekleştirdiklerini belirtti.
Çiftçi, geçen yıl başlayan eğitimlere katılımın kısa sürede çok arttığını vurgulayarak, "Çocukların kano sporuna başlaması kendilerini ifade yetilerini ortaya çıkardı. Batı illerinde aileler 'çocuklarımız futbolcu olsun' diyor ama Bozova'da bazı ailelerimiz 'bizim çocuklarımızı da kanocu yapın' diye başvuru yaptılar, bilerek çocukları bize getirdiler. Böyle girişimler bizim ve hocalarımızın çok hoşuna gitti, mutlu olduk. Ailelerimizin bu bilinci, hocalarımızın gayretiyle inşallah çocuklarımız yakın zamanda daha fazla Türkiye derecelerinde, milli takımlarda yer alacaklardır." diye konuştu.
"Çok güzel ve heyecanlı"
Türkiye üçüncülüğü bulunan sporculardan Ali Kemal Sarar ise kano sporunu daha önce hiç bilmediğini ancak aldığı eğitim sayesinde kısa sürede öğrendiğini söyledi.
Sarar, ismini dahi bilmediği sporu çok sevdiğini ifade ederek, şöyle devam etti:
"Ben kano sporunu arkadaşlarımdan duydum ve ne olduğun tam olarak bilmeden gelerek öğrenmeye başladım. Baktım çok güzel ve heyecanlı bir spor, devam etmeye başladım. Geçen yıl başladığım kanoda, Türkiye, üçüncülüğü, dördüncülüğü ve beşinciliği elde ettim. Çok severek yaptığım için kısa sürede güzel dereceler aldım. İlk yarışımda Türkiye beşincisi oldum ve daha sonra diğer başarıları elde ettim."
Elif Ranya Çiftçi de kanoyla tanıştığı için çok mutlu olduğunu ve bu sporu severek yaptığını belirtti.
Çiftçi, "Kaymakamımız ve müdürümüz sayesinde bu sporu öğrendik ve turnuvalara katılmak için çeşitli illere gittik. Gittiğimiz illeri görme ve gezme fırsatı bulduk. Yöneticilerimize çok teşekkür ediyorum. Onlar olmasaydı ne kano sporunu tanırdık ne de başka şehirlerdeki yarışmalara gidebilirdik. Şu an kano yaptığım için kendimi çok şanslı hissediyorum çünkü bu imkana sahip olamayanlar da var." diye konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz